Logo

1. Hukuk Dairesi2021/8515 E. 2023/6590 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Hazine'nin, kadastro çalışmaları sırasında özel mülkiyete konu olan taşınmazın devlet hüküm ve tasarrufu altında olduğunu iddia ederek açtığı tapu iptali ve tescil davası.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın kadastro tarihinden önce imar ve ihya edilerek tarım arazisi vasfını kazandığı ve davalılar lehine zilyetlikle iktisap koşullarının oluştuğu değerlendirilerek yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/559 E., 2020/925 K.

DAVA TARİHİ : 21.04.2014

HÜKÜM : Ret

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince kararın bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı Hazine; ... ili, ... ilçesi, ... köyü 148 ada 160 parsel sayılı 52.546,14 m2'lik taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu halde kadastro çalışmaları sırasında davalı ... ve dava dışı ...ve ... adlarına tespit ve tescil edildiğini, daha sonra dava dışı...ve Şerif'in hisselerini diğer davalılar ... ve ...'e sattığını ileri sürerek tapu kaydının iptali ile taşınmazın Hazine adına tescilini istemiştir.

II. CEVAP

Davalılar; iddiaların doğru olmadığını, dava konusu taşınmazın 70-80 yıldır ekilip biçildiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.

III. MAHKEME KARARI

... Asliye Hukuk Mahkemesinin 25.11.2014 tarihli ve 2014/209 E. 2014/756 K. sayılı kararıyla; dava konusu taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olmayıp özel mülkiyete elverişli olduğu, davalılar lehine zilyetlikle iktisap koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 06.11.2017 tarihli ve 2017/5249 E., 2017/7483 K. sayılı kararıyla; eksik araştırma ve inceleme yapıldığına değinilerek karar bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozma Kararına Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamıyla dava konusu taşınmazın kadastro tarihinden en az 25-30 yıl kadar önce imar ihya edilerek tarım arazisi niteliğini kazandığı, taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufunda bulunan araziden olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı Hazine vekili; Mahkemece eksik araştırma ve inceleme sonucunda karar verildiğini, keşif esnasında dinlenen tespit bilirkişileri ve davalı tanığının taşınmazın her yıl ekilip biçilmediğini yani taşınmazın terk edildiğini açıkça beyan ettiğini, yine mahalli bilirkişiler imar-ihyaya dair bilgilerinin olmadığını beyan ettiklerini, dava konusu taşınmazın imar-ihya yapılabilecek bir taşınmaz olmadığını, taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altında olan yerlerden olduğunu, davalılar tarafından emek ve masraf sarf edilmediğini, hükme esas alınan bilirkişi raporlarının yetersiz olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713/1 inci maddesi, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 üncü ve 17 nci maddeleri.

3. Değerlendirme

1.2008 yılında ... ili, ... ilçesi, ... Köyü çalışma alanında bulunan 148 ada 160 parsel sayılı 52.546,14 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tarla vasfıyla ..., ...ve ... adlarına tespit ve tescil edilmiş; bilahare...ve ...paylarını davalılar ... ve ...'e satış suretiyle devretmişlerdir.

2.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı HMK'nın geçici 3/2 nci maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un uygulanacağı davalar yönünden HUMK'un 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.

3.Temyizen incelenen kararın bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkan bulunmadığı anlaşılmakla, davacı Hazine vekilinin temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA,

492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13. maddesinin j bendi gereğince davacı Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

21.11.2023 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.