Logo

1. Hukuk Dairesi2022/1460 E. 2023/7183 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu tespit harici bırakılan taşınmazın zilyetliğe dayanarak tapuya tescili talebinin kabul edilip edilmeyeceği.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, taşınmazın kadastro harici bırakılma nedeni, evveliyatı, imar durumu ve zilyetliğin niteliği gibi hususlar yeterince araştırılmadan ve hava fotoğrafları gibi deliller incelenmeden hüküm kurulması ve 4721 sayılı TMK'nın 713/4-5. maddeleri uyarınca gerekli yasal ilanların yaptırılmaması doğru bulunmayarak karar bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/174 E., 2018/630 K.

HÜKÜM : Kısmen Kabul

Taraflar arasındaki kadastro çalışmalarında tespit harici bırakılan taşınmazın tapuya tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı Hazine vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay (Kapatılan) 16.Hukuk Dairesinin 28.11.2017 tarihli 2015/13587 Esas, 2017/8142 Karar sayılı kararı ile bozulmasına karar verilmiştir.

Bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davalı Hazine vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı dava dilekçesinde; Antakya ilçesi ... Mahallesinde yapılan kadastro çalışmalarında tespit harici bırakılan, orman kadastrosu ve 2/B kulanım kadastrosu sonucu orman vasfını kaybeden taşınmazın bir bölümü hakkında irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak adına tapuya tescilini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı Hazine vekili yargılama sırasında, dava konusu yerin kadastro harici olarak bırakılan yerlerden olduğunu, 05.06.1997 tarihinden itibaren de Karlısu Beledisinin uygulama imar planı içerisinde konut alanı olarak ayrıldığını, bu yerin 3402 sayılı Kanun'un 17 inci maddesi uyarınca ihya yoluyla kazanılamayacağını, dava konusu yerde zilyetlik koşullarının oluşmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

Hatay 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 16.01.2015 tarih ve 2013/270 Esas, 2015/46 Karar sayılı kararıyla; dava edilen ve tescili talep edilen yerin tamamının kazanmaya elverişli yerlerden olmadığı, 1.718,31 m2'ik yerin tescile konu yerlerden bulunduğu, zilyetlikle kazanma koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 1.718,31 m2'lik kısmın davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili ve davalı ... vekili temyiz talebinde bulunmuştur.

B. Bozma Kararı

Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 28.11.2017 tarihli 2015/13587 E- 2017/8142 K. sayılı kararıyla; “ 6360 sayılı Kanun gereğince Hatay Büyükşehir Belediye Başkanlığına ve Antakya Belediye Başkanlığına husumet yaygınlaştırılıp dava dilekçesi ve duruşma günü yöntemine uygun şekilde tebliğ edilerek taraf teşkili sağlanması” gerektiği belirtilerek sair temyiz itirazları incelenmeksizin karar bozulmuştur.

C. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Hatay Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; bozma kararına uygun olarak taraf teşkilinin sağlandığı, dahili davalıların ayrıca inceleme gerektirecek bir delil ibraz etmediği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, fen bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen 1.718,31 m2'lik kısmın davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

D. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili ve davalı ... vekili temyiz talebinde bulunmuştur.

E.Temyiz Nedenleri

1.Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde özetle; kısmen kabul kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacı tarafın hangi sebebe dayalı dava açtığının belli olmadığını, dava konusu yerin zilyetlikle kazanılabilecek yerlerden bulunmadığını, yeterli araştırma ve inceleme yapılmadığını belirterek ve re'sen görülecek nedenlerle kararın bozulmasını talep etmiştir.

2.Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu yerin kadastroda tescil harici bırakıldığını, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 17 inci maddesi gereği zilyetlikle kazanılabilecek yerlerden olmadığını, yeterli araştırma ve inceleme yapılmadığını belirterek ve re'sen görülecek nedenlerle kabul kararının bozulmasını talep etmiştir.

F. Gerekçe

1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro çalışmaları sonucu tespit harici bırakılan taşınmazın tapuya tescili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 190 ıncı maddesi, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü ve 17 inci maddeleri, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6 ıncı ve 713 üncü maddeleri.

3. Değerlendirme

Mahkemece; çekişmeli taşınmaz bölümü üzerinde davacı taraf lehine zilyetlikle edinim koşullarının oluştuğu gerekçesi ile davacı adına tesciline karar verilmiş ise de yapılan araştırma ve inceleme karar için yeterli bulunmamaktadır.

Mahkemece, dava konusu taşınmazın kadastro sırasında ne sebeple tescil harici bırakıldığı hususu araştırılmamış, taşınmazın evveliyatının ne olduğu, imar-ihyaya muhtaç yerlerden olup olmadığı ve zilyetliğin başından beri ne şekilde sürdürüldüğü saptanmamış, taşınmazın evveliyatını, kullanım süresini ve niteliğini en iyi belirleme yönteminin hava fotoğraflarının incelenmesi olduğu göz önünde bulundurulmaksızın ve araştırma yapılmaksızın hüküm kurulmuştur.

Dosyaya sadece 1992 tarihli hava fotoğrafı getirtilmiş, ancak orman mühendisi tarafından stereoskop aleti olmadığı için incelenemediği belirtilmiş, başkaca hava fotoğrafı bulunup bulunmadığı araştırılarak, mevcut ise getirtilip bu konuda uzman jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisine incelettirilmemiştir. Taşınmaz bölümünün evveliyatı, kullanım süresi, önceki ve şimdiki niteliği, imar-ihyaya muhtaç olup olmadığı, muhtaç yerlerden ise üzerindeki imar-ihya işlemlerinin tamamlanıp tamamlanmadığı hususlarına ilişkin açıklama içermeyen yetersiz bilirkişi (orman ve ziraat) raporuna dayanılarak hüküm kurulmuştur.

Öte yandan, kadastro sırasında tescil harici bırakılan dava konusu taşınmaz hakkında 4721 sayılı TMK'nın 713/4-5 inci maddeleri gereğince yerel ve gazete ilanlarının yaptırılması gerektiği halde bu ilanlar da yaptırılmamıştır.

Hal böyle olunca; Mahkemece öncelikle dava konusu taşınmazın kadastro sırasında ne sebeple tescil harici bırakıldığı Kadastro Müdürlüğünden sorulmalı, çekişmeli taşınmaz bölümüne ait en eski ve yeni tarihli ortofoto ve uydu fotoğrafları ile Harita Genel Müdürlüğü web sitesinin hava fotoğrafı sorgulama sayfasına girilerek taşınmazın bulunduğu köyü/mahalleyi/mevkiyi kapsayacak şekilde hangi yıllara ait hava fotoğrafları bulunduğu araştırılıp belirlenmek ve (denetimin sağlanması bakımından) ilgili sayfanın çıktısı dosyaya eklenmek suretiyle buradan elde edilen verilere göre imar planı kapsamına alınma tarihi olan 1997 yılından 15-20-25 yıl öncesine (bulunmadığı taktirde bu tarihlere en yakın tarihlere) ait farklı dönemlerde çekilmiş en az üç adet stereoskopik hava fotoğrafı Harita Genel Müdürlüğünden tarihleri açıkça yazılmak suretiyle istenilerek dosyaya konulmalı, bu şekilde dosya ikmal edildikten sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, fen bilirkişisi, jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişi ve 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu katılımı ile keşif yapılmalıdır.

Taşınmaz başında yapılacak keşif sırasında yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından çekişmeli taşınmazın önceki ve şimdiki niteliği, ilk olarak ne zaman ve nasıl kullanılmaya başlandığı, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, imar-ihyaya en erken ne zaman başlanıldığı ve tamamlandığı etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı; yerel bilirkişi ve tanıkların sözleri arasında doğabilecek çelişkiler, gerektiğinde yüzleştirme yapılarak giderilmelidir.

Ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan çekişmeli taşınmazın eğimi, niteliği, toprak yapısı, bitki örtüsü, taşınmaz üzerindeki ağaçların cinsi, adedi ve yaşı, dikme suretiyle mi aşılama suretiyle mi zilyet edildiği, taşınmazın imar-ihyasının hangi tarihte tamamlandığı hususlarını, taşınmaz üzerinde ekonomik amaçlı zilyetliğe ne zaman başlanıldığını ve taşınmazın kullanım durumunu kesin olarak belirleyen bilimsel verilere dayalı, önceki ziraat bilirkişi raporunu da irdeleyen ve sınırındaki taşınmazlarla mukayese edilecek şekilde ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; taşınmaz ve çevresini tüm yönleriyle gösterecek şekilde yakın plan fotoğrafları çektirilip fotoğraflar üzerinde çekişmeli taşınmaz kabaca işaretlettirilmelidir.

Jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişiden, taşınmazın kadastro paftasındaki konumunun bilgisayar programı aracılığıyla uydu ve hava fotoğraflarına aktarılması, hava fotoğrafları üzerinde stereoskop aletiyle ve temin edilebilecek en eski ve yeni tarihli uydu fotoğrafları üzerinde de inceleme yaptırılarak taşınmazın önceki ve şimdiki niteliği, imar-ihya edilip edilmediği, imar-ihya edilmiş ise ne zaman başlanıp hangi tarihte tamamlandığı, ekonomik amaca uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle kullanılıp kullanılmadığı ve kullanımın hangi tarihten itibaren başladığı hususlarında ayrıntılı rapor düzenlemesi istenilmelidir.

Fen bilirkişisine keşfi takibe, bilirkişi ve tanık sözlerini denetlemeye imkan verir krokili rapor düzenlettirilmelidir.

3402 sayılı Kanun'un 17 inci maddesi göz önüne alınarak taşınmaz imar planı kapsamında kaldığından imar planı onay tarihine kadar 3402 sayılı Kanun'un 14 ve 17 inci maddelerinde öngörülen koşulların davacı taraf yararına gerçekleşmiş olup olmadığı değerlendirilmeli, ayrıca TMK'nın 713/4-5 inci maddeleri gereğince yasal ilanlar yapılarak üç aylık yasal ilan süresinin dolması beklenilmeli ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir.

Yukarıdaki hususlar göz ardı edilerek eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.

V. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı Hazine vekili ve davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK'un 428 inci maddesi gereğince BOZULMASINA,

İstek hâlinde yatırılan temyiz peşin harcının temyiz eden davalı ... Başkanlığına iadesine,

Temyiz eden davalı Hazine harçtan muaf bulunduğundan bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

05.12.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.