Logo

1. Hukuk Dairesi2022/1678 E. 2022/4823 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasbırakanın sağlığında yaptığı taşınmaz satışının muris muvazaası olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay'ın daha önceki bozma ilamında belirtilen hususlara uygun olarak, davacıların muvazaa iddiasını ispatlayamadıkları gözetilerek, mahkemenin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

.....

DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davası sonunda Çerkezköy 1. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 16/12/2021 tarihli, 2021/133 Esas, 2021/780 Karar sayılı karar, yasal süre içerisinde davacılar vekili tarafından duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla; duruşma günü olarak saptanan 14/06/2022 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacılar vekili Avukat ... ile temyiz edilen davalı vekili Avukat ... ..... geldiler duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar, mirasbırakanları ... ...’nın maliki olduğu 697 ada 4 parsel sayılı taşınmazdaki 12 numaralı bağımsız bölümü davalıya satış suretiyle temlik ettiğini, yapılan işlemin mirasçılardan mal kaçırmak amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek miras payları oranında tapu iptali ve tescil istemişlerdir.

II. CEVAP

Davalı, dava konusu taşınmazı mirasbırakana 75.000,00 TL ödeyerek satın aldığını, muvazaanın söz konusu olmadığını belirtip davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 08/01/2015 tarihli, 2013/271 Esas, 2015/21 Karar sayılı kararıyla, muvazaa iddiasının ispatlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

1.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Yukarıda belirtilen karara karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Bozma Kararı

Dairenin 15/02/2018 tarihli, 2015/5319 Esas, 2018/962 Karar sayılı kararıyla; “Somut olayda, mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin hüküm kurmaya elverişli ve yeterli olduğunu söyleyebilme olanağı yoktur. Hâl böyle olunca, mirasbırakanın başka mal varlığının olup olmadığının araştırılması, varsa temlik edilen taşınmazın değerinin tüm malvarlığına oranının saptanması, makul sınırda kalıp kalmadığının tespiti, anılan ilkeler çerçevesinde tarafların bildirdiği delillerin eksiksiz toplanması, mirasbırakan ile davalı arasında imzalanan 18.07.2011 tarihli protokol de değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapılıp yapılmadığının duraksamaya yer bırakmayacak şekilde belirlenmesi ondan sonra bir karar verilmesi gerekirken eksik soruşturma ile yetinilerek yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması isabetsizdir.” gerekçesiyle karar bozulmuş; davacılar vekilinin karar düzeltme isteği Dairenin 13/09/2018 tarihli, 2018/2366 Esas, 2018/12325 Karar sayılı kararıyla reddedilmiştir.

3. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 10/10/2019 tarihli, 2018/925 Esas, 2019/755 Karar sayılı kararıyla, muvazaa iddiasının ispatlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

4. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı temyiz isteminde bulunmuştur.

5. İkinci Bozma Kararı

Dairenin 03/03/2021 tarihli, 2020/452 Esas, 2021/1185 Karar sayılı kararıyla; “Somut olayda, dinlenen tanık beyanlarında temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı hususunda somut olgular ortaya konulmadığı, aksine davalının ziynet eşyalarını satarak mirasbırakana ödeme yaptığı ve mirasbırakanla davalının evlilik dışı birliktelik yaşadığı tanık anlatımları ile sabit olup,18.07.2011 tarihli protokol de değerlendirildiğinde; murisin mirasçılarından mal kaçırma kastı ile hareket etmediği anlaşıldığından, davanın reddine karar verilmesi gerekirken delillerin takdirinde hataya düşülerek yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.” gerekçesiyle karar bozulmuş; davacılar vekilinin karar düzeltme isteği Dairenin 02/06/2021 tarihli, 2021/1918 Esas, 2021/2998 Karar sayılı kararıyla reddedilmiştir.

6. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 16/12/2021 tarihli, 2021/133 Esas, 2021/780 Karar sayılı kararıyla; temlikin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı olduğuna ilişkin iddianın ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

7. Bozma Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

8. Temyiz Nedenleri

Davacılar vekili, mirasbırakanın davalı ile yıllarca evlilik dışı ilişki yaşadığının dosya kapsamı ile sabit olduğunu, aralarında evlilik dışı birliktelik olan ve aynı evde karı-koca ilişkisi içerisinde yaşayan kişilerin aralarında gerçek bir satış iradesinin olması beklenemeyeceğini, giyim mağazasında tezgahtar olarak çalışmakta olan bir kişinin kısa bir süre zarfında daire alabilecek gelir elde etmesinin hayatın olağan akışına uygun olmadığını, dava dışı 14 ve 15 no’lu dükkanların mirasbırakan tarafından 31/12/2008 tarihinde 3. kişiye satılıp karşılığında aynı binada yer alan 3 adet daire ve bir kısım nakit para alındığını, bu dairelerden ikisini mirasbırakan kendi adına kalan bir daireyi ise davalı adına tescil ettirdiğini, davalının, bu taşınmazını 22/06/2011 tarihinde dava dışı ... isimli 3. Kişiye sattığını, bir ay sonra mirasbırakan tarafından davaya konu taşınmazın davalıya muvazaalı devredildiğini, davalının alım gücünün olmadığını, davalının satış bedelini ödediğini kanıtlayamadığını, satışın muvazaalı olduğunun tanık beyanları ile de ortada olduğunu, davalı tarafça dayanılan adi yazılı belgenin her zaman düzenlenebileceğini, bu belgede yer alan tanıklar dinletilmediği gibi bu hususta başkaca bir delilde mahkemeye sunulmadığını, belgede belirtilen bedel ile tapuda belirtilen bedel arasında da fark bulunduğunu, davalıya devredilen dava konusu taşınmazın mirasbırakanın mal varlığının büyük bir kısmını oluşturduğunu ve makul sınırların çok üzerinde olduğunu ileri sürerek, kararın bozulmasını istemiştir.

9. Gerekçe

9.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı miras payı oranında tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

9.2. İlgili Hukuk

9.2.1. Yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve 01.04.1974 tarihli ve 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere, görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun 706., Türk Borçlar Kanunu'nun 237. (Borçlar Kanunu'nun 213.) ve Tapu Kanunu'nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.

9.2.2. Öte yandan; muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı davalarda mirasbırakanın kastının açık bir şekilde saptanması gerekmektedir. Bu kapsamda, temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığını ispat külfeti 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 190. maddesi ile Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 6. maddesi gereği davacı tarafa aittir.

9.3. Değerlendirme

Dosyadaki delillere göre yapılan inceleme sonucunda (IV/5.) paragrafta belirtilen bozma kararına uyularak yapılan yargılamada aynı gerekçe benimsenerek (IV/6.) paragrafta yazılı şekilde karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmamaktadır.

V. SONUÇ:

Açıklanan nedenlerle; davacılar vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve yasaya, bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, 20/11/2021 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edilen davalı vekili için 3.815,00 TL duruşma vekâlet ücretinin temyiz eden davacılardan alınmasına, onama harcı peşin yatırıldığından harç alınmasına yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.