Logo

1. Hukuk Dairesi2022/1682 E. 2022/4824 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasbırakanın satış yoluyla yaptığı temlikin muvazaalı olduğu ve mirasçının hakkını ihlal ettiği iddiasıyla tapu iptali ve tescil davası açılması.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının babasının, mirasbırakanın yaptığı tüm işlemlere dair feragatnamesinin davacıyı da bağladığı ve davacının dava açma hakkının bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ

İLK DERECE MAHKEMESİ: İSTANBUL 22. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil istekli dava sonunda İstanbul 22. Asliye Hukuk Mahkemesinin 12/03/2020 tarihli, 2019/246 Esas, 2020/110 Karar sayılı kararı ile davanın reddine dair verilen kararın davacı vekili tarafından istinafı üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin olarak verilen karar yasal süre içerisinde davacı vekili tarafından duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla; duruşma günü olarak saptanan 14/06/2022 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı vekili Avukat ... ile temyiz edilen davalılar vekili Avukat ... geldiler, duruşmaya başlandı, süresinde verilen ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı, mirasbırakan dedesi ...'ın 337 ada 8 parsel sayılı taşınmazdaki payını oğlu olan davalıya satış suretiyle temlik ettiğini, temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, miras payı oranında tapu iptali ve tescile karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı, mirasbırakan babası ...'un ölümünden sonra mirasının paylaşımı konusunda anlaşmaya varıldığını, kardeşi ...'ın (davacının mirasbırakan babası) noterlikte düzenlenen taahhütname ve feragatname ile babalarından kalan taşınmazlarla ilgili yapılan tüm ivazlı ve ivazsız işlemlere ilişkin dava haklarından feragat ettiğini, bu feragat işleminin davacıyı da bağladığını, bu nedenle davacının dava açma hakkı bulunmadığını, yapılan işlemin bağış niteliğinde olmadığını, taşınmazı bedelini ödeyerek satın aldığını belirterek, davanın reddini savunmuş; yargılama sırasında ölümü üzerine mirasçıları davaya dahil edilmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İstanbul 22. Asliye Hukuk Mahkemesinin 12/03/2020 tarihli, 2019/246 Esas, 2020/110 Karar sayılı kararıyla, davacının babası ...’ın feragat iradesinin, dava konusu taşınmazın satış işlemini de kapsadığı, feragatın ...’ın mirasçısı olan davacıyı da bağlar nitelikte olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

1. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2. İstinaf Nedenleri

Davacı vekili, İlk Derece Mahkemesince, gerekçeli kararda delillerden bahsedilirken birkaç maddi hata yapıldığı, bu nedenle de bu delillerin değerlendirilmesinde hataya düşüldüğü, dava konusu taşınmazın payının davalıya devredildiğini bilmeyen diğer mirasçıların, varlığını bilmedikleri bu devrin iptaline ilişkin talep haklarından feragat etmelerinin gerçek iradelerine uygun olmadığını, bir haktan doğmadan feragat edilemeyeceğini, belgenin hükümsüz olduğunu, bu nedenle feragat beyanının hüküm ifade edeceği ve hakkı sona erdireceğine dair İlk Derece Mahkeme kararının gerekçesine katılmanın mümkün olmadığını, aynı gün vasiyetnamenin açıldığını, ardından bir evvelki yevmiye no (16688) ile düzenlenen belge ile; mirasbırakanın eşi...'nın vasiyetnameden kaynaklanan (miras payına ilaveten %25'i şeklindeki) haklarından feragat ederek, mirası veraset ilamındaki yasal payları oranında paylaşmayı kabul etmesine karşılık, diğer mirasçıların da; bir sonraki yevmiye no (16689) ile düzenlenen belge ile mirasbırakanın eşi... lehine yaptığı ve bildikleri önceki tasarruflarla ilgili olarak, dava açıp talepte bulunmayacaklarına dair beyanda ve taahhütte bulunduklarını, bu yöndeki talep ve iddialarının hiç değerlendirilmediğini, delilleri arasında bildirdikleri...'ya yapılan tasarruflara ilişkin tapu kayıtlarının celp edilmediğini, eksik inceleme ile karar verildiğini, dosyaya davalı tarafça sunulan hukukçu uzman görüşüne yaptıkları itirazların dikkate alınmadığını, hükümde maddi hata bulunduğunu ileri sürerek, istinaf kanun yoluna başvurmuştur.

3. Gerekçe ve Sonuç

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 18/10/2021 tarihli, 2020/1094 Esas, 2021/1427 Karar sayılı kararıyla, İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1. maddesi uyarınca davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

1.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Temyiz Nedenleri

Davacı vekili, istinaf dilekçesindeki taleplerini tekrar ile hükmün bozulmasını talep etmiştir.

3. Gerekçe

3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, satış sözleşmesinden kaynaklanan muris muvazaası hukuki nedenine dayalı miras payı oranında tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

3.2. İlgili Hukuk

Yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve 01.04.1974 tarihli ve 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere, görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun 706., Türk Borçlar Kanunu'nun 237. (Borçlar Kanunu'nun 213.) ve Tapu Kanunu'nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.

3.3. Değerlendirme

Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre Bölge Adliye Mahkemesince (IV/3.) numaralı paragraftaki gerekçeyle yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur.

VI. SONUÇ:

Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 20/11/2021 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edilen davalılar vekili için 3.815,00 TL duruşma vekâlet ücretinin temyiz eden davacıdan alınmasına, onama harcı peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, 14/06/2022 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.