Logo

1. Hukuk Dairesi2022/1918 E. 2022/4987 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasbırakanın, davalıya yaptığı taşınmaz satışının muvazaalı olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının, mirasbırakanın mal kaçırma kastıyla hareket ettiğine dair iddiasını ispatlayamaması ve mirasbırakanın diğer mirasçılara da temlikte bulunmuş olması gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : TRABZON BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ

İLK DERECE MAHKEMESİ : TRABZON 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil, alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, ilk derece mahkemesince verilen davanın reddine ilişkin kararın, davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan inceleme sonucunda; istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/(1)-b-1 maddesi gereğince esastan reddine dair karar, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosyadaki belgeler incelenerek gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı, mirasbırakan annesi ...’in 1 parseldeki 6 no.lu bağımsız bölümü birlikte yaşadığı dava dışı oğlu ... ve ailesinin yoğun baskı ve etkilemeleri, yaşlı oluşundan faydalanmaları sonucunda, satış göstermek suretiyle davalıya temlikini sağladıklarını, anılan temlikin kendisinden mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, miras payı oranında tapu iptali ve tescilini, olmadığı takdirde tazminata karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı, yapılan temlik işleminin geçerli olduğunu, muvazaa iddiasının yersiz ve asılsız olduğunu zira aynı resmi akitte davalıya da temlik yapıldığını, davacının kendi katıldığı işlemin muvazaalı olduğu iddiasında bulunamayacağını belirterek, davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Trabzon 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 22/06/2021 tarihli ve 2019/88 E., 2021/220 K. sayılı kararıyla; mirasbırakanın gerçek irade ve amacının diğer mirasçılardan mal kaçırma olmadığı, murisin üzerine kayıtlı birden fazla taşınmazı mirasçılarına paylaştırmış olduğu, yıllarca birlikte yaşadığı, bakım ihtayacını karşılayan dava dışı oğlu ... 'e hayati öneme sahip organ bağışında bulunan davalıya duyduğu, minnet sonucu yaptığı satış işleminin muvazaalı olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

1. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.İstinaf Nedenleri

Davacı vekili, Türk Ceza Kanununa göre organ veya doku satın alan, satan satılmasına aracılık eden kişi hakkında beş yıldan dokuz yıla kadar hapis cezasına hükmolunacağını, davalının mirasbırakanın dava dışı oğluna organ bağışlamış olması karşılığında dava konusu evin verilmiş olmasının Tck kapsamında suç teşkil ettiğini, mirasbırakanın yaşı, maaşı, kira gelirleri ve malvarlıkları dikkate alındığında taşınmaz satmaya ihtiyacı olmadığını, davalının savunmasında organ nakline değinmediğini, satış işleminin gerçek bir işlem olduğu savunmasında bulunduğunu ileri sürerek, davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

3. Gerekçe ve Sonuç

Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 07/01/2022 tarihli ve 2021/1440 E., 2022/30 K., sayılı kararıyla;davacının mirasbırakanın mal kaçırmasını gerektirecek somut bir vakıa ileri sürmediği, tanıkların beyanlarında temlikin mal kaçırma amacıyla yapıldığına dair bir beyanda bulunmadıkları, dava konusu temlik işlemi sırasında mirasbırakanın davacıya da temlik işlemleri yaptığı, muris muvazaasında en önemli unsurun mirasbırakanın diğer mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla temlik yapması olduğu, ancak bu iddianın ispatlanamadığı gerekçesiyle, istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nın 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine, karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

1.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Temyiz Nedenleri

Davacı vekili, istinaf talepli dilekçesinde ileri sürdüğü nedenleri tekrarla kararın bozulmasını istemiştir.

3. Gerekçe

3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde alacak istemine ilişkindir.

3.2. İlgili Hukuk

3.2.1. Yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve 01.04.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 706., Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 237. (Borçlar Kanunu'nun (BK) 213.) ve Tapu Kanunu'nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.

Hemen belirtmek gerekir ki;bu tür uyuşmazlıkların sağlıklı, adil ve doğru bir çözüme ulaştırılabilmesi, davalıya yapılan temlikin gerçek yönünün diğer bir söyleyişle miras bırakanın asıl irade ve amacının duraksamaya yer bırakmayacak biçimde ortaya çıkarılmasına bağlıdır. Bir iç sorun olan ve gizlenen gerçek irade ve amacın tespiti ve aydınlığa kavuşturulması genellikle zor olduğundan bu yöndeki delillerin eksiksiz toplanılması yanında birlikte ve doğru şekilde değerlendirilmesi de büyük önem taşımaktadır. Bunun için de ülke ve yörenin gelenek ve görenekleri, toplumsal eğilimleri, olayların olağan akışı, mirasbırakanın sözleşmeyi yapmakta haklı ve makul bir nedeninin bulunup bulunmadığı, davalı yanın alım gücünün olup olmadığı, satış bedeli ile sözleşme tarihindeki gerçek değer arasındaki fark, taraflar ile miras bırakan arasındaki beşeri ilişki gibi olgulardan yararlanılmasında zorunluluk vardır.

3.2.2. HMK’nın 190. maddesinde, "İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.",

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6. maddesinde, "Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür.", hükümlerine yer verilmiştir.

3.3. Değerlendirme

Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillere (V/3.2) no.lu parağrafda yer verilen yasaya uygun gerektirici nedenlerle, delillerin takdirinin yerinde olmasına, (III.) no.lu parağrafda yer verilen İlk Derece Mahkemesinin gerekçesine göre Bölge Adliye Mahkemesince (IV/3.) no.lu bendde yazılı olduğu üzere karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır.

VI. SONUÇ:

Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 20/06/2022 tarihinde oybirliğiyle kesin olmak üzere karar verildi.