"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İZMİR BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE MAHKEMESİ : FETHİYE 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Fethiye 3. Asliye Hukuk Mahkemesince verilen davanın reddine ilişkin kararın, davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi tarafından yapılan inceleme sonucunda; başvurunun esastan reddine dair verilen karar, süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı açmış oldukları davada Fethiye 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/220 E., 2012/600 K. sayılı kararı ile hatalı hesaplama yapıldığını, davalı ... adına kayıtlı 197 ada 24, 2379 ada 15 (eski 317), 128 ada 1, 2, 3, 4, 5, 129 ada 2, 3, 4 parsel sayılı taşınmazlar ile davalı ... adına kayıtlı 337 ada 2 parsel sayılı taşınmazlarda; kendilerine düşen m2 miktarlarının daha fazla olması gerekirken eksik hesaplandığını, mirasbırakan Hüseyin'den düşen miras paylarının 1/50 olduğunu, tapuya gittiklerinde payların mahkemece yanlış hesaplandığını öğrendiklerini, tavzih talebinde de bulunduklarını ancak reddedildiğini, yapılmış olan hesaplamanın iptali ile mirasçılık belgesine uygun karar verilmesi için iş bu davanın açıldığını ileri sürerek, dava konusu taşınmazlardaki davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptali ile 1/50'şer payların adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.
II. CEVAP
Davalı ..., davanın reddini savunmuş, diğer davalı savunma getirmemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 21/09/2021 tarihli ve 2021/59 E., 2021/520 K. sayılı kararıyla; Mahkemenin 2009/220 E., 2012/600 K. sayılı dosyasında; davacıların ..., ..., ..., davalıların , ... ve ..., dava konusunun muris muvazaası nedeni ile tapu iptal ve tescil davası olduğu, 30/10/2012 tarihinde davanın kabulüne karar verildiği, kararın Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 24/04/2014 tarihli 2013/15700 E., 2014/8527 K. sayılı kararı ile onandığı ve 30/06/2014 tarihinde kesinleştiği, Mahkemece verilen karara karşı yalnızca davalı tarafça temyiz yoluna başvurulduğu, davalının temyiz nedenleri reddedilerek Yargıtayca Mahkeme kararının onanmasına karar verildiği, anılan Mahkeme kararında, davacıların talep ettiklerinden daha azına hükmedilmiş ve davacılarca anılan hüküm için kanun yoluna başvurulmamışsa anılan hükmün aleyhlerine kesinleşmesinin söz konusu olacağı, davacıların kanun yoluna başvurmayarak verilen hükmü kabullendikleri, bu sebeple tarafları, konusu, hukuki sebebi aynı yeni bir dava açarak veya herhangi bir hukuki sebep belirtmeden kesinleşmiş Mahkeme kararının düzeltilmesi olarak adlandırmak suretiyle açtıkları tapu iptal ve tescil davasının kesin hükmün varlığı nedeniyle dinlenme olanağı bulunmadığı, Mahkemenin 2009/220 E., 2012/600 K. sayılı kesinleşmiş ilamının eldeki davaya kesin hüküm oluşturduğu gerekçesiyle kesin hükmün varlığı nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
1. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.İstinaf Nedenleri
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacılar tarafından muris muvazaasına dayalı Fethiye 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/220 E. ve 2012/600 K. sayılı dosyası neticesinde payların yanlış hesaplanması sebebiyle hesaplamanın iptali istemli tapu iptal ve tescil davası açıldığını, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, daha önceki karar ve talep ile bu davadaki talep ve konunun aynı olmadığını, huzurdaki davanın önceki davada hatalı hesaplama yapılmış olması sebebiyle açılmış tapu iptal ve tescil davası olduğunu, davaların açılma sebepleri aynı olmadığından ve konu bakımından ayniyet söz konusu olmadığından Fethiye 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/220 E. ve 2012/600 K. sayılı dosyanın huzurdaki dava için kesin hüküm teşkil etmeyeceğini bildirerek ve önceki beyanlarını tekrarla İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
3. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 09/02/2022 tarihli ve 2022/140 E., 2022/314 K. sayılı kararıyla; İlk Derece Mahkemesince verilen kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesiyle 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca, davacıların istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Temyiz Nedenleri
Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki itiraz nedenlerini yineleyip, kararın gerekçesinde miras payı oranında der iken maddi hata nedeniyle miras payından aza karar verildiğini, pay hesabında hesaplama hatası yapıldığını, hesaplama hatası veya hukuki litaretür açısından maddi hata kesin hüküm teşkil etmediği gibi, kazanılmış hak da doğurmayacağını bildirerek ve önceki beyanlarını tekrarla kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
3. Gerekçe
3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
3.2. İlgili Hukuk
Bilindiği üzere, 6100 sayılı HMK'nın 303. maddesinde; '' (1) Bir davaya ait şeklî anlamda kesinleşmiş olan hükmün, diğer bir davada maddi anlamda kesin hüküm oluşturabilmesi için, her iki davanın taraflarının, dava sebeplerinin ve ilk davanın hüküm fıkrası ile ikinci davaya ait talep sonucunun aynı olması gerekir.
(2) Bir hüküm, davada veya karşılık davada ileri sürülen taleplerden, sadece hükme bağlanmış olanlar hakkında kesin hüküm teşkil eder.
(3) Kesin hüküm, tarafların küllî halefleri hakkında da geçerlidir.
(4) Bir dava dolayısıyla ortaya çıkan kesin hüküm, o hükmün kesinleşmesinden sonra dava konusu şeyin mülkiyetini tarafların birisinden devralan yahut dava konusu şey üzerinde sınırlı bir ayni hak veya fer’î zilyetlik kazanan kişiler hakkında da geçerlidir. Ancak, Türk Medenî Kanununun iyiniyetle mal edinmeye ait hükümleri saklıdır.
(5) Müteselsil borçlulardan biri veya birkaçı ile alacaklı arasında yahut müteselsil alacaklılardan biri veya birkaçı ile borçlu arasında oluşan kesin hüküm, diğerleri hakkında geçerli değildir.
'' hükmüne yer verilmiştir
3.3. Değerlendirme
Dosya içeriğine, toplanan delillere, delillerin takdirinin yerinde oluşuna, (III.) no.lu paragrafta yer verilen İlk Derece Mahkemesi kararının, (IV./3.) no.lu paragrafta yer verilen Bölge Adliye Mahkemesi kararının dayandığı yasal ve hukuksal gerekçelere göre yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
VI. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle; davacılar vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK'nın 370. maddesi uyarınca ONANMASINA, onama harcı peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 22/09/2022 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.