"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/233 E., 2021/638 K.
HÜKÜM : Kısmen Kabul
Taraflar arasında görülen kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacı ile asli müdahil vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Davacı dava dilekçesinde özetle; ... Köyünde babası ... ölmeden iki ay önce kız kardeşi ...'a ... köyünde bulunan tahminen 3-4 dönüm olacak şekilde 3 parsel araziyi bağış suretiyle kızının adına muhtar ve şahitler huzurunda senet yaparak verdiğini, babalarının 1995 yılında kendi üzerindeki arazisinden ...'a tahminen 4 dönüm olan iki parça yeri sattığını, babasının 26.06.2000 tarihinde vefat ettiğini, babasının vefatından sonra veraset ilamı uyarınca kardeşlerinin haklarını teslim ettiklerini, ancak kardeşi ...'ın velayetinin kendisinde olmasından dolayı onun hissesini kendisinin kullandığını, daha sonra yapılan kadastro tespitleri sırasında daha önceden kız kardeşi ... adına ... tarafından düzenlenen senet Artvin Asliye Ceza Mahkemesinde olduğundan dolayı parselleme işlemi yaptıramadığını, dokuz hisse olarak parselleme yaptırdığını, davalının sahte belgelerle dava konusu taşınmazları kendisi adına yazdırdığını, yapılan işlemin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, bu nedenlerle davanın kabulü ile davalıların haksız edinmiş oldukları taşınmazların tespitinin yapılarak veraset ilamında belirtildiği üzere hissedarlara taksim yapılması ile tapu kayıtlarının bu şekilde düzeltilmesini talep etmiştir.
2. Asli Müdahil ... beyanında özetle; açılan davada dava konusu 6 parselin tahminen 1.200 m2'lik ekilen kısmının kendisine ait olduğunu, bu taşınmazı 1995 yılında ...'dan senetle satın aldığını, davalıların dava konusu taşınmazları üzerlerine yazabilmek için her türlü yola başvurduklarını ve hile ile kendi adlarına yazdırdıklarını, bu nedenlerle davalılar üzerine kayıtlı olan taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile dava konusu 6 parselin tahminen 1.200m2'lik bölümünün kendi adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
3. Asli Müdahil ... beyan dilekçesinde özetle; açılan davada dava konusu 4 parselin tahminen 1.000 m2'lik ekilen kısmının kendisine ait olduğunu, bu taşınmaz ile davalıların bir ilgisinin bulunmadığını, davalıların dava konusu taşınmazları üzerlerine yazabilmek için her türlü yola başvurduklarını ve hile ile kendi adlarına yazdırdıklarını, bu nedenlerle davalılar üzerine kayıtlı olan taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile dava konusu 4 parselin tahminen 1.000 m2'lik bölümünün kendi adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar cevap dilekçesinde özetle; Artvin Kadastro Mahkemesinin 2009/34 Esas sayılı dosyası ile davalı ... tarafından dava açıldığını, bu davanın da temyiz incelemesinde olduğunu, taraflarca açılan ve konusu aynı olan iki adet dosya bulunduğunu, bu nedenle derdestlik itirazında bulunduklarını belirtip haksız ve yersiz olarak açılan davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 03.12.2015 tarihli ve 2012/63 Esas, 2015/982 Karar sayılı kararı ile; davanın kısmen kabulü ile, Artvin ili ... İlçesi ... Köyü ... Mevkiinde bulunan 131 ada 4 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile aynı ada ve parsel numarası altında asli müdahil ... adına tapuya kayıt ve tesciline
Artvin ili ... İlçesi ... Köyü ... Mevkiinde bulunan 131 ada 6 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptali ile Fen bilirkişisi raporunda D harfi ile koyu yeşil renkte boyalı olarak gösterilen 213,06 m2'lik kısmın ana taşınmazdan ifraz edilerek aynı adanın son parsel numarasını takip eden parsel numarası ile Asli Müdahil ... adına tapuya kayıt ve tesciline, ifraz edildikten sonra kalan kısmın tescildeki maliki adına tapuya kayıt ve tesciline
Davanın 131 ada 5 parsel ve 131 ada 12 parsel sayılı taşınmazlar yönünden reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve asli müdahil vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesi'nin 13/12/2018 tarih ve 2016/1729 Esas 2018/7709 Karar sayılı kararıyla: ''...Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 141/3. maddesine göre "Bütün mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olarak yazılması" zorunludur. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297 ve 298 incu maddeleri de kararların gerekçeli olarak yazılmasını zorunlu kılmaktadır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297/c maddesi uyarınca gerekçenin; "tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri" göstermesi gerekir. Bir başka anlatımla; gerekçe okunduğunda, mahkemece verilen hükme nasıl ulaşıldığının anlaşılması gerekir. Böylece, davacı, müdahil veya davalı sıfatıyla bir yargı organı önüne gelen kişilerin, hukuk devletinde yaşamanın doğal sonucu olarak hukuk güvencesi, adil yargılanma hakkı ve hukuki dinlenilme hakları uyarınca haklarında verilen kararlar yanında kararların hukuki süreci ve yargısı da denetlenebilir olur. Bu ilkeler ışığında mahkemenin gerekçeli kararı incelendiğinde; davacı ..., çekişmeli tüm taşınmazlara yönelik miras yoluyla gelen hakka ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmış, yargılama sırasında ise müdahil ..., bağış ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak çekişmeli 131 ada 4 parsel sayılı taşınmaza yönelik, müdahil ... ise satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak çekişmeli 131 ada 6 parsel sayılı taşınmazın bir bölümüne yönelik davaya katılmışlardır. Mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin karar verilmiş ise de davacı ..., müdahil ... ile müdahil Nigar ayrı ayrı taleplerde bulunmuşken bu talepler ayrı ayrı değerlendirilmek suretiyle karar verilmemiş, "davanın kısmen kabulü" denilerek davada hangi tarafın hangi talebinin hangi gerekçe ile kısmen kabulüne ya da kısmen reddine karar verildiğinin gerekçesi açıklıklanmamıştır. Mahkemece tarafların iddia ve savunmalarına ilişkin delillerin tartışılarak değerlendirmesinin yapılmadığı, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebeplerin yer almadığı ve kararın denetlenebilirliğinin olmadığı görülmektedir. Ayrıca davacı ... çekişmeli tüm taşınmazlara yönelik, müdahil ... 131 ada 6 parsel sayılı taşınmazın bir bölümüne yönelik, müdahil ... ise 131 ada 4 parsel sayılı taşınmaza yönelik tapu iptali ve kendi adlarına tescil isteminde bulunmuşlardır. Davacı ile müdahillerin vekilleri (avukatları) aynı kişi olduğuna göre şahıslar arasında da menfaat çatışması bulunmaktadır. Avukatlık Kanunu'nun 38/b maddesi "avukat, aynı işte menfaati zıt bir tarafa avukatlık etmiş veya mütalaa vermiş olursa, teklifi reddetmek zorunluğundadır.” hükmünü haizdir. Davacı ... ile müdahiller ... ve ... arasında menfaat çatışması olduğu avukat ...'in her iki tarafın aynı anda vekili olamayacağı, yasa gereği işin kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle de re'sen gözetilmesi gereken hususlardan olduğu belirtilmek suretiyle araştırma ve inceleme yapılmalıdır" gerekçesiyle hüküm bozulmuştur.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile somut olayda; her ne kadar haricen satış ve eklemeli zilyetliğe dayalı olarak 131 ada 4 parsel sayılı taşınmaz davalı ... adına tespit görmüş ise de taşınmazın davacı ve davalılar mirasbırakanı ...'ya ait olduğu, mirasbırakanın sağlığında yaptığı haricen taksim uyarınca bu taşınmazın asli müdahil ...'e bırakıldığı, taşınmazın asli müdahil tarafından davalı ...'ye satıldığı; ancak davalının parayı ödememesi nedeniyle satışın iptal edildiği, bu nedenle taşınmazın taksim sonucu halen asli müdahil ...'e ait olduğu, 131 ada 5 parsel sayılı taşınmazın dava dışı ...'ya bırakıldığı, bu parselde davacının ve asli müdahillerin herhangi bir mülkiyet hakkı olmadığı, 131 ada 6 parsel sayılı taşınmazın dava dışı ...'a bırakıldığı, bu parselde davacının herhangi bir mülkiyet hakkı olmadığı; ancak fen bilirkişi raporuna ekli krokide D harfiyle koyu yeşil renkte boyalı olarak gösterilen kısmın mirasbırakan ... tarafından sağlığında haricen asli müdahil ...'a satıldığı, dava konusu 131 ada 12 parsel sayılı taşınmazın ise davacı ve davalılar murisi ... tarafından sağlığında yaptığı haricen taksim uyarınca davalılar ... ve ...'a bırakıldığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile;
... ili Merkez İlçesi ... Köyü ... Mevkiinde bulunan 131 ada 4 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının İPTALİ ile aynı ada ve parsel numarası altında asli müdahil ... adına tapuya kayıt ve TESCİLİNE,
... ili Merkez İlçesi ... Köyü ... Mevkiinde bulunan 131 ada 6 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının İPTALİ ile Fen bilirkişisi raporunda D harfi ile koyu yeşil renkte boyalı olarak gösterilen 213,06m2'lik kısmın ana taşınmazdan ifraz edilerek aynı adanın son parsel numarasını takip eden parsel numarası ile Asli Müdahil ... adına tapuya kayıt ve TESCİLİNE, fen bilirkişisi raporunda D harfi ile koyu yeşil renkte boyalı olarak gösterilen 213,06m2'lik kısım ifraz edildikten sonra kalan kısmın tescildeki maliki adına tapuya kayıt ve TESCİLİNE,
Davanın 131 ada 5 parsel ve 131 ada 12 parsel sayılı taşınmazlar yönünden REDDİNE karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve asli müdahiller vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı ve Asli Müdahiller vekili temyiz dilekçesinde özetle; kararda ... nın isminin geçmediğini, ... yönünden miktar olarak azına karar verildiğini, ...'nın olan yerin tüm mirasçılar adına tescili gerekirken ... adına kayıtlı olmasının isabetsiz olduğunu, 131 ada 12 parselde G ve F ile gösterilen bölümlerinin... adına tespiti gerektiğini öne sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastrodan önceki nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 190 ıncı maddesi, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 6 ncı maddesi, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü ve 15 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Kadastro sonucu .../Merkez/... Köyü çalışma alanında bulunan 131 ada 4, 5 ve 6 parsel sayılı sırasıyla 1200 metrekare, 1200 metrekare ve 2.014,39 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına, 131 ada 12 parsel sayılı 3.257,93 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle eşit paylarla davalı ... ve ... adına tespit ve tescil edilmiştir.
2. Davacı ve asli müdahiller, murislerinin sağlığında taşınmazları bağış yapmak suretiyle paylaştırdığı iddiası ile kendilerine düşen taşınmazların adlarına tescilini talep etmiştir. Davalılar ise taşınmazları satın aldıklarını, satın aldıklarından bu yana zilyetliklerinde olduğunu savunmuştur. Mahkemece, yazılı olduğu şekilde karar verilmiş ise de bozmaya uyulduğu halde bozma gerekleri yerine getirilmemiş olup yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya elverişli değildir.
3. Mahkemece müdahale talebinde bulundan ... hakkında harç yatırması için süre verilmediği, müdahale talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmediği anlaşılmış, öte yandan tarafların dayandıkları bağış senetleri yöntemince uygulanmadan karar verilmiştir.
4. Hal böyle olunca; Mahkemece öncelikle, müdahale talebinde bulunan ... hakkında harç yatırması için süre verilmesi, sonrasında müdahale talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmeli, bundan sonra Mahkemece mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, taraf tanıkları ve senet tanıkları ile fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı ve yapılacak bu keşif sırasında dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, tarafların müşterek murisi tarafından bağışlanıp bağışlanmadığı, taşınmazın kim tarafından ne suretle kullanıldığı, taşınmazın kim tarafından icara verildiği ve davacının dayandığı senedin dava konusu taşınmazla ilgili olup olmadığı etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı; dinlenen mahalli bilirkişi ve tanık beyanları arasında oluşacak çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeye çalışılmalı; fen bilirkişisinden keşfi takibe, yerel bilirkişi ve tanık sözlerini denetlemeye elverişli rapor alınmalı; bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir.
V. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Tarafların temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi yollaması ile 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi gereğince BOZULMASINA,
Temyiz edenler tarafından yatırılan peşin harçların istekleri halinde iadesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,19.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.