"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/32 E., 2021/217 K.
DAVACILAR : ... , ..., ... vekili Avukat ...
DAVALILAR : ... vekilleri Avukat ..., Avukat ..., Avukat ..., ... Köyü Tüzel Kişiliği, ... vekili Avukat ...
DAVA TARİHİ : ...
HÜKÜM : Kabul
Taraflar arasındaki tescil davasından dolayı Mahkemece, bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı ... ve arkadaşları, ... köyü çalışma alanında bulunan ve 1974 yılında yapılan kadastro sırasında yol boşluğu olarak tescil harici bırakılan taşınmaz hakkında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayalı olarak tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuşlardır.
II. CEVAP
1.Davalılar, davaya yasal süre içerisinde cevap vermemişler, aşamada, davalı Hazine vekili, davanın reddini savunmuştur.
2.Dahili davalı ..., yapılan inceleme neticesinde dava konusu taşınmazın yol inşaat ve emniyet sahaları dışında yer aldığını ve bu sebeple herhangi bir kamulaştırma işlemine dahil edilmediğinin saptandığını belirtip davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemece, iddianın kanıtlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 05.10.2020 tarihli ve 2020/2297 Esas, 2020/4028 Karar sayılı kararıyla, " ...Çekişmeli taşınmazın sınırında Tatvan-Bitlis karayolu bulunması nedeniyle ilgili kamu tüzel kişisi sıfatıyla yasal hasım konumunda olan ...’nün de davada yer alması gerektiği Mahkemece gözden kaçırılmıştır...Mahkemece öncelikle, davacıya davasını Karayolları Genel Müdürlüğü’ne yöneltmesi için süre ve imkan verilmeli, taraf teşkili sağlandığında adı geçen tüzel kişiliğin savunma ve delilleri sorulmalı, bildirdiği takdirde deliller toplamalı ve bundan sonra tarafların iddia ve savunmalarına ilişkin tüm deliller değerlendirilerek sonucuna göre bir hüküm kurulmalıdır." gerekçesiyle karar bozulmuştur.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; ... davaya dahil edilmek suretiyle yapılan yargılama neticesinde, davacılar yararına zilyetlikle taşınmaz mülkiyeti edinme koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne, ... köyü dava dışı 101 ada 7 parsel sayılı taşınmazın kuzey batısında tescil harici yer olarak tespit edilen fen bilirkişilerinin 10.06.2015 tarihli raporu ve ekindeki krokide (C) harfi ile adlandırılıp kırmızı ile taralı olarak gösterilen dava konusu taşınmazın davacılar adına kayıtlı bulunan 101 ada 7 parsel sayılı taşınmaza tevhit edilmek suretiyle 1/3'er paylı olarak davacılar adlarına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı Hazine vekili, hak düşürücü sürenin geçtiğini, eksik inceleme ve araştırma ile karar verildiğini, yerel bilirkişi ve tanık beyanlarından imar ihyanın tamamlandığı tarihin saptanamadığını, taşınmaz kadim yol olduğundan zilyetlikle kazanılamayacağını, bu hususun gözardı edildiğini, davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulünün usul ve yasaya aykırı olduğunu belirtip kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro çalışmaları sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın tescili isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 713 üncü, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü ve 17 nci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Mahkemece, (C) harfi ile gösterilen taşınmaz bölümü üzerinde davacılar lehine zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiş ise de yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır.
2. Somut olayda; 1974 yılında ... köyünde yapılan kadastro çalışmaları sırasında, dava konusu taşınmaz bölümü yol boşluğu olarak tescil harici bırakılmış olup böyle bir yerin emek ve masraf yapılmak suretiyle imar-ihya işlemlerinin tamamlanarak tarıma elverişli hale getirilmesini müteakip kazanmayı sağlayacak zilyetlik süresinin geçmesi şartıyla kazanılması mümkündür. Bu nedenle, uyuşmazlığın çözümünde imar-ihyanın ne zaman başladığının, ne zaman tamamlandığının ve zilyetliğin ne şekilde sürdürüldüğünün belirlenmesi önem arz etmektedir. Ne var ki, çekişmeli taşınmazın niteliğinin ne olduğu ve taşınmaz üzerindeki zilyetliğin hangi tasarruflarla sürdürüldüğü açıkça belirlenmemiş, taşınmazın niteliğini, üzerindeki zilyetliğin başlangıcını ve sürdürülüş biçimini belirlemede en etkili yöntem olan hava fotoğraflarının jeodezi ve fotogrametri uzmanı olan bilirkişilerce incelenmesi gerekirken monoskopik olarak incelenmesi suretiyle düzenlenen harita ve kadastro mühendisi bilirkişi raporu ile yetinilmiş, davacılara ait dava dışı 101 ada 7 parsel sayılı taşınmaza ait değerlendirmeyi içeren ziraat mühendisi bilirkişi raporuna itibar edilmiştir.
3. Hal böyle olunca; doğru sonuca varılabilmesi için Mahkemece öncelikle, Harita Genel Müdürlüğü web sitesinin harita sorgulama sayfasına girilerek taşınmaz bölümünün bulunduğu köyü/mahalleyi kapsayacak şekilde hangi yıllara ait hava fotoğrafı bulunduğu araştırılıp belirlenmek ve (denetimin sağlanması bakımından) ilgili sayfanın çıktısı dosya arasına alınmak suretiyle buradan elde edilen verilere göre dava tarihi olan 2014 yılından 15-20-25 yıl öncesine ilişkin farklı dönemlerde çekilmiş stereoskopik hava fotoğraflarının en az üç tanesi tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğünden, bu fotoğraflardan yararlanılarak üretilmiş memleket haritaları ile en eski ve yeni tarihli uydu fotoğrafları ise ilgili kurumlardan getirtilmeli, bundan sonra mahallinde elverdiğince yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik mahalli bilirkişi kurulu, taraf tanıkları, 3 kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu, jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişisi ve fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalıdır.
4. Taşınmaz başında yapılacak keşif sırasında dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan çekişmeli taşınmazın önceki ve şimdiki niteliği, öncesinin geleneksel biçimde kullanılan kadim yol olup olmadığı, ilk olarak kime ait olduğu, kimden kime ne zaman ve ne şekilde intikal ettiği, kim tarafından hangi tarihten beri ve hangi tasarruflarla zilyet edildiği, imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın ne zaman başlayıp bitirildiği hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanlarının çelişmesi halinde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle oluşan çelişkilerin giderilmesine çalışılmalı; bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsellerin tespit tutanakları ve dayanaklarıyla denetlenmeli, ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan önceki tarihli zirai bilirkişi raporunu da irdelemek sureti ile nizalı taşınmaz bölümünün toprak yapısını ve niteliğini, zirai durumunu, üzerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini, taşınmaz üzerindeki bitki örtüsünü belirten, imar-ihya gerektiren yerlerden olması nedeniyle imar-ihyasının hangi tarihte tamamlandığını ve üzerindeki zilyetliğin hangi tasarruflarla sürdürüldüğünü komşu taşınmazlarla karşılaştırmalı şekilde açıklayan, somut verilere ve bilimsel esaslara dayanan ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, taşınmaz ile çevresinin yakın plan ve panaromik fotoğrafları çektirilip üzerine taşınmazın sınırlarının işaretlenilmesi istenilmeli; mahkeme hakiminin taşınmazın konumuna, niteliğine ve çevre parsellerle karşılaştırılmalı olarak fiziksel özelliklerine ilişkin gözlemi keşif tutanağına aynen yansıtılmalı; jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişiden taşınmazın kadastro paftasındaki konumunun bilgisayar programı aracılığıyla uydu ve hava fotoğraflarına aktarılması suretiyle hava fotoğrafları üzerinde stereoskop aletiyle ve temin edilebilecek en eski ve yeni tarihli uydu fotoğrafları üzerinde de inceleme yaptırılarak taşınmazın önceki ve şimdiki niteliği, imar-ihyaya muhtaç yerlerden olması nedeniyle imar-ihyasının hangi tarihte tamamlandığı, ekonomik amaca uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle kullanılıp kullanılmadığı ve kullanımın hangi tarihten itibaren başladığı hususlarında ayrıntılı rapor düzenlemesi istenilmeli; fen bilirkişisine keşfi takibe, bilirkişi ve tanık sözlerini denetlemeye imkan verir krokili rapor düzenlettirilmeli ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.
5. Mahkemece, değinilen hususlar göz ardı edilerek eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle davalı Hazine vekilinin yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan Mahkeme kararının 6100 sayılı HMK'nın geçici 3/2 nci maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un 428 inci maddesi uyarınca BOZULMASINA,
Hazine harçtan muaf bulunduğundan bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
1086 sayılı HUMK'un 440/III-1 inci maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
15.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.