Logo

1. Hukuk Dairesi2022/3317 E. 2024/1101 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasbırakanın yaşlılığını ve okuma yazma bilmemesini fırsat bilerek hile yoluyla taşınmazlarını üzerine geçirdiği iddiasıyla davalıya karşı tapu iptali ve tescil davası açılması.

Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazların bir kısmının kadastro ile davalı adına tespit edildiği, bir kısmının ise mirasbırakan tarafından davalıya bağışlandığı ve davacının hile iddiasını ispatlayamadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1274 E., 2022/193 K.

HÜKÜM/KARAR : Ret / Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Fatsa 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/184 E., 2021/335 K.

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı; davalı kardeşi ...'ın mirasbırakan annesi ...'ı kandırarak dava konusu ... mahallesi 315 ada 13, 314 ada 2, 313 ada 1 ve 312 ada 1 parsel sayılı taşınmazların adına devrini sağladığını, taşınmazların kadastro sırasında da davalı adına kaydettirildiğini, yaşlı olan mirasbırakanın devir işleminden habersiz olduğunu, taşınmazlarda kendisinin de miras hakkının bulunduğunu ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile miras payı oranında adına tescilini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı; davanın süresinde açılmadığını, iddiaların doğru olmadığını, dava konusu taşınmazların mirasbırakan adına kayıtlı olmadığını, mirasbırakanın kandırılmasının söz konusu olmadığını, kadastro tespiti öncesinde de dava konusu taşınmazların kendisine ait olduğunu, menkul hükmünde olan taşınmazlarla alakalı muris muvazaası iddiasında bulunulamayacağını, zilyetliğin devri ile mülkiyetin geçtiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; kadastro sonucunda dava konusu taşınmazların senetsizden davalı adına tespit ve tescil edildiği, zilyetlikten ibaret olan hakkın devrine ilişkin sözleşmelerin hiçbir şekil şartına bağlı olmadığından geçerli olduğu, 01.04.1974 tarih ve 1/2 sayılı İBK'nın uygulanmasına olanak bulunmadığı, dava konusu taşınmazları kapsadığı anlaşılan eski tapu kaydında ise mirasbırakan ...'nın taşınmazdaki hissesini davalıya 25.04.2000 tarihinde bağışladığı, bağışın hile ile yapıldığı iddiasının ise davacı tarafından ispatlanamadığı, yine bağış yoluyla temlik edilen taşınmaz hakkında da 01/04/1974 tarih ve 1/2 sayılı İBK'nın uygulama olanağı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, muvazaalı işlemin iptalinin istenmesinin herhangi bir hak düşürücü süreye tabi tutulmadığını, Mahkemece gerekçede bağışın hile yoluyla yapıldığının ispat edilmediği beyan edilmiş ise de davalının mirasbırakan annesini devir anında yaşlı olması ve okuryazarlığının olmamasından faydalanarak kandırdığını, mirastan mal kaçırmak amacıyla taşınmazların adına devrini sağladığını, davalı, taşınmazların menkul niteliğinde olduğunu savunmuşsa da taşınmazların kadastro öncesinde mirasbırakan adına tapuya kayıtlı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, özellikle dava konusu taşınmazları kapsadığı konusunda taraflar arasında ihtilaf bulunmayan 25.04.2000 tarih ve 2 sıra nolu tapu kaydına göre taşınmazın mirasbırakan ... tarafından davalıya bağış yoluyla devredilmesine göre muris muvazaası iddiasının da dinlenme olanağı bulunmadığı anlaşıldığından Mahkemece verilen kararda bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalının mirasbırakanın yaşlılığından ve okuma yazma bilmemesinden faydalanarak dava konusu taşınmazları hile ile üzerine geçirdiğini, davalının taşınmaları devraldığı tarihte mirasbırakan annesinin alzhemier hastası olduğunu, davalının gerçekte bağış iradesi olmayan mirasbırakanı aldatarak bağış suretiyle taşınmazların adına tescilini sağladığını, bağışın hile yoluyla yapıldığının tanık beyanlarıyla sabit olduğunu, dava konusu taşınmazların kadastro öncesinde tapulu olup resmi şekilde mirasbırakan tarafından davalıya devredildiğini, mirasbırakanın denkleştirme yapmadan tüm malvarlığını davalıya bağışlamasının muris muvazaasının başlıca kanıtı olduğunu belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 713/1 inci maddesi, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü maddesi.

3. Değerlendirme

1. Kadastro sonucunda ... ada 2, 312 ada 1 ve 313 ada 1 parsel sayılı taşınmazlar dava dışı ... isimli kişi adına tespit edilmiş, davalının 314 ada 2, 312 ada 1 ve 313 ada 1 parseller bakımından tespite itirazı üzerine, komisyon kararıyla anılan taşınmazların 20 yılı aşkın zamandan beri nizasız fasılsız malik sıfatıyla davalının zilyetliğinde olduğundan bahisle tespitlerin davalı ... olarak düzeltilmesine karar verilmiş ve karara itiraz edilmemesi üzerine 12.05.2009 tarihinde tespit kesinleşerek davalı adına tapu kayıtları oluşmuş; 315 ada 13 parsel sayılı taşınmaz bakımından ise ... adına yapılan tespite itiraz olunmaması üzerine tespit kesinleşmiş ve tapu kaydı oluşmuş, 25.09.2009 tarihli trampa işlemi ile taşınmaz davalı adına tescil edilmiştir.

2.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanunu'nun 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 346,90 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

13.02.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.

...