Logo

1. Hukuk Dairesi2022/3345 E. 2024/1224 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu davalı adına tescil edilen taşınmazın, davacıların mirasbırakanına ait olduğu iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasında, mahkeme kararının hüküm fıkrasının yeterince açık olmaması uyuşmazlığa konu olmuştur.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın son durumu ve ifraz işlemleri dikkate alınarak, hükmün açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde düzenlenmesi ve infazda tereddüt yaratmaması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/48 E., 2021/964 K.

HÜKÜM : Asıl ve Birleştirilen Davanın Kabulü

Taraflar arasında birleştirilerek görülen tapu iptali ve tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; asıl ve birleştirilen davanın kabulüne karar verilmiştir.

Yerel Mahkeme kararı asıl ve birleştirilen davada davalı vekili tarafından adli yardım istekli temyiz edilmekle; adli yardım talebinin kabulüne karar verilerek kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Asıl ve birleştirilen davada davacılar vekili dava dilekçesinde; ... Mahallesinde bulunan 309 ada 13 parsel sayılı taşınmazın davacıların ve davalının mirasbırakan babaları ...'e ait olduğunu, kadastro çalışmaları sırasında hatalı olarak davalı adına tespit gördüğünü ileri sürerek tapu kaydının iptali ile davacılar adına payları oranında kayıt ve tescilini istemiştir.

II. CEVAP

Asıl ve birleştirilen davada davalı cevap vermemiştir.

III. MAHKEME KARARI

Şirvan Asliye Hukuk Mahkemesinin 09.08.2016 tarihli ve 2015/179 E. 2016/200 K. sayılı kararıyla; asıl ve birleştirilen davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl ve birleştirilen davada davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 15.10.2020 tarihli 2017/307 E. 2020/4364 K. sayılı kararıyla; “...Mahkemece, karar başlığında davacılardan ...’in taraf olarak gösterilmediği anlaşılmakta olup bu haliyle karar başlığının anılan yasa maddesi hükmüne uygun düzenlendiğinden söz edilemez... Mahkemece, usul ve yasaya aykırı şekilde gerekçeli karar başlığı oluşturulması isabetsiz olduğu gibi kabule göre de, dava konusu taşınmazın parsel numarası ve lehine tescil hükmü kurulan davacıların adları belirtilmeden infazda tereddüt oluşturacak şekilde hüküm kurulması da isabetsiz olup..." gerekçesiyle karar bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın tarafların mirasbırakanı ...'ten intikal ettiği, mirasçılar arasında taksim yapılmadığı ve tüm mirasçılara kaldığı gerekçesiyle davanın kabulü ile davacıların miras payları oranında tapu kaydının iptaline karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl ve birleştirilen davada davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Asıl ve birleştirilen davada davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; davanın hak düşürücü süre ve zamanaşımından reddi gerektiğini, dava konusu taşınmazın mirasbırakana ait olmadığını, davalının zilyetliği ve tasarrufu altında olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü, 17 nci; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 713/1 inci; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 297 nci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. ... Mahallesinde yapılan kadastro çalışmaları sonucu 309 ada 13 parsel sayılı 90.287 metrekare yüz ölçümlü taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedenli ile davalı ... adına tespit ve tescil edilmiş, TKGM ve UYAP üzerinden yapılan incelemede Mahkeme kararı sonrası Enerji Piyasası Denetleme Kurulu tarafından yapılan kamulaştırma ile dava konusu 309 ada 13 parsel sayılı taşınmazın ifraz edilerek tarla vasıflı 42.501,89 m2 miktarlı 309 ada 26 parsel olduğu anlaşılmaktadır.

2.Dosya içeriğine, toplanan delillere ve hükmüne uyulan bozma kararında gösterildiği şekilde işlem yapılarak yazılı şekilde karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir.

3.Ancak; Mahkeme kararı sonrası Enerji Piyasası Denetleme Kurulunun kamulaştırma kararı aldığı ve dava konusu 309 ada 13 parsel sayılı taşınmazın ifraz edilerek 309 ada 26 parsel sayılı tarla vasıflı 42.501,89 m2 miktarlı yeni parsel oluştuğu anlaşıldığına göre 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 297 nci maddesinin ikinci fıkrasındaki “Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir” düzenlemesi uyarınca, Kamu düzeninden olan doğru sicil oluşturma ilkesi gözetilerek infaz sırasında tereddüt ve şüphe yaratmayacak nitelikte hüküm kurulmalıdır.

4.Hal böyle olunca; güncel tapu kayıtlarının getirtilmesi ile yukarıda değinilen hususlara dikkat edilmek suretiyle güncel ada ve parsel numaraları üzerinden HMK'nin 297 nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca infazda tereddüt yaratmayacak şekilde hüküm kurulması için kararın bozulması gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1.Asıl ve Birleştirilen davada davalı vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE,

2.Resen gözetilen sebeplerle temyiz olunan Yerel Mahkeme kararının 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi yollaması ile 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (HUMK) 428 inci maddesi gereğince BOZULMASINA,

Davalı adli yardımdan yararlandığı için harç yönünden hüküm kurulmasına yer olmadığına,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

15.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.