"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/143 E., 2020/123 K.
DAVA TARİHİ : 09.04.2015
HÜKÜM : Ret
Taraflar arasında görülen kadastro öncesi nedene dayalı olarak açılan tapu iptal ve tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği görüşülüp düşünüldü:
I. DAVA
Davacı Hazine vekili dava dilekçesinde; ...ili, ...lçesi, ...köyünde bulunan taşınmazın 04.09.1956 tarihli tapu kaydı uyarınca 5 parça halinde İskan Kanunlarına göre göçmen..., karısı, evlatları, ...ve ...ve kayınvalidesi Halime Şeyhoğlu namlarına tescil edilmiş iken bu kişilerin ikametlerini rızaları ile terk etmeleri üzerine gayrimenkullerin tapu kayıtlarının iptali ile Hazine adına tescil edildiğini, ancak davaya konu 127 ada 1 parsel sayılı taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunduğu ve tarım alanına dönüştürülmesi mümkün olan yerlerden olduğu, üzerinde 1980 yılında Eflani Orman İşletme Müdürlüğü tarafından kargir 2 katlı bina ve 1 adet depo inşa edildiği gerekçesi ile 2010 yılındaki kadastro çalışmalarında davalı adına tespit ve tescil edildiğini, tescilin hukuka aykırı olduğunu beyanla tapu kaydının iptali ile adlarına tapuya kayıt ve tescilini istemiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde, davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 05.05.2016 tarih ve 2015/278 Esas, 2016/460 Karar sayılı kararıyla ile, 2010 yılında gerçekleştirilen kadastro tespiti esnasında her ne kadar davaya konu taşınmaz davalı adına tescil edilmiş ise de, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 46 ncı maddesinde 4753 sayılı Çiftçiyi Topraklandırma Kanunu kapsamında gerçekleşen iktisaplara yönelik hükümler ve 3402 sayılı Kanun'un 12/4 üncü maddesinin Kadastro Müdürlüğü ve Tapu Müdürlüklerine yönelik hüküm ifade ettiği, her iki kanun hükmünün de davada uygulanma imkanı bulunmadığı, taşınmazın davalı adına tescilinin hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, ...ili, ...lçesi, ...köyü, Sığırderesi mevki 127 ada 1 parselde kayıtlı taşınmazın davalı Orman Genel Müdürlüğü adına olan tapu kaydının iptali ile davacı Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı tarafından temyiz isteminde bulunulmuş, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesi'nin 02.03.2020 tarih ve 2020/187 Esas, 2020/790 Karar sayılı kararıyla, davacı Hazinenin dayandığı 04.09.1956 tarih ve 22 numaralı tapu kaydının komşu 128 ada 1 parsel sayılı taşınmaza uyduğu anlaşıldığından davanın reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 13.10.2020 tarihli ve 2020/143 Esas, 2020/123 Karar sayılı kararı ile bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda, uyuşmazlık konusu taşınmazın revizyon sonrası 128 ada 1 parsel sayılı taşınmaz ile uyumlu olduğu anlaşıldığından 127 ada 1 parsel yönünden açılan davanın reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına kararına karşı süresi içinde davacı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı Hazine vekili temyiz dilekçesinde, Mahkemenin yeterli inceleme ve araştırma yapmaksızın eksik inceleme ve araştırma neticesinde karar verdiği dikkate alınarak kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptal ve tescil isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 üncü ve 17 nci maddeleri.
3. Değerlendirme
1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla; ...ili, ...lçesi, ...köyü 127 ada 1 parsel sayılı taşınmaza yönelik karara karşı sunulan temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI.KARAR
Açıklanan sebeplerle davacı Hazine vekilinin temyiz itirazının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
492 Sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13 üncü maddesinin j bendi gereğince temyiz eden davacı Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
07.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.