"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1138 E., 2022/146 K.
HÜKÜM/KARAR : Davanın reddi / Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Çorum 5. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/28 E., 2021/230 K.
Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı asil tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı asil tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı dava dilekçesinde; ...., İli, Merkez ilçesi, ....., köyünde bulunan 110 ada 72 parsel sayılı taşınmazı ... isimli kişiden satın aldığını, 25 yılı aşkın süredir taşınmazı kendisinin kullandığını ancak kadastro çalışmaları sırasında taşınmazın Hazine adına tespit ve tescil edildiğini ileri sürerek, Hazine adına olan tapu kaydının iptali ile taşınmazın adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde; dava konusu taşınmazın 25.01.1989 tarihinde Hazine adına tescil ediliğini, çekişmeli taşınmazın ...tarafından haksız işgal edilmesinden dolayı 1990-1998 tarihleri arasında ...adına, 1999-20003 tarihleri arasında davacı tarafından haksız işgal edilmesinden dolayı davacı adına ecrimisil tahakkuk ettirildiğini, taşınmazın 2000 yılında satış için ihaleye çıkarıldığı ancak ihaleye iştirak eden olmadığını, İl Mera Komisyonunca 2001 yılında taşınmazın mera olarak tahsisine karar verildiğini belirterek, davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
1.İlk Derece Mahkemesinin 21.09.2020 tarihli, 2019/81 Esas, 2020/123 Karar. sayılı kararıyla dava konusu taşınmaza ilişkin kadastro tutanağının kesinleşme tarihinin 25.01.1990 olduğu, davanın ise Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü maddesinde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığı gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiş, karara karşı davacı tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Samsun Bölge Adliye Mahkemesi'nin 24.12.2020 tarihli kararıyla dava konusu taşınmazın mera vasfıyla tapuda kayıtlı olduğu, meralardan yararlanma hakkının ilgili köy/belediye tüzel kişiliğine ait olduğu bu nedenle taraf teşkilinin sağlanması gerektiği gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.
2.Bölge Adliye Mahkemesi'nin kaldırma kararı sonrası İlk Derece Mahkemesi'nin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmaza ilişkin kadastro tutanağının kesinleşme tarihinin 25.01.1990 olduğu, davanın ise Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü maddesinde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığı gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı istinaf dilekçesinde; davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddedilmesinin hukuka aykırı olduğunu, dava konusu taşınmazı babası tarafından Hazine'den satın alındığını, taşınmazın yıllardır kendi zilyetliğinde olduğunu ileri sürerek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacının kadastro öncesi nedene dayalı olarak kadastro tutanaklarının kesinleşmesinden 10 yıl geçtikten sonra dava açtığı, Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü maddesinde düzenlenen hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı temyiz dilekçesinde; dava konusu taşınmazın kadastro tespiti ile değil, İl Mera Komisyonu kararı ile Hazine adına tescil edildiğini, kadastro tespiti sonrası hükmen tesis olunan tapu kayıtlarının Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü maddesinde düzenlenen hak düşürücü süreye tabi olmadığını, köy muhtarının davaya karşı çıkmadığını, taşınmazın 2000 yılında satışa çıkarılmasının taşınmazın mera niteliğinde olmadığını gösterdiğini ileri sürerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü maddesi
3. Değerlendirme
1. Kadastro sonucu Çorum İli, Merkez ilçesi, Hacıpaşa mahallesi çalışma alanında bulunan 110 ada 72 parsel sayılı 78.800 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz tapu kaydına istinaden davalı Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı çekişmeli taşınmazı satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle dava açmıştır. Dava konusu taşınmaza ilişkin tesis kadastrosu kesinleşme tarihinin 25.01.1990 olduğu, davanın ise Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü maddesinde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra, 11.09.2019 tarihinde açıldığı anlaşılmıştır.
2.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 ... maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacının temyiz itirazlarının reddine, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 ... maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
02.10.2023 tarihinde oy birliğiyle kesin olmak üzere karar verildi.