Logo

1. Hukuk Dairesi2022/3646 E. 2022/6367 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasbırakanın sağlığında eşi olan davalıya yaptığı taşınmaz devrinin muvazaalı olup olmadığı ve mirasçılardan mal kaçırma amacı taşıyıp taşımadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Davacıların, mirasbırakanın taşınmaz devrinin muvazaalı olduğu ve mal kaçırma amacıyla yapıldığı iddiasını ispatlayamamaları, davalıya yapılan temlikin geçerli bir hukuki işlem olduğunun kabul edilmesi ve ilk derece mahkemesi ile bölge adliye mahkemesinin kararlarında bir isabetsizlik bulunmaması gözetilerek, temyiz isteminin reddiyle hükmün onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : KONYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ

İLK DERECE MAHKEMESİ : KONYA 6. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında birleştirilerek görülen tapu iptali ve tescil istemli dava sonunda, Konya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince verilen 02/03/2022 tarihli, 2022/74 Esas ve 2022/365 Karar sayılı karar yasal süre içerisinde asıl davada davacı vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmiş olmakla; duruşma günü olarak saptanan 04/10/2022 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davacı ... vekili Avukat ... ile temyiz edilen davalı ... vekili Avukat ... geldiler. Davetiye tebliğine rağmen davacılar ... v.d. vekili gelmedi. Yokluğunda duruşmaya başlandı, süresinde verilen ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı, dosya incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Asıl ve birleşen davalarda davacılar, mirasbırakanları ...'un maliki olduğu 17708 ada 12 parsel sayılı taşınmazın 1/2 hissesini eşi olan davalıya satış göstermek suretiyle temlik ettiğini, yapılan işlemin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile payları oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.

II. CEVAP

Davalı, murisin evlilik birliğinin devamı sırasında kendisinden(davalıdan) gördüğü maddi destek ve yaşamının son dönemlerinde murise bakması neticesinde duyduğu minnet duygusu ile dava konusu taşınmazı devrettiğini, mirasbırakanın 1985 yılında oğlu olan davacı ...'un düğününü yapmak için birçok borca girdiğini, düğün için altın alamadığını, kendisinden 6 adet kilitli burma bilezik aldığını ancak geri vermediğini, ayrıca murisin borçları nedeniyle kendisinin (davalının) babasından kalan arsayı 1987 yılında satarak bedelini murise verdiğini, murisin bunu da geri ödemediğini, devrin bu borçların karşılığı olarak da gerçekleştiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Konya 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 18/11/2021 tarihli ve 2018/443 E., 2021/311 Karar sayılı kararıyla; murisin amacının mal kaçırma olduğu iddiasının davacı tarafça ispatlanamadığı, yapılan devrin muvazaalı olmadığı gerekçesiyle asıl ve birleştirilen davaların reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

1. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl davada davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

2.İstinaf Nedenleri

Asıl davada davacı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle, muvazaa iddialarını ispat ettikleri halde davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığını, murisin kendisine ait en değerli yerleri doğrudan veya dolaylı olarak davalıya muvazaalı olarak devrettiğini, dava konusu taşınmaz için davalının murise herhangi bir bedel ödemediğinin davalı savunmaları ve Mahkemenin de kabulü ile sabit olduğunu, murisin dava konusu taşınmaz dışında taşınmazları da mirasçılarından mal kaçırmak kastıyla üçüncü kişi derneği paravan olarak kullanmak suretiyle aynı tarihlerde satış göstermek suretiyle bağışladığını, taşınmazın değeri ile tapuda gösterilen değer arasında çok büyük fark olduğunu, davalı tarafın minnet duygusu gerektirecek kadar murise bir bakım yaptığı savunmasını ispat edemediğini, bu konuda dosyada herhangi bir tanık beyanı olmadığını, murisin esas minnet borcunun müvekkiline olması gerektiğini, murisin tüm mal varlığının muris ile müvekkilinin birlikte çalışmaları ile edinildiğini, babasına saygısından dolayı taşınmazların kendi üzerine yapılmasını talep edemediğini, tüm delillerinin toplanmadığını, Konya 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/5 E. sayılı dosyasının güncel şeklinin dosya içine alınmadığını, eksik inceleme ile hüküm kurulduğunu, Mahkemenin gerekçesinin olaylar ile uyumlu olmadığını, murisin ekonomik durumunun her zaman gayet iyi olduğunu, 2010 senesinde felç geçirdiğini ve bir süre tedavi gördüğünü, ancak kimseye uzun süreli muhtaç olmadığını belirterek, Yerel Mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

3. Gerekçe ve Sonuç

Konya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 02/03/2022 tarihli, 2022/74 Esas ve 2022/365 Karar sayılı kararı ile; eldeki davada ...nın 190. ve TMK.nın 6. maddeleri gereğince, mirasbırakan tarafından yapılan temlikin muvazaalı olduğu ve mal kaçırma amacıyla yapıldığı iddiasının davacılar tarafından kanıtlanamadığı, davacı tanıklarının temlikin muvazaalı olduğunu beyan etmediği gibi murisin temlik tarihinde diğer mirasçılar ile beşeri ilişkilerinin kötü olduğuna ilişkin bir beyanda da bulunmadıkları, murisin muvazaalı olarak mirasçılardan mal kaçırma kastıyla hareket ettiğinden bahisle Konya 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/5 Esasında görülen davanın davalısı Türkan olmadığı gibi, temliklerin de aynı akitten doğmadığı, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

1.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl davada davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Temyiz Nedenleri

Asıl davada davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle, istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü itirazlarını yineleyip verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, bozulmasını talep etmiştir.

3. Gerekçe

3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ile tescil istemine ilişkindir.

3.2. İlgili Hukuk

3.2.1. Yargıtay içtihatlarında ve 01.04.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 706., Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 237. ve Tapu Kanunu'nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.

3.2.2. 6100 sayılı HMK’nın 190. maddesinde, "İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir."

3.2.3. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 6. maddesinde, "Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür." hükümlerine yer verilmiştir.

3.3. Değerlendirme

Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı (V/3.2.) no.lu paragrafta açıklanan yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinin yerinde olmasına göre Bölge Adliye Mahkemesince (IV/3.) no.lu paragraftaki gerekçeyle yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur.

VI. SONUÇ

Açıklanan nedenlerle, asıl davada davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün HMK'nın 370. maddesi gereğince ONANMASINA, 03.09.2022 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edilen davalı vekili için 8.400,00 TL duruşma vekâlet ücretinin temyiz eden davacıdan alınmasına, temyiz karar harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 04/10/2022 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.