"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı, mirasbırakanı ...’in 301 parsel (imar ile 568 ada 4 parsel) sayılı taşınmazını davalıların mirasbırakanı oğlu ...’a satış suretiyle devrettiğini, işlemin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla ve muvazaalı olarak yapıldığını ileri sürerek, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile miras payı oranında adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalılar, kök mirasbırakanın paylaştırma kastı ile hareket ettiğini, her türlü bakım ve ihtiyaçlarının mirasbırakanları ... tarafından karşılandığını, muvazaanın olmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
... 7.Asliye Hukuk Mahkemesinin 12.10.2021 tarihli ve 2021/36E., 2021/54 K. sayılı kararıyla; mirasbırakan adına kayıtlı dava dışı taşınmazların bulunduğu, davalıların mirasbırakanı ...'a yapılan devrin makul karşılanabilecek sınırda kaldığı, davalıların mirasbırakanı ... ile ortak mirasbırakanın birlikte yaşadıkları, ölümüne kadar ilgilendiği, semenin mutlaka para olarak değerlendirilemeyeceği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın ortak mirasbırakan tarafından muvazaalı olarak kız çocuklarını mirasından mahrum etme düşüncesi ile davalıların mirasbırakanı ...’a devredildiğini, mirasbırakan tarafından malların paylaştırmaya konu edilmediğini, tanık anlatımları ile de açıklandığı üzere dava konusu taşınmazın kök mirasbırakan tarafından oğlu ...’a traktör alması için bedelsiz olarak devredildiğini, kök mirasbırakandan mirasçılarına 701 ve 703 parsel sayılı taşınmazların intikal ettiğini, bu taşınmazlar dışında intikal eden başkaca taşınmaz olmadığını, devrin diğer mirasçılardan mal kaçırma amacıyla ve muvazaalı olarak yapıldığını ileri sürerek, kararının kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 01.04.2022 tarihli ve 2022/340 E., 2022/483 K. sayılı kararıyla; davacının mirasbırakan ile beşeri ilişkilerinin kötü olduğuna dair bir iddiada bulunmadığı, dosya kapsamına göre de böyle bir tespitin yapılmadığı, öte yandan muris muvazaası davasının dinlenebilmesi için mirasbırakanın mirasçılardan mal kaçırmak niyeti ile hareket etmesi zorunluluğu bulunduğu, ancak davacı vekilinin istinaf dilekçesinde de vurguladığı üzere bir kısım tanıkların dava konusu taşınmazın traktör alımında kullanılmak üzere verilip iade etmek amacıyla devredildiğini beyan ettikleri, bu durumda muris muvazaasının varlığı için gerekli olan manevi unsur "mirasçılardan mal kaçırmak niyetinin" gerçekleşmediği, ayrıca mirasbırakanın ölüm tarihinden yaklaşık 38 yıl sonra davanın açılmasının da davacının iyi niyetli olmadığının bir göstergesi olduğu gerekçesiyle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili, istinaf talepli dilekçesinde ileri sürdüğü itiraz nedenlerini yineleyerek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
Yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve 01.04.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere; görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu'nun 706., Türk Borçlar Kanunu'nun 237. ve Tapu Kanunu'nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras ... çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.
Bu tür uyuşmazlıkların sağlıklı, adil ve doğru bir çözüme ulaştırılabilmesi, davalıya yapılan temlikin gerçek yönünün diğer bir söyleyişle miras bırakanın asıl irade ve amacının duraksamaya yer bırakmayacak biçimde ortaya çıkarılmasına bağlıdır. Bir iç sorun olan ve gizlenen gerçek irade ve amacın tespiti ve aydınlığa kavuşturulması genellikle zor olduğundan bu yöndeki delillerin eksiksiz toplanılması yanında birlikte ve doğru şekilde değerlendirilmesi de büyük önem taşımaktadır. Bunun için de ülke ve yörenin gelenek ve görenekleri, toplumsal eğilimleri, olayların olağan akışı, mirasbırakanın sözleşmeyi yapmakta haklı ve makul bir nedeninin bulunup bulunmadığı, davalı yanın alım gücünün olup olmadığı, satış bedeli ile sözleşme tarihindeki gerçek değer arasındaki fark, taraflar ile miras bırakan arasındaki beşeri ilişki gibi olgulardan yararlanılmasında zorunluluk vardır.
3. Değerlendirme
1. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; 1893 doğumlu mirasbırakan ...'in 15.02.1976 tarihinde öldüğü, geriye mirasçı olarak davacı kızı ..., davalıların mirasbırakanı oğlu ... ile dava dışı çocukları; ..., ..., ... ve ... kaldığı, davalıların mirasbırakanı ...'un 25.08.2008 tarihinde ölümü ile geriye mirasçı olarak davalıların kaldığı, dava konusu 301 parsel (imar ile 568 ada 4 parsel) sayılı taşınmazın mirasbırakan İsmail tarafından 05.03.1974 tarihinde dava dışı 299 parsel sayılı taşınmaz ile birlikte 4.900.000 ETL bedelle davalıların mirasbırakanı ... ... satış suretiyle devredildiği anlaşılmaktadır.
2. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
3.Temyizen incelenen ... Bölge Adliye Mahkemesi 1.Hukuk Dairesinin 01.04.2022 tarihli ve 2022/340 E., 2022/483 K. sayılı kararı, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere ve özellikle Bölge Adliye Mahkemesince davalının savunmasında yer vermediği halde tanık beyanlarındaki "gayrimenkulün traktör alımında kullanılmak üzere verilip iade etmek amacıyla devredildiği" beyanlarının manevi unsurun gerçekleşmediğini gösterdiği hususunun yine muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı davalarda herhangi bir zamanaşımı öngörülmediği ve bu tür davalarda hak her zaman ileri sürülebileceği için davacının iyi niyetli olmadığının gerekçeye yazılması doğru değil ise de, davacı tarafın muvazaa iddiasını 6100 sayılı HMK’nın 190. ve 4721 sayılı TMK’nın 6. maddeleri uyarınca ispat edemediği gözetildiğinde davanın reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığına göre, davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 99,20 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
12.01.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.