"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : GAZİANTEP BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ
İLK DERECE MAHKEMESİ : GAZİANTEP 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil, alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince verilen davanın açılmamış sayılmasına ilişkin kararın, davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan inceleme sonucunda; istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/(1)-b-1 maddesi gereğince esastan reddine dair karar, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosyadaki belgeler incelenerek gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı, mirasbırakan babası ...’nün dava konusu 5806 parsel sayılı taşınmazını davalılara satış suretiyle temlik ettiğini, anılan temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile miras payı oranında adına tescilini, olmazsa taşınmaz bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalılar davanın reddini savunmuşlardır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Gaziantep 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 07.06.2021 tarihli ve 2016/401 E., 2021/252 K. sayılı kararıyla;6100 sayılı HMK′nın 150. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
1. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
2.İstinaf Nedenleri
Davacı vekili, mahkemece yatırılması istenilen peşin harcın yanlış hesaplandığını, dayanak bilirkişi raporuna karşı itirazlarının dikkate alınmadığını, adli yardım talebinin karara bağlanmadığını, mahkemece verilen davanın açılmamış sayılmasına dair kararın hukuka aykırı olduğunu belirterek kaldırılmasını istemiştir.
3. Gerekçe ve Sonuç
Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 10.12.2021 tarihli 2021/1775 E., 2021/1388 K., sayılı kararıyla;dava konusu taşınmazın, yargılama aşamasında keşfen belirlenen dava tarihindeki değeri üzerinden, eksik harcın tamamlanması için davacı tarafa süre verildiği, davacının adli yardım talebinde bulunduğu, Mahkemece talebin reddine karar verildiği, bu karara yapılan itirazın kesin olarak reddine karar verildiği, eksik harç tamamlanmadığından dosyanın işlemden kaldırılmasına, üç ay içinde harcı yatırılıp, yenilenmeyen davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Temyiz Nedenleri
Davacı vekili, müvekkili adına kayıtlı taşınmazlar bulunduğu gerekçesiyle, adli yardım talebinin reddedilmiş olmasının hatalı olduğunu, zira taşınmazlar üzerinde birçok haciz ve tedbir şerhleri bulunduğunu, adli yardım talebinin reddedilmiş olmasının Anayasal hak olan savunma hakkını kısıtladığını, bu nedenle eksik harçları ödeme hususunda son imkanlarına göre durumun değerlendirileceğini belirterek, kararın bozulmasını talep etmiştir.
3. Gerekçe
3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde alacak istemine ilişkin olup; davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi temyiz konusu yapılmıştır.
3.2. İlgili Hukuk
3.2.1. 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 16. maddesi uyarınca, gayrimenkulün aynına taalluk eden davalarda dava değerinin gayrimenkulün değerine göre belirleneceği öngörülmüştür. Dava değerinin belirlenmesinde taşınmazın dava tarihindeki keşfen saptanacak gerçek değerinin esas alınacağı kuşkusuzdur. Anayasa Mahkemesinin 2018/36896 Başvuru nolu kararı da bu yöndedir.
Harçlar Kanunu’nun 30. maddesi ise, “Muhakeme sırasında tespit olunan değerin, dava dilekçesinde bildirilen değerden fazla olduğu anlaşılıyorsa, yalnız o celse için muhakemeye devam olunur, takip eden celseye kadar noksan değer üzerinden peşin karar ve ilam harcı tamamlanmadıkça davaya devam olunmaz. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 409. maddesinde (HMK 150) gösterilen süre içinde dosyanın muameleye konulması noksan olan harcın ödenmesine bağlıdır.” şeklinde, 32. maddesi ise; “Yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemler yapılmaz. Ancak ilgilisi tarafından ödenmeyen harçları diğer taraf öderse işleme devam olunmakla beraber bu para muhakeme neticesinde ayrıca bir isteğe hacet kalmaksızın hükümde nazara alınır.” şeklinde düzenlenmiştir. (Örn: 1.H.D. 2020/3743E, 2021/4867K )
3.2.2. 6100 sayılı HMK’nın;
150. maddesinin ilgili kısımları şöyledir:
“(5) İşlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde yenilenmeyen davalar, sürenin dolduğu gün itibarıyla açılmamış sayılır ve mahkemece kendiliğinden karar verilerek kayıt kapatılır.″
3.3. Değerlendirme
Somut olayda, 29.09.2020 tarihli 12. celsede, davacı vekiline noksan harcın yatırılması için iki haftalık kesin süre verildiği, davacının adli yardım talebinin reddine dair karara yapmış olduğu itirazın da reddedildiği ve verilen kesin sürede eksik harcı tamamlamadığı gerekçesiyle 14.01.2021 tarihli 13. celsede harç yatırılana kadar dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilip, yasal üç aylık sürede harcın yatırılmadığı ve davanın yenilenmediği gerekçesiyle 07.06.2021 tarihinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinde;13. celseye kadar eksik harç tamamlamadığı gibi, üç ay sonra da harcın yatırılmadığı gözetildiğinde bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmaktadır.
VI. SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına; 08.12.2022 tarihinde oy birliğiyle kesin olmak üzere karar verildi.