Logo

1. Hukuk Dairesi2022/5057 E. 2022/8331 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davadan feragatin geçerli olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının feragat beyanının irade fesadı ile gerçekleştirildiği iddiasının ispat edilememesi ve feragatin kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurması gözetilerek, mahkemenin feragat nedeniyle davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki ölünceye kadar bakma akdinin feshi ile tapu iptali ve tescil istemli dava sonunda Küçükçekmece 11. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 25.03.2022 tarihli ve 2021/340 Esas, 2022/106 Karar sayılı karar yasal süre içerisinde davacılar vekili tarafından duruşma istemli temyiz edilmiş olmakla; duruşma günü olarak saptanan 20/12/2022 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz edilen davalı ... vekili Avukat ... geldi, temyiz eden davacılar ... v.d. vekili gelmedi. Yokluğunda duruşmaya başlandı, gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne verildikten sonra dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:

I. DAVA

Davacı dava dilekçesinde, 80 yaşında olduğunu, evin vergi borcu, su, elektrik, doğalgaz gibi borçlarının ödenmesi ve sair gerekçelerle vekaletname gerektiği telkiniyle yanıltılarak paydaşı olduğu 371 ada 37 parsel sayılı taşınmazdaki payını kızı olan davalının ölünceye kadar bakma akdiyle temellük ettiğini, aslında sadece dava konusu taşınmazdaki bir daireyi vermek istediğini ileri sürerek, akdin feshine, tapunun iptali ile yeniden adına tesciline karar verilmesini istemiş, yargılama sırasında davasından feragat etmiş, bilahare iradesinin fesada uğratıldığını belirtip feragat dilekçesinin iptali ile davanın kabulüne karar verilmesini istemiş, 03.08.2013 tarihinde davacının ölümü üzerine yasal mirasçıları davayı takip etmişlerdir.

II. CEVAP

Davalı, akdin davacının iradesi ile yapıldığını ve davacıya baktığını belirtip davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemece, feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

1.Temyiz Yoluna Başvuranlar

Yukarıda belirtilen karara karşı süresi içinde davacı tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

2. Bozma Kararı

Dairenin 16.09.2015 tarihli ve 2015/10054 Esas, 2015/10823 Karar sayılı kararı ile “… Öncelikle davacı ...'in feragat tarihindeki ehliyet durumunun araştırılması, (tarafların hukuki ehliyetsizlik yönünde bildirecekleri tüm delillerin toplanması, davacı ...'e ait raporlar, hasta müşahade kağıtları, reçeteler ve benzeri belgelerin getirtilmesi, ondan sonra 2659 sayılı Yasa'nın 7 ve 16. maddeleri göz önünde tutulmak suretiyle dosyanın Adli Tıp Kurumuna gönderilerek davacının feragat tarihinde ehliyetli olup olmadığı yönünde rapor alınması, ehliyetsiz olduğu saptanırsa feragat beyanına bu sebeple değer verilemeyeceği, ehliyetli olduğunun anlaşılması halinde ise bu kez feragatta iradesinin fesada uğratıldığı iddiasının araştırılarak, tarafların bu yöndeki tüm delillerinin toplanması, iradesinin fesada uğratıldığının saptanması halinde de, feragata itibar edilemeyeceği ve hukuki sonuç bağlanamayacağı) gözetilerek işin esasının incelenmesi, aksi halde feragat doğrultusunda işlem yapılması gerekirken bu konularda herhangi bir araştırma ve değerlendirme yapılmaksızın yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.” gerekçesiyle hüküm bozulmuştur.

3. Mahkemesince Bozma Kararına Uyularak Verilen Karar

Mahkemece 27.11.2018 tarihli ve 2016/89 Esas, 2018/634 Karar sayılı karar ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

4. Bozma Kararı Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı tarafından temyiz isteminde bulunulmuş, Mahkemece 10.12.2019 tarihli ek karar ile talebin süreden reddine karar verilmiştir.

5. İkinci Bozma Kararı

Dairenin 06.12.2020 tarihli ve 2020/103 Esas, 2020/631 Karar sayılı kararı ile 10.12.2019 tarihli ek karar onanmış, bu karara karşı davalı tarafından karar düzeltme yoluna başvurulması üzerine Dairenin 19.10.2020 tarihli ve 2020/1567 Esas, 2020/5230 Karar sayılı kararı ile onama kararının ortadan kaldırılmasına ve temyiz harçlarının tamamlanması için dosyanın mahkemesine geri çevrilmesine karar verilmiş, geri çevirme kararı üzerine davalı tarafından adli yardım talebinde bulunulmuş, Dairenin 25.01.2021 tarihli ve 2020/3814 Esas, 2021/378 Karar sayılı kararı ile “…Eldeki davada, temyiz harçlarının yatırılması için tebliğ edilen muhtıra için davalı tarafından süresinde adli yardım talebinde bulunulmuş olup, adli yardım yönünden yasal şartların oluştuğu görülmekle davalının adli yardım talebinin kabulüne ...davacı 11.12.2012 tarihli dilekçesi ile davadan feragat etmiş, 03.04.2013 tarihli dilekçesi ile de iradesinin fesada uğradığını belirtmiş, Mahkemece feragat nedeniyle davanın reddine ilişkin olarak verilen karar, Dairece davacının irade fesadı iddiasının incelenmesi gerektiği belirtilmek suretiyle bozulmuş olup Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra yapılan araştırmada Adli Tıp Kurumu raporu ile davacının feragat tarihinde hukuki ehliyeti haiz olduğu mütaala edilmiş, dinlenilen tanık beyanlarında da davacının feragatında iradesinin ne şekilde fesada uğratıldığına dair açık olgular ortaya konulamamıştır. Bir başka ifade ile feragat beyanının irade fesadı suretiyle gerçekleştirildiği iddiası davacılar tarafından TMK’nın 6. ve HMK’nın 190. maddeleri gereğince yöntemince ispat edilememiştir. Hal böyle olunca, feragat kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğuracağı için davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, yetersiz gerekçe ile yazılı olduğu şekilde feragatin geçersiz olduğu kabul edilmek suretiyle davanın esası hakkında değerlendirme yapılarak karar verilmesi doğru değildir.” gerekçesiyle hüküm bozulmuştur.

6. Mahkemesince Bozma Kararına Uyularak Verilen İkinci Karar

Mahkemece 25.03.2022 tarihli ve 2021/340 Esas, 2022/106 Karar ile feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.

7. İkinci Bozma Kararı Sonrası Mahkeme Kararına Karşı Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

8. Temyiz Nedenleri

Davacılar temyiz dilekçelerinde özetle, feragat sırasında iradenin fesada uğratılıp uğratılmadığının araştırılması için mahkeme kararının bozulmasına karar verildiğini, bozma kararı sonrası davanın kabulüne karar verildiğini, bu kararın da 06.02.2020 tarihli, 2020/103 Esas ve 2020/631 Karar sayılı Daire kararı ile onandığını, usulsüz tebligat yapıldığı gerekçesiyle yapılan temyiz başvurusunun da reddine karar verildiğini, kararın 12.09.2019 tarihinde onama ile kesinleştiğini, kesinleşen karara karşı karar düzeltme yoluna başvurulduğunu, bozma kararının davalının talepleri ile ilgili olmadığını ileri sürerek, kararın bozulmasını istemişlerdir.

9. Gerekçe

9.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, hile hukuki nedenine dayalı ölünceye kadar bakma akdinin feshi ile tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup uyuşmazlık; davadan feragatin geçerliliği konusundadır.

9.2. İlgili Hukuk

9.2.1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 309 uncu maddesinde “(1) Feragat ve kabul, dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. (2) Feragat ve kabulün hüküm ifade etmesi, karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. (3) Kısmen feragat veya kabulde, feragat edilen veya kabul edilen kısmın, dilekçede yahut tutanakta açıkça gösterilmesi gerekir. (4) Feragat ve kabul, kayıtsız ve şartsız olmalıdır.” hükümleri, 310 uncu maddesinde “(1) Feragat ve kabul, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. (2) (Ek:22/7/2020-7251/29 md.) Feragat veya kabul, hükmün verilmesinden sonra yapılmışsa, taraflarca kanun yoluna başvurulmuş olsa dahi, dosya kanun yolu incelemesine gönderilmez ve ilk derece mahkemesi veya bölge adliye mahkemesince feragat veya kabul doğrultusunda ek karar verilir. (3) (Ek:22/7/2020-7251/29 md.) Feragat veya kabul, dosyanın temyiz incelemesine gönderilmesinden sonra yapılmışsa, Yargıtay temyiz incelemesi yapmaksızın dosyayı feragat veya kabul hususunda ek karar verilmek üzere hükmü veren mahkemeye gönderir.” hükümleri, 311 inci maddesinde ise “(1) Feragat ve kabul, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. İrade bozukluğu hâllerinde, feragat ve kabulün iptali istenebilir.” hükmü düzenlenilmiştir.

9.3. Değerlendirme

Dairenin (IV/5.) numaralı paragrafta belirtilen hükmüne uyulan bozma kararında gösterildiği şekilde işlem yapılarak yazılı şekilde karar verilmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmamaktadır.

V. SONUÇ

Açıklanan nedenlerle; davacılar vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, 03.09.2022 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edilen davalı vekili için 8.400,00 TL duruşma vekâlet ücretinin temyiz eden davacılardan alınmasına, harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 20.12.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.