Logo

1. Hukuk Dairesi2022/5579 E. 2024/569 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu davalı adına tescil edilen taşınmazların davacıya ait olduğu iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasında, yerel mahkeme kararının hukuka uygun olup olmadığı uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının mirasbırakanının taşınmazı satın aldığına, davacı ve mirasbırakanının uzun süreli zilyetliğinin bulunduğuna ve edinme koşullarının oluştuğuna dair tanık beyanları ve keşif sonucuna göre yerel mahkeme kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/371 E., 2022/468 K.

HÜKÜM/KARAR : Kabul/Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/143 E., 2021/144 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I.DAVA

Davacı dava dilekçesinde,; Ordu ili, ... ilçesi, ... Mahallesinde yapılan kadastro çalışmaları sonucunda 377 ada 18 parsel sayılı taşınmazın ... adına, 375 ada 2 parsel sayılı taşınmazın ... adına, 388 ada 2 parsel sayılı taşınmazın ... adına tespit ve tescil edildiğini, ancak 377 ada 18 parsel sayılı taşınmazın tamamı, diğer iki taşınmazın ise bir kısmının kendisine ait olduğunu, hataen davalılar adına tescil edildiğini ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile adına tescilini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı ... keşifteki beyanında; "Ben 375 ada 2 parsel sayılı taşınmazın tapuda görünen malikiyim, ancak kadastro tespiti sırasında davacının babası ...'a ait olan kısım benim adıma yazılmıştır, kadastro tespitindeki hatayı kabul ediyorum, davacının talebi doğrultusunda karar verilsin davayı kabul ediyorum" şeklinde beyanda bulunmuştur.

Davalı ... keşifteki beyanında; "388 ada 2 parsel tapuda bana aittir, keşif mahallinde mahkeme heyetine gösterilen kısım ...'a aittir. Zaten aramızda bizim belirlemiş olduğumuz sınırlar mevcuttur bu nedenle davayı kabul ediyorum" şeklinde beyanda bulunmuştur.

Davalı ... mirasçıları cevap dilekçesi sunmamışlardır.

III. İLK DERECE MAHKEME KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; 377 ada 18 parsel sayılı taşınmazın 25-30 yıl öncesinde ... isimli şahıs tarafından davacının babası ...'a satıldığı, diğer iki taşınmazın davacının babası ...'a ait olduğu, mahallinde yapılan keşifte dinlenen tanık ve mahalli bilirkişi beyanlarına göre dava konusu taşınmazların davacının miras bırakanı ...'dan tüm mirasçılara kaldığı ve usulüne uygun olarak taksim edilmediği, yalnızca zilyetliğin davacı tarafından sürdürüldüğü, mirasbırakan ...'ın veraset ilamında yer alan dava dışı mirasçıların tamamının ...'dan intikal eden taşınmazların davacıya ait olduğunu bildirmesi ve ... ve ...'ün kabul beyanları doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... mirasçılarından ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Nedenleri

Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının açmış olduğu davanın elbirliği mülkiyetine konu olduğunu ve tüm ortakların birlikte dava açması gerektiğini, sonradan alınan muvafakatin şekle ve içeriği itibariyle kabule uygun olmadığını, beyanlarının sonuçlarını bilerek, baskı altında kalmaksızın dilekçeyi yazdıklarının da tespiti mümkün olmayıp hangi taşınmazlar için muvafakat edildiğinin de diğer mirasçılar tarafından bilinemediğini, tahkikat aşamasının bitirilip sözlü yargılamaya geçildiğinin davalılardan ...’ a tebliğ ve ihtar edilmediğini, Mahkemenin davalıya tahkikatın tümü hakkında açıklama ve son sözlerini söyleme hakkı vermeyerek Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 184 ve 186 ncı maddelerinin emredici ve açık hükmünü ihlal ettiğini, elbirliği mülkiyetini haiz taşınmazlar için diğer mirasçılar tarafından verilen muvafakatnamelerin sözlü yargılamaya geçildikten sonra Mahkemeye sunulduğunu, sözlü yargılamaya geçildikten 3 ay sonra verilen ve şekle ve usule aykırı muvafakatlerin kabulünün mümkün olmadığını, Mahkemece eksik inceleme sonucu usule, esasa ve hakkaniyete aykırı şekilde karar verildiğini, satış senedinin incelenmesinde, satışı vaad edilen taşınmazın tam mevkii, yüz ölçümü, satış vaadini yapanın malik olup olmadığı hususlarının belli olmadığını, dolayısıyla satış senedi ile dava konusu taşınmazların farklı olduğunun bilirkişi raporu ile de sabit olduğunu, taleple bağlılık ilkesine aykırı hareket edildiğini, davacının talebinin dışına çıkıp ön inceleme duruşmasında belirlediği uyuşmazlığın dışında bir hüküm kurulduğunu, mahkeme gerekçeli karar içeriğinde ve sonucunda çelişkiler barındırdığını; vekalet ücretleri ve yargılama giderlerine ilişkin haksız kararı sonucunda davanın kabulüne karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu iddia ederek kararı 377 ada 18 parsel yönünden istinaf etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Mahkemece yapılan keşifte ki mahalli bilirkişi ve tanıkların beyanlarından ve alınan muvafakat beyanlarından, istinafa konu çekişmeli 377 ada 18 parsel sayılı taşınmazın davacının mirasbırakanı tarafından üçüncü kişilerden satın alındığı ve sonrasında davacının mirasbırakanı ve kendisi tarafından 25-30 yılı gibi bir süre kullanıldığı, mirasbırakandan davacıya kaldığı, davacı açısından edinme koşullarının oluştuğu, Mahkemece davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf dilekçesindeki taleplerini tekrar ile çekişmeli 377 ada 18 parsel sayılı taşınmaz hakkında verilen kabul kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 190 ıncı maddesi; 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 ve 15 inci maddesi; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 6 ve 713/1 inci maddesi

3. Değerlendirme

1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu′nun (HMK) 334/1 inci maddesindeki koşulların davalı lehine gerçekleştiği dosya içeriğinden anlaşıldığından, davalının adli yardım talebinin kabulüne karar verilmiştir.

2. Ordu ili, ... ilçesi,... Mahallesinde yapılan kadastro çalışmaları sonucu 377 ada 18 parsel sayılı 6.574,52 metrekare yüz ölçümlü taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedenli ile ... adına tespit ve tescil edilmiştir.

3.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

4.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı ... vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 397,80 TL temyiz başvuru harcı ile 12.979,41 TL onama harcının davalı ... Durandan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

23.01.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.,