"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2019/896 E., 2022/843 K.
HÜKÜM/KARAR : Kabul / Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Hopa Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2018/86 E., 2019/44 K.
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalılar tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı; ... ilçesi ... köyünde bulunan ve babalarından intikal eden taşınmazların davalı kardeşleri ile aralarında paylaşıldığını, bu paylaşımdan sonra 122 ada 14, 15 ve 19 parsel numaralarını alan taşınmazların kendisi ile birlikte davalı kardeşlerine isabet ettiğini, taraflara isabet eden taşınmaz kuzey-güney istikametinde üçe bölünmüş olup paylaşmada uygulanan "çöp atma" işlemi sonrasında ortadaki parselin kendisine isabet ettiğini, taşınmazlardan birinde davalı kardeşi ...'ın çay ekmek istediğini ve taşınmazı ölçtürdüklerini, kendisine düşen kısımda çay tarımı yapabileceğini söylediklerini, ancak davalı ...'nın kendi bildiğince çay bahçesi yaptığını, daha sonra kadastro çalışmaları başlayınca kendisinin Kemalpaşa ilçesi dışında çalışmasından ötürü ilgilenemediğini, bölüştükleri yerlerin tapu kayıtlarının incelenmesinde ise kardeşlerinin tapu miktarlarının kendisinden farklı olduğunu, eşit olarak üçe bölünmesi gereken taşınmazlarda davalılara kendisinden daha fazla miktarda taşınmaz yazılı olduğunu gördüğünü ileri sürerek dava konusu 122 ada 14 ve 19 parsel sayılı taşınmazların tapu kayıtlarında fazla alanlarının tespiti ve iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalılardan ...; davacı tarafından açılan davanın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, zira davacının idida ettiği gibi yüzölçüm bakımından farklılık gösteren bu taşınmazların davacıyı mağdur etmediğini, davacının farklı taşınmazlarda kendisinden fazla paya sahip olduğunu, davacının, kendisi ve diğer davalı ...'dan daha fazla paya sahip olduğu taşınmazları dava konusu etmeyerek kötü niyetli davrandığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
Hopa Asliye Hukuk Mahkemesinin 20.02.2019 tarihli ve 2018/86 Esas, 2019/44 Karar sayılı kararıyla; tüm dosya kapsamının bir arada değerlendirilmesi neticesinde, dava konusu edilen birbirine komşu taşınmazların tarafların ortak mirasbırakanı ve babaları 1965 ölüm tarihli ...'ın mülkiyetinde iken ölümü sonucunda taraflara geçtiğinin, yine keşif mahallinde dinlenilen tutanak mümziileri ve taraf tanıklarının beyanları neticesinde ortak mirasbırakanın taşınmazlar hakkında bir vasiyetinin olmadığı ve kardeşlerin bir araya gelerek dava konusu bu taşınmazları her bir taraf için eşit olacak şekilde bölünerek tescilini kararlaştırdıklarının anlaşıldığı, tapu kayıtlarının incelenmesi neticesinde ise eşit bir şekilde taksimin gerçekleşmediğinin görüldüğü gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalılar ayrı ayrı sundukları istinaf dilekçelerinde özetle; Yerel Mahkeme kararının yasaya aykırı olduğunu, dava konusu taşınmazların babalarından miras kaldığını, dosya kapsamında herhangi çelişkili beyan yahut aksi iddiaya yönelik husus bulunmadığını, mahalli bilirkişiler ve tanıklarca bu durumun beyan edildiğini, keşifte beyanlarını sunan kişilerin taksimin ne şekilde yapıldığına dair bilgilerinin bulunmadığını, taksimin ne şekilde yapıldığı hususunda dava dosyasında delil bulunamamasına karşın Mahkemece dava konusu olan 122 ada 14, 19 ve 15 numaralı parsellerin eşit şekilde paylaşılmasına kanaat getirildiğini, miras bırakan babaları ...'ın davanın tarafları olan ..., ... ve ... dışında başkaca mirasçılarının da bulunduğunu, diğer taşınmazlarda davacının payının daha fazla olduğunu, keşifte yapılan ölçümde her tarafa eşit olacak şekilde ölçüm yapılarak arazi bölündüğünü, oysa kendilerinin arazi paylaşımından sonra herkesin rızası dahilinde kendi paylarına düşen kısmının bakımını yaptıklarını, yaklaşık 30 yıldır kullanmakta oldukları arazilerine yönelik herhangi hak iddia etmediklerini, kendilerine ait olan 10 yıldır tapusu mevcut arazilerin tapularının iptal edilerek davacı adına kayıt ve tescil edilmesinin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek hükmün kaldırılmasını talep etmişlerdir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 11.05.2022 tarihli ve 2019/896 Esas, 2022/843 Karar sayılı kararıyla; İlk Derece Mahkemesince verilen kararda delillerin takdirinde usul ve yasaya aykırılık görülmediği ve 122 ada 14-15-19 parsel sayılı taşınmazların tarafların ortak mirasbırakan babalarından kaldığı, taksim ile davacı ve davalılara intikal ettiği hususunda uyuşmazlık olmadığı, davacı ve davalıların bu parselleri kadastrodan önce eşit şekilde bölüştükleri belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davalıların istinaf isteminin HMK'nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü itirazlarını yineleyip verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacı ile aralarında başka davanın da bulunması sebebiyle kendisine kin güttüğünü, dava konusu taşınmazların etrafında dava dışı diğer kardeşleri adlarına taksim ve tescil edilen taşınmazların da bulunduğunu, Mahkemece bu hususun araştırılmadığını, davacının herkesten fazla miktarda taşınmaza sahip olan kardeşleri dava dışı ...'a karşı dava açmadığını, tanık olarak dinlenen kardeş ...'ın ise doğru beyanda bulunmadığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü, 15 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Kadastro sonucunda; Artvin ili, ... ilçesi, ... köyünde bulunan 122 ada 14 parsel sayılı 2646,78 m2 yüzölçümlü ve çay bahçesi niteliğindeki taşınmazın ... adına, 122 ada 15 parsel sayılı 1502,93 m2 yüzölçümlü ve tarla nitelikli taşınmazın davacı ... adına, 122 ada 19 parsel sayılı 2226,34 m2 yüzölçümlü ve tarla nitelikli taşınmazın ise ... adına senetsizden 29.01.2009 tarihinde tespit edildiği, 24.03.2009-22.04.2009 tarihleri arasında askı ilanına çıkartıldığı, itiraz edilmeksizin 23.04.2009 tarihinde kesinleşmekle taşınmazların tapu kaydına tescil edildikleri anlaşılmaktadır.
2.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı ... tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalı ...'ın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK’nın 370 inci maddesi uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 1.146,33 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 22.02.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.