"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi
...
...
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı Hazine temsilcisi tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar; ... köyü 138 ada 51 parsel sayılı taşınmazın kadastro çalışmalarında davalı Hazine adına tespit ve tescil edildiğini, ancak taşınmazın bir kısmının mirasbırakan anneleri ...'dan kendilerine intikal eden dava dışı 14 parsel ile bir bütün olduğunu, kadastro sırasında sınırlarda hataya düşülerek kendilerine ait taşınmazın bir bölümünün dava konusu taşınmaz içerisinde tespit edildiğini, elli yılı aşkın süredir iyiniyetli malik sıfatıyla zilyetliğin devam ettiğini ileri sürerek tapu kaydının iptali ile kendilerine ait olan bölümün 51 parselden ayrılarak adlarına kayıtlı 138 ada 14 parsel ile birleştirilmek suretiyle miras payları oranında adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.
II. CEVAP
Davalı Hazine temsilcisi, savunma getirmemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava konusu taşınmaz bölümünün uzun yıllardır fasılasız ve nizasız olarak davacıların mirasbırakanı ...'a ait dava dışı 138 ada 14 parsel sayılı taşınmaz ile bir bütün olarak kullanıldığı ve bu hususun hava fotoğrafı, uydu görüntüleri, mahalli bilirkişi ve tanık beyanları, toprak yapısı ve teknik bilirkişi raporları ile de doğrulandığı, davacıların dava konusu taşınmazda zilyetliklerini halen devam ettirdikleri, kanunda belirtilen 20 yıllık sürenin tamamlandığı ve bu doğrultuda davacıların kazandırıcı zamanaşımına göre adlarına tapu tanzim edilme hakkını kazandıkları gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine temsilcisi istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B.İstinaf Sebepleri
Davalı Hazine temsilcisi istinaf dilekçesinde özetle; kararın hukuka aykırı olduğunu, dava konusu taşınmaz üzerinde davacının zilyetliğine esas olmak üzere hava fotoğraflarından yararlanılarak zilyetlik olgusunun araştırılmadan karar verildiğini, dava konusu taşınmazlara ait en eski tarihli hava fotoğraflarından faydalanılarak 5'er yıllık periyodlar halindeki fiili zemin durumunun streoskopik yöntemle değerlendirilmesi ve belgesizden edinilmiş taşınmaz miktar araştırmasının yapılmadığını bildirerek ve önceki beyanlarını tekrarla İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; 3402 sayılı Yasa'nın 14 üncü maddesindeki diğer araştırmalar da yapıldığına ve kazandırıcı zamanaşımı ile mülk edinme koşullarının davacılar yararına oluştuğu anlaşılmasına göre Mahkemece yazılı gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiş olmasında herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle 6100 sayılı HMK’nın 353/1-b-1 maddesi uyarınca davalının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine temsilcisi temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı Hazine temsilcisi temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki itiraz nedenlerini yineleyip kararın hukuka aykırı olduğunu bildirerek ve önceki beyanlarını tekrarla kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 üncü ve 17 nci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Kadastro sonucu; dava konusu ... ada 51 parsel sayılı, 91.282,14 m2 yüz ölçümlü, ham toprak vasıflı taşınmazın davalı Hazine adına tespit edildiği, kadastro tespitinin itiraz edilmeksizin 29.03.2007 tarihinde kesinleştiği, davacıların irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava konusu taşınmazın bir kısmına ilişkin olarak tapu iptal - tescil isteğinde bulunduğu anlaşılmaktadır.
2. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı Hazine temsilcisince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13 üncü maddesinin j bendi gereğince davalı Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
07.02.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.