Logo

1. Hukuk Dairesi2022/7413 E. 2024/4451 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro mahkemesinin görevsizlik kararı üzerine asliye hukuk mahkemesince verilen tapu iptali ve tescil davasına ilişkin kararın temyiz incelemesine tabi olup olmadığı.

Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı HMK'nın 373/4 ve Geçici 3/2. maddeleri uyarınca, bölge adliye mahkemeleri kurulmadan önce verilen ve Yargıtay'ca bozma kararı üzerine verilen kararlar hariç, diğer kararlar için temyiz yolu kapalı olup, istinaf yoluna başvurulması gerektiği gözetilerek dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere iadesine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/362 E., 2022/321 K.

HÜKÜM : Kabul

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.

Dosya içeriğine göre;

1. Davacı ... ile davacı ... Acıcı tarafından Kadastro Mahkemesinde ayrı ayrı tespite itiraz davası açılmış, Mahkemece dava dosyaları birleştirilerek yapılan yargılama sırasında ... ile ..., tespit sonrası sebebe dayanarak 140 ada 5 parsel sayılı taşınmazın adlarına tescili istemiyle davaya katılmışlardır.

2. Devrek Kadastro Mahkemesinin 27.03.2015 tarihli, 2013/115 Esas, 2015/28 Karar sayılı kararıyla, 140 ada 5 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi tesciline, ... ile ...’nın davası yönüyle Mahkemenin görevsizliğine, görevli ve yetkili mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğuna karar verilmiş; hüküm Yargıtay denetiminden geçmek suretiyle kesinleşmiştir.

3. Görevsizlik kararı üzerine Çaycuma 1. Asliye Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonunda, Mahkemenin 08.03.2022 tarihli, 2019/362 Esas, 2022/321 Karar sayılı kararıyla, davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bilindiği üzere; 6100 sayılı HMK'nın 373/4 üncü maddesi; “Yargıtayın bozma kararı üzerine İlk Derece Mahkemesince bozmaya uygun olarak karar verildiği takdirde, bu karar karşı temyiz yoluna başvurulabilir” hükmünü, Geçici 3/2 nci maddesi; “Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanun'un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ila 444 üncü madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunur. Bu kararlara ilişkin dosyalar bölge adliye mahkemelerine gönderilemez.” hükmünü içermektedir.

Yukarıda açıklanan yasa maddelerinin düzenleniş amacı, bölge adliye mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlara karşı Yargıtaya yapılmakta olan temyiz kanun yoluna başvurulmasını ve karar kesinleşinceye kadar iki dereceli kanun yolu denetiminin Yargıtay tarafından yapılmasını sağlamaktır. Diğer bir anlatımla, Yargıtayın verdiği bozma kararları üzerine verilen kararların tekrar Yargıtay denetiminden geçmesi, başka bir deyişle Yargıtay kararının istinaf yolu ile denetlenmesinin önüne geçilmesi amaçlanmıştır.

Somut uyuşmazlıkta; kadastro mahkemesince yapılan yargılama sonunda, müdahil davacıların davası yönüyle asliye hukuk mahkemesinin görevli olduğuna karar verilmiş ve görevli mahkemece anılan karar sonrası esasa ilişkin olarak yargılama yapılarak bir karar verilmiştir. Bu durumda aleyhine kanun yoluna gidilen Çaycuma 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 08.03.2022 tarihli, 2019/362 Esas, 2022/321 Karar sayılı kararıyla ilgili olarak Yargıtayın daha önce esas yönüyle herhangi bir denetimi söz konusu değildir.

Mahkemenin esas yönünden verdiği ve daha önce Yargıtay görevli dairesinin denetiminden geçmeyen kararın kanun yolu denetimi ''İstinaf'' olup görevli mercinin Bölge Adliye Mahkemesi olduğu anlaşıldığından, dosyanın ilgili Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere, İlk Derece Mahkemesine İADESİNE,

27.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.