Logo

1. Hukuk Dairesi2022/7818 E. 2023/5258 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı tarafından, davalının hile ve aşırı yararlanma yoluyla taşınmazlarını devraldığı iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasının reddine ilişkindir.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından ileri sürülen hile ve aşırı yararlanma iddialarının, dosya kapsamındaki delillerle ve tanık beyanlarıyla ispatlanamadığı, davacının satış işlemi sırasında iradesinin fesada uğratıldığına dair yeterli ve inandırıcı delil bulunmadığı değerlendirilerek, mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/845 E., 2022/762 K.

HÜKÜM/KARAR : Davanın reddi / Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kovancılar Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/35 E., 2021/151 K.

Taraflar arasındaki gabin ve hile hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde, davalının davacı ...'nin oğlu olduğunu, 65 yaşındaki davacının çeşitli hastalıklarının bulunduğunu, kendisine 65 yaş emekli maaşını alabilmesi için üzerine kayıtlı taşınmazların mahsullerinin devri gerektiğinin söylediğini, bunun üzerine davacının taşınmazların mahsullerinin devri için davalı oğluyla tapu müdürlüğüne gittiğini, okuma yazma bilmemesinden, yaşlı ve sağlık sorunları olmasından faydalanan oğlunun dava konusu taşınmazları satış suretiyle üzerine devrini sağladığını, davacının satış işlemini sonradan öğrenerek yeniden tapu müdürlüğüne gittiğinde taşınmazların değerinin çok altında bir bedelle devredildiğini öğrendiğini ileri sürerek ....., Köyü 1735, 1678, 1961, 1733 (3/32 hisse), ....., Köyü 30, 54, 126, 156, 197, 252 ....., Mahallesi 438 ve ....., Mahallesi 9 ada 6 parsel sayılı taşınmazların davalı adına tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde, davalının 1988-2001 yılları arasında Almanya'da çalıştığını, yurt dışında kazandığı gelirlerini davacı babasına gönderdiğini, dava konusu taşınmazların o dönem gönderdiği paralarla alındığını, mahsul devrinin tapu müdürlüğünde yapılmayacağını ve tapu müdürlüğünde yapılan işlemin satış işlemi olduğundan davacının haberi bulunduğunu, davacının medeni haklarını kullanacak yetiye sahip olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, hile hukuki nedenine dayalı olarak talep incelendiğinde, dosya kapsamında hilenin varlığının tespit edilemediği, dinlenen davacı ve davalı tanığı beyanlarından davacının sağlığının yerinde olduğunun anlaşıldığı, taşınmazların keşfen belirlenen değeri ile satış senedindeki değer arasında fark bulunsa da tarafların baba oğul olmaları gözetildiğinde bu hususun tek başına hile kastıyla hareket edildiğini göstermeyeceği, bu nedenle davanın hile yönünden ispatlanmadığı; aşırı yararlanma hukuki nedeni yönünden yapılan değerlendirmede ise aşırı yararlanma için aranan sübjektif şartın dosya kapsamında tespit edilemediği, her iki tanığın da davacının sağlığının yerinde olduğunu beyan ettiği, davacının satış tarihi itibariyle tecrübesizlik, düşüncesizlik hallerinin de mevcut olmadığı, satış senedindeki değer ile keşfen belirlenen değer arasındaki farklılığın tek başına aşırı yararlanma kastını göstermediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde dava dilekçesindeki iddialarını tekrarla İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, davanın 1 yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı, taşınmazların davalıya temlikinde davacının iradesinin fesada uğratıldığının ve hileye maruz kaldığının ispatlanamadığı, temlikin iradi gerçekleştiği, aşırı yararlanma için aranan yasal koşulların da mevcut olmadığı, davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde, istinaf dilekçesindeki beyanlarını tekrarla, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, hile ve aşırı yararlanma hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı ... Medeni Kanunu'nun 6 ncı maddesi,

6098 sayılı ... Borçlar Kanunu'nun (TBK) 28 inci maddesi ve 36/1 inci maddeleri

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 190 ıncı maddesi

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı vekilinin temyiz itirazının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

09.10.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.