Logo

1. Hukuk Dairesi2022/7843 E. 2023/5199 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu Hazine adına tescil edilen taşınmazlar üzerinde davacıların zilyetlik iddiasına dayanarak açtıkları tapu iptali ve tescil davasının reddine ilişkin kararın temyizi.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, bozma kararına uygun olarak, davacıların zilyetlikle kazanma şartlarını taşımadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermesinin usul ve yasaya uygun olduğu değerlendirilerek, Hazine vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/226 E., 2022/40 K.

HÜKÜM : Kısmen kabul

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı Mahkemece, bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar, ... ili, ... ilçesi, ... köyünde kain 120 ada 11 parsel, 174 ada 37 parsel, 115 ada 131 parsel ve 113 ada 53 parsel sayılı taşınmazların kadastro çalışmaları sırasında davalı Hazine adına tespit gördüğünü, eklemeli zilyetlikle beraber 35 yılı aşkın süredir dava konusu taşınmazlara nizasız ve fasılasız malik sıfatıyla zilyet olduklarını ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile adlarına tesciline karar verilmesini istemişlerdir.

II. CEVAP

Davalı Hazine vekili, aşamadaki beyanında dava konusu taşınmazların özel mülke konu edilemeyeceğini, Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemecenin 04.03.2014 tarihli ve 2013/243 Esas, 2014/99 Karar sayılı kararıyla; davanın kısmen kabulü ile 113 ada 53 parsel sayılı taşınmaz ile 174 ada 37 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi raporunda (C) harfi ile gösterilen 10.554,19 m²'lik yerin ve 120 ada 11 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 8.281,27 m²'lik yerin tapu kaydının iptaline, davacılar adına eşit paylarla tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 16.Hukuk Dairesinin 18.03.2015 tarihli ve 2014/21169 Esas, 2015/2334 Karar sayılı kararıyla; davalı Hazine vekilinin 113 ada 53 parsel sayılı taşınmaza yönelik yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile bu parselle ilgili hükmün onanmasına, dava konusu 115 ada 131 parsel, 120 ada 11 parsel ve 174 ada 37 parsel sayılı taşınmazlar yönünden ise çekişme konusu taşınmazlarla ilgili zilyetliğin süresi, sürdürülüş şekli, kimden kime nasıl geçtiği yerel bilirkişi ve tanıklardan ayrıntılı sorularak araştırılması, taşınmazların niteliği, tamamının dere yatağında kalıp kalmadığı, özel mülkiyete konu yerlerden olup olmadığı hususlarında jeolog ve ziraatçi bilirkişilerden ayrıntılı rapor alınması ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden bahisle bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen İkinci Karar

Mahkemenin 26.02.2019 tarihli 2015/188 Esas, 2019/202 Karar sayılı kararıyla; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar Abdullah ve ... vekili ile davalı Hazine vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 16.Hukuk Dairesinin 07.06.2021 tarihli ve 2019/2839 Esas, 2021/4918 Karar sayılı kararıyla; davacılar vekilinin 174 ada 137 parsel sayılı taşınmazın (C1), (C2), (C3) ve 120 ada 11 parsel sayılı taşınmazın (A1) harfiyle gösterilen bölümleri ile davalı Hazine vekilinin 120 ada 11 parsel sayılı taşınmazın (A2) ile gösterilen bölümüne yönelik yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile bu parseller hakkındaki usul ve yasaya uygun olan hükmün onanmasına. Davalı Hazine vekilinin 113 ada 53 parsel sayılı taşınmaz yönünden ise kural olarak hukuki yararı bulunmayan kurum ve kişilerin hükmü temyiz hakkı bulunmadığı, Mahkemenin önceki tarihli hükmü davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilen bu parsel yönünden verilen kararın Dairece onandığı ve kesinleştiği, anılan parsel hakkında yeni oluşturulan hükümde davalı aleyhine bir durum da oluşturulmadığı, bu nedenle davalının hükmü temyizde hukuki yararı bulunmadığı anlaşılmakla davalı Hazine’nin temyiz isteğinin bu taşınmaz yönünden hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine. 115 ada 131 parsel sayılı taşınmaz yönünden ise, Mahkemece çekişmeli taşınmaz üzerinde davacılar lehine zilyetlikle edinim koşullarının oluştuğu gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de mahallinde yapılan keşif sonrasında alınan ziraatçı bilirkişi raporunda, çekişmeli taşınmazın zeminin taşlık, üzerinde yıkılmış vaziyette ev ile seyrek ve çalı şeklinde meşe ağaçlarının olduğunun belirtildiği, dosya arasında bulunan ve çekişmeli taşınmaza ait olduğu bildirilen fotoğraflara göre de taşınmazın içerisinde taş ve kayalar bulunduğu, bu durumda dava konusu taşınmaz üzerine sadece ev yapılması dava konusu taşınmazın imar-ihya edildiği sonucunu oluşturmayacağından davacılar lehine Kadastro Kanunu'nun 14 üncü maddesinde düzenlenen zilyetlikle edinim koşullarının oluştuğundan söz edilemeyeceği gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmasının isabetsiz olduğu gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

D. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Üçüncü Karar

Mahkemenin 13.01.2022 tarihli ve 2021/226 Esas, 2022/40 Karar sayılı kararıyla; 115 ada 131 parsel sayılı taşınmaz yönünden davacılar lehine zilyetlikle kazanma şartlarının gerçekleşmediği, imar ihya işleminin tamamlanmadığı gerekçesiyle davanın reddine, 174 ada 37 parsel, 120 ada 11 parsel sayılı taşınmazlar yönünden ise daha önce karar verildiğinden ve bu kararların Yargıtay denetimden geçmek suretiyle onandığından yeniden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuran

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde özetle; Mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucunda karar verildiğini, dava konusu taşınmazların Hazine ile olan bağının yeterince incelenmediğini, zilyetliğin gerçek kişi lehine gerçekleşecek kısımlar yönünden taşınmazların daha önceki hali ile mülkiyete ilişkin durumlarının gözardı edildiğini, dinlenen mahalli bilirkişilerin ve diğer tanıkların dava konusu taşınmazlar ile ilgili yeterli bilgiye sahip olmadıklarını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı ... Medeni Kanunu’nun 713/1 inci maddesi, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 üncü maddesi.

3. Değerlendirme

1. Kadastro sonucu dava konusu ... ili, ... ilçesi, ... köyü, 120 ada 11 parsel, 174 ada 37 parsel, 115 ada 131 parsel ve 113 ada 53 parsel sayılı taşınmazlar davalı Hazine adına 29.08.2008 tarihinde tespit ve 13.11.2008 tarihinde kesinleşen işlem ile tapuya tescil edilmiştir.

2.Temyiz olunan nihai kararların bozulması, 6100 sayılı HMK'nın geçici 3/2 nci maddesinin yollamasıyla, 1086 sayılı Kanun'un uygulanacağı davalar yönünden 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.

3.Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan nedenlerle;

Davalı Hazine vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan kararın ONANMASINA,

492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13. maddesinin j bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

05.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.