Logo

1. Hukuk Dairesi2022/7876 E. 2023/5448 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacı, oğlu tarafından vekalet görevinin kötüye kullanılması suretiyle miras payına düşen taşınmazın oğlunun adına tescil edildiğini iddia ederek tapu iptali ve tescil, aksi halde muhdesatın tespiti davası açmıştır.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının taşınmazın satış işlemine bizzat katıldığı ve iradesinin sakatlandığına dair yeterli delil sunulamadığı gözetilerek, istinaf başvurusunun reddine ve ilk derece mahkemesinin davayı reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/427 E., 2022/1258 K.

HÜKÜM/KARAR : Ret / Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Kağızman Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/112 E., 2020/373 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali - tescil ve muhdesatın tespiti davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı, 154 ada 95 parsel sayılı taşınmazın eşi ...'dan intikal ettiğini, eşi ...'ya da babası ......'dan intikal ettiğini, mirasçı sayısının fazla olması nedeniyle işlemleri takip etmesi için davalı oğlu ...’yı vekil tayin ettiğini, kendisine intikalen tescil edilmesi gereken payı davalı ...’in kendi adına tescil ettirdiğini, bu işlemin bilgi ve onayı dışında gerçekleştiğini, daha sonra davalı ... tarafından dava konusu taşınmazın ½ payının dava dışı ...'a, kalan ½ payının ise davalı ...'a devredildiğini, ilerleyen aşamada dava dışı ...'ın ½ payını davalı ...'a devretmesi ile...’in dava konusu taşınmazda tam malik olduğunu, işlemin muvazaalı bulunduğunu, tarafların el ve iş birliği içerisinde hareket ettiklerini ileri sürerek taşınmazın tapu kaydının miras payı oranında iptali ile adına tesciline, aksi halde dava konusu taşınmaz üzerinde yer alan muhdesatın tespitine karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı ..., dava konusu taşınmazı bedeli karşılığında satın aldığını, iddiaların asılsız olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 26.11.2020 tarihli ve 2018/112 Esas, 2020/373 Karar sayılı kararıyla; davacı tarafından davalı oğlu ...’e verilmiş bir vekaletnamenin bulunmadığı, devrin davacının bizzat katıldığı işlem ile gerçekleştiği, tarafların el ve iş birliği içerisinde hareket ettiklerinin usulünce ispat edilemediği, dava konusu taşınmaza davalı ...’ın tam malik olduğu, davacının pay sahibi olmadığı, ayrıca dava konusu taşınmaz hakkında kentsel dönüşüm uygulamasının ya da kamulaştırma işleminin bulunmadığı, böylelikle muhdesat yönünden davacının mevcut ve güncel hukuki yararın da olmadığı anlaşılmakla davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesindeki hususları tekrarlayarak İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması ile davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 19.09.2022 tarihli ve 2021/427 Esas, 2022/1258 Karar sayılı kararıyla; dava konusu taşınmazın satışına ilişkin işlemde davacının bizzat bulunduğu ve işleme katıldığı, vekaletname ile bir satışın olmadığı, bu durumda vekaletin kötüye kullanılması hukuksal nedeninden söz edilemeyeceği, ayrıca hilenin her türlü delille ispat edilebileceği, öğrenildiği tarihten itibaren bir yıllık hak düşürücü süre içerisinde karşı tarafa yöneltilecek bir irade açıklaması olduğu, dosya kapsamı, dinlenen tanık beyanları ve tapu satış akitleri dikkate alındığında davacının iradesinin sakatlandığının ispat edilemediği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1.b.1 inci maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili, istinaf dilekçesinde yer alan itiraz nedenlerini yineleyerek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa dava konusu taşınmaz üzerinde yer alan muhdesatın aidiyetinin tespiti isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6098 sayılı ... Borçlar Kanunu'nun 504/1 inci ve 506 ıncı maddeleri,

2. 4721 sayılı ... Medeni Kanunu'nun 2 nci ve 3 üncü maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davacı vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 189,15 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine g...ilmesine,

12.10.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.