"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
HÜKÜM/KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... 5. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil, bedel davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalılar ... ve ... vekili ile davalı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı ... vekili ve duruşma istekli olarak davalılar ... ve ... vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, duruşma günü olarak saptanan 23/05/2023 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı ... vekili Avukat ... ile temyiz edilen davacı vekili Avukat..., davalı ... vekili Avukat ... geldiler. Davetiye tebliğine rağmen diğer temyiz eden davalılar ... ve ... vekili Avukat gelmedi. Yokluğunda duruşmaya başlandı, gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, ... karara bırakıldı. Temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı, davalı ... ile 30.12.1997 tarihinde evlendiklerini, adına kayıtlı olan 1 parsel sayılı taşınmazdaki 8 nolu bağımsız bölümün aile konutu olarak kullanıldığını ve bu taşınmazda ikamet ettiklerini, davalı ...'un aile konutu olarak kullanılan bu taşınmazı vekaleten davalılar ... ve ...'a muvazaalı olarak devrettiğini, karşılığında herhangi bir satış bedeli almadığını, taşınmazın halen fiilen aile konutu olarak kullanıldığını, davalı ...'un boşanmayı tasarladığını ve taşınmazı kötüniyetli olarak devrettiğini, davalılar ... ve ...'ın taşınmazı gerçekte satın almadıklarını, davalıların diğer davalı ... adına 25.09.2019 tarihli bono düzenlediklerini, davalı ...'un kendisinden mal kaçırmak için taşınmazı devrettiğini ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile adına tesciline, olmadığı takdirde taşınmaz bedelinin davalı ...'tan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
1. Davalılar ... ve ..., taşınmazın kendileri adına kayıtlı olmadığını, dava konusu taşınmazı birlikte yatırım amaçlı satın aldıklarını, sonrasında ... ... ...'e sattıklarını, taşınmaz bedelini davacının eşi olan davalı davalı ...'a ödediklerini, ödemeleri banka kanalıyla yaptıklarını, aile konutu iddialarının doğru olmadığını, davacı ve eşi arasındaki durumları bilemeyeceklerini, iyiniyetli olduklarını belirterek, husumetten ve esastan davanın reddini savunmuşlardır.
2. Davalı ..., taşınmazı iyiniyetli olarak iktisap ettiğini, bedeli karşılığında satın aldığını, banka aracılığıyla ödeme yaptığını, taşınmazı satın aldıktan sonra mevcut abonelikleri iptal ettirdiğini, ailesi ile birlikte oturmak amaçlı tasarrufi işlemlerde bulunduğunu, daha sonra oturmaktan vazgeçmek zorunda kaldığından taşınmaza kiralık ilanı astığını, davacının yanlış hukuki sebebe dayanarak dava açtığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.
3. Davalı ..., cevap dilekçesi sunmamış, aşamada katıldığı duruşma sırasında; davacı eşi ile arasının bozuk olduğunu, eşimden mal kaçırmak için tüm mal varlığını ..., ... ve ...'a sattığını, sadece bir araba ve iki arsa satışının gerçek olduğunu, parasını da aldığını, ancak ... Mahallesindeki ev ve iki arabayı gerçekte satmadığını, buna ilişkin belgeleri sunduğunu, davalıların sunduğu dekontların başka alışverişlere ilişkin olduğunu, en sonunda görünen parayı ...'a geri ödediğini bildirmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 28.10.2020 tarihli ve 2019/180 Esas, 2020/229 Karar sayılı kararı ile, dava konusu taşınmazın aile konutu olmadığı, muvazaa iddiasının ispatlanamadığı, cevap dilekçesi sunmayıp yargılamalara katılmayan davalı ...'un son celsedeki beyanlarının sorumluluktan ve davadan kurtulmaya yönelik olduğu, davalı ...'un satış bedelini davacıya ödediğine ilişkin olarak dosyaya herhangi bir belge ibraz edemediği gerekçesiyle tapu iptali tescil talebi ile davalı ... ... yönünden davanın esastan reddine; davalılar ... ve ... yönünden davanın usulden reddine, alacak davasının ise davalı ... yönünden kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Kaldırma Kararı
Bölge Adliye Mahkemesinin 14.06.2021 tarihli ve 2021/729 Esas, 2021/804 Karar sayılı kararıyla, davalı ...'ın son celse sunduğu hesap ekstreleri üzerinde yeterince durulmadığı, tüm davalılar aynı celse istivcap edilerek, bu hesap ekstrelerinde geçen araçların satışlarına ilişkin taraflar arasındaki sözleşmeler ve resmi belgeler dosya arasına getirtilerek, hesap hareketlerindeki ödemeler ve Kandemir şirketi ile olan bağları hususunda dinlenerek, dava konusu taşınmazın satımının davalılar ve vekilin ... birliği içerisinde vekalet görevinin kötüye kullanılması suretiyle gerçekleştirilip gerçekleştirilmediğinin ortaya konulması gerektiği gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun kabulü ile 6100 sayılı HMK'nın 353/1-a-6. maddesi gereği İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
C. İlk Derece Mahkemesince Kaldırma Kararı Sonrasında Verilen Karar
İlk Derece Mahkemesinin 31.03.2022 tarihli ve 2021/180 Esas, 2022/125 Karar sayılı kararıyla, davalılar arasındaki satışın muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
D. Kaldırma Kararı Sonrası İlk Derece Mahkemesi Kararına Karşı İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar ... ve ... vekili ile davalı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
E. İstinaf Sebepleri
1. Davalılar ... ve ... vekili istinaf dilekçesinde özetle;kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalı ...'un menfaat elde etmeye yönelik asılsız beyanlarına itibar edilerek hüküm kurulmasının hukuka aykırı olduğunu, Selma ile ...'un işbirliği içerisinde kazanç elde etmek amacıyla hareket ettiklerini, satışın gerçek olduğunu, kabul anlamına gelmemekle beraber muvazaalı satış olduğu düşünülse dahi davalı ...'un kendi muvazaasına dayanarak kazanç elde edemeyeceğini, davalılar arasında ticari ilişki bulunmadığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte varsa davalı ...'un kötüniyetini davalıların bilebilecek durumda olmadıklarını, davanın kabulünde menfaati bulunan ...'un beyanlarına itibar edilerek hüküm kurulmasının hukuka aykırı olduğunu bildirerek ve önceki beyanlarını tekrarla İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalılar ... ve ...'ın, taşınmazı davalı ...'a devrettikten çok daha sonra davanın açıldığından haberleri olduğunu, davalı ...'ın iyiniyetli olduğunu, davacı tarafından aile konutu ve muvazaa hukuki sebebine bağlı olarak iddia ve talepte bulunulduğu, davacının gerek dava dilekçesi muhteviyatında gerekse davanın ilerleyen safahatlarında "vekalet ilişkisinin kötüye kullanılmasına" yönelik herhangi bir iddia ve beyanı bulunmadığını, davalılar arasında "vekalet görevini kötüye kullanılıp kullanılmadığının ortaya konulması" gerekçesiyle ilk verilen kararın kaldırıldığını, ancak yerel mahkeme tarafından ... BAM'ın kaldırma kararı ve gerekçesi çerçevesinde değil "muvazaa" hukuki gerekçesiyle hüküm tesis edildiğini, vekalet görevinin kötüye kullanılması bakımından bir değerlendirme yapılmadığını, davalının muvazaaya ve vekalet görevinin kötüye kullanılmasına iştirak etmesinin hukuken mümkün olmadığını bildirerek ve önceki beyanlarını tekrarla İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
F. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 10.10.2022 tarihli ve 2022/1368 Esas, 2022/1665 Karar sayılı kararı ile, ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun bulunduğu gerekçesiyle 6100 sayılı HMK’nin 353/1-b-1 maddesi uyarınca, davalıların istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A.Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar ... ve ... vekili ile davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davalılar ... ve ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki itiraz nedenlerini yineleyip, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu bildirerek ve önceki beyanlarını tekrarla kararın bozulmasını talep etmiştir.
2. Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki itiraz nedenlerini yineleyip, kararın hukuka aykırı olduğunu, davacı tarafın talep etmediği bir karara hükmedilmesinin kanunun emredici hükmüne aykırı olduğunu, İstinaf Mahkemesince bu hususun göz ardı edilerek gerekçesinde dahi değerlendirilmediğini bildirerek ve önceki beyanlarını tekrarla kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, aile konutundan kaynaklanan tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde bedel istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 140. maddesinin ilgili kısımları şöyledir:
"(1) Hâkim, ön inceleme duruşmasında, dava şartları ve ilk itirazlar hakkında karar verebilmek için gerekli görürse tarafları dinler; daha sonra, tarafların iddia ve savunmaları çerçevesinde, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları tek tek tespit eder.
...(3) Ön inceleme duruşmasının sonunda, tarafların sulh veya arabuluculuk faaliyetinden bir sonuç alıp almadıkları, sonuç alamadıkları takdirde anlaşamadıkları hususların nelerden ibaret olduğu tutanakla tespit edilir. Bu tutanağın altı, duruşmada hazır bulunan taraflarca imzalanır. Tahkikat bu tutanak esas alınmak suretiyle yürütülür."
2. 4721 sayılı ... Medeni Kanunu'nun (TMK) "Aile konutu" başlıklı 194. maddesi şöyledir:
"Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini feshedemez, aile konutunu devredemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz.
Rızayı sağlayamayan veya haklı bir sebep olmadan kendisine rıza verilmeyen eş, hâkimin müdahalesini isteyebilir.
Aile konutu olarak özgülenen taşınmaz malın maliki olmayan eş, tapu kütüğüne konutla ilgili gerekli şerhin verilmesini tapu müdürlüğünden isteyebilir.
Aile konutu eşlerden biri tarafından kira ile sağlanmışsa, sözleşmenin tarafı olmayan eş, kiralayana yapacağı bildirimle sözleşmenin tarafı hâline gelir ve bildirimde bulunan eş diğeri ile müteselsilen sorumlu olur.
" 3. 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun'un 4. maddesi şöyledir:
"Aile mahkemeleri, aşağıdaki dava ve işleri görürler:
1. 22.11.2001 tarihli ve 4721 sayılı ... Medenî Kanununun Üçüncü Kısım hariç olmak üzere İkinci Kitabı ile 3.12.2001 tarihli ve 4722 sayılı ... Medenî Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanuna göre aile hukukundan doğan dava ve işler,
2. 20.5.1982 tarihli ve 2675 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanuna göre aile hukukuna ilişkin yabancı mahkeme kararlarının tanıma ve tenfizi,
3. Kanunlarla verilen diğer görevler."
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 114. maddesinin ilgili kısımları şöyledir:
"(1) Dava şartları şunlardır:
...c) Mahkemenin görevli olması.
..."3. Değerlendirme
1. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacı ...'nın ... 4. Noterliği'nin 26.04.2019 tarihli ve 1447 yevmiye numaralı vekaletnamesi ile eşi olan davalı ...'ı vekil tayin ettiği, davacı adına kayıtlı 1 parsel sayılı taşınmazdaki dava konusu 8 numaralı bağımsız bölümün davacı adına vekaleten davalı ... tarafından 25.09.2019 tarihinde diğer davalılar ... ve ...'a (1/2'şer paylarla) satış suretiyle devredildiği, ... ve ...'ın da taşınmazı 04.10.2019 tarihinde davalı ...'e devrettiği anlaşılmaktadır.
2. Somut olayda; İlk Derece Mahkemesince ön inceleme duruşmasında uyuşmazlığa ilişkin "Davanın, aile konutu nedeniyle ve muvazaa nedeniyle tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde bedel istemi olduğu anlaşıldı." şeklinde hukuki nitelendirilme yapıldığı gözetilerek HMK’nın 140 ıncı maddesinin üçüncü fıkrası gereğince tahkikatın bu tutanak esas alınmak suretiyle yürütüleceği, uyuşmazlığın bu hukuki sebep çerçevesinde çözümlenmesi gerekeceği kuşkusuzdur. Ön inceleme duruşmasında dava konusu uyuşmazlığın aile konutundan kaynaklandığına ilişkin tespit yapıldığına göre aile mahkemesinin görevli olduğu hususunun düşünülmemesi doğru değildir. Görev kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her safhasında ileri sürülebileceği gibi, kendiliğinden de göz önünde tutulması gerekeceği açıktır.
4. Hal böyle olunca; aile konutundan kaynaklanan uyuşmazlığın aile mahkemesinde görüleceği nazara alınarak görevsizlik kararı verilmesi gerekirken görev hususu gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmektedir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2.İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
03/09/2022 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz eden davalı ... vekili için 8.400,00 TL duruşma vekâlet ücretinin temyiz edilen davacıdan alınmasına,
diğer temyiz eden davalılar ... ve ... vekili duruşmaya katılmadığından lehine duruşma vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde temyiz edenlere iadesine,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
23.05.2023 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.