"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1669 E., 2022/211 K.
HÜKÜM/KARAR : Ret/Başvuru Kabul-Dava Kabul
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kırklareli 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2018/249 E., 2021/275 K.
Taraflar arasındaki tapu iptal ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan inceleme sonucunda, istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından duruşma istekli olarak temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 04.06.2024 Salı günü duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.
Belli edilen günde, temyiz eden davalı .... vekili Avukat ... ile temyiz edilen davacı ... mirasçıları ... v.d. vekili Avukat ... geldi, diğer davacılar gelmedi. Gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. Temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar, mirsbırakan ...'ün maliki olduğu 650 ada 117 parsel sayılı taşınmazını mal kaçırmak amaçlı ve muvazaalı olarak oğullarının ortağı olduğu davalı şirkete temlik ettiğini ileri sürerek, tapu kaydının miras payları oranında iptali ile adlarına tesciline karar verilmesini istemişler, 24.06.2021 tarihli duruşmada davacılar vekili davanın şirket üzerinde kalan paya ilişkin olduğunu beyan etmiş, yargılama sırasında davacı ...’nin 18.03.2019 tarihinde ölümü ile mirasçıları davaya dahil edilmiştir.
II. CEVAP
Davalı şirket vekili, dava konusu olayda muvazaalı olarak yapılan bir işlem olmadığını, gerçek bir satış olduğunu, taşınmazın bedelinin ödendiğini, davacıların da bildiğini, veraset ve intikal beyannamesinde kalan taşınmazları gördüklerini, şirket yöneticisi ...’ün alım gücü olduğunu, anne ve babasının bakımını da sağladığını, ancak 2001 yılındaki kriz ve özel okul yapmanın masraflı olması sebebiyle kredi bulamadığından bir kısım payı sattığını, kardeşleri ... ve Sadiye ile arasının iyi olmadığını, mirasbırakanın okul yapılması amacı için ve oğluna olan vefa nedeniyle taşınmazı oğullarının şirketine satmayı tercih ettiğini belirterek, davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEME KARARI
Kırklareli 2. Asliye Hukuk Mahkemesi 02.03.2017 tarih 2016/51 E., 2017/91 K. sayılı kararı ile terekenin elbirliği mülkiyetine tabi olduğu dava dışı mirasçılar bulunduğundan davanın usulden reddine karar verildiği, davacının istinafı üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 13.04.2018 tarih 2018/29 E., 2018/456 K. sayılı kararı ile, talebin miras payı oranında olduğu, işin esasının incelenmesi gerektiği gerekçesiyle Mahkemesine gönderilmiş, Kırklareli 2. Asliye Hukuk Mahkemesi 24.06.2021 tarih 2018/249 E., 2021/275 K. sayılı kararı ile, iddianın ispat edilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
B. İstinaf Nedenleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; Mahkemece eksik ve hatalı yargılama ile tüm deliller toplanmadan karar verildiğini, tanık beyanları, özellikle şirket ortağı ...'ün, ...'ın beyanları ile muvazaanın sabit olduğunu, sadece davalı tanıklarının beyanlarına itibar edildiğini, davalı tanıklarından ...'ın beyanı ile mirasbırakanın mal satmasını gerektirir haklı ve makul bir nedeninin bulunmadığının anlaşıldığını, davalı tanığı olarak dinlenen ...'un satışın gerçek satış niteliğinde olmadığı yönünde beyanda bulunduğunu, delillerin hatalı değerlendirdiğini, mirasbırakanın mirasçılarına geçen taşınmazları tespit edilerek, diğer mirasçıların saklı paylarının ihlal edilip edilmediğinin belirlenmediğini, temliğin bedelsiz olduğunun açık olduğunu belirterek, kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi 15.02.2022 tarih 2021/1669 E., 2022/211 K. sayılı kararı ile, mirasbırakanın mal satması için haklı ve makul bir nedeni bulunmazken davaya konu taşınmazı davalı büyük oğlunun hakim ortağı ve yöneticisi olduğu anlaşılan şirkete önce kiralamak suretiyle kullandırdığı, bilahare sattığı, yapılan temlikin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı, bedelsiz ve muvazaalı olduğu gerekçesiyle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun(HMK) 353/(1).b.2 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz talebinde bulunmuştur.
B. Temyiz Nedenleri
Davalı vekili duruşma istekli temyiz dilekçesinde; mal kaçırma amacının ispatlanamadığını, temlikten 12 yıl sonra dava açıldığını, şirketin alım gücü olduğunu, bedeller arasında fark bulunmadığını, veraset ve intikal beyannamesinde taşınmazın olmadığını, davacıların durumu bildiğini, davanın ... ve ... arasında çıkan uyuşmazlık nedeniyle açıldığını, şirket yetkilisi ve büyük ortağı olan ...’ın tanınan iş adamı olduğunu, eşinin bankada yönetici olduğunu, davacı ... öldüğü halde mirasçılarına ihbar yapılmadığını belirterek, kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
01.04.1974 tarih 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı; 4271 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 706 ncı; 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 237 nci ve 2644 sayılı Tapu Kanunu'nun 26 ncı maddeleri.
3. Değerlendirme
Mirasbırakan 1934 doğumlu ...’ün 28.11.2004 tarihinde ölümü ile geride eşi davacı ... ile çocukları davacı kızı Sadiye, dava dışı ... ve ...’ın mirasçı olarak kaldığı, dava konusu 650 ada 17 parsel sayılı 11.978,78 m2 arsa nitelikli taşınmazın mirasbırakan tarafından 30.09.1996 tarihinde 30.000.000.000ETL bedelle davalı Şirket’e devredildiği, işlemi davalı şirket adına temsilcisi mirasbırakanın oğlu ...’ün gerçekleştirdiği, bilahare 4478/11978 payını üzerinde bırakarak 7500/11978 payını dava dışı ...’a sattığı, onun da bu payı 30.06.2009 tarihinde 750.000 TL bedelle ... Marketçilik Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti.’ye temlik ettiği, belirtilen payın 26.04.2013 tarihinde ...’e satıldığı, davalı şirketin 1995 yılında kurulduğu, ortaklarının ... ve ... ile dava dışı 3. kişiler olduğu, davacı ...’nin 09.12.2021 tarihinde istinaf aşamasında öldüğü Bölge Adliye Mahkemesi kararı ve temyiz dilekçesinin dava dışı mirasçılarına da tebliğ edildiği anlaşılmaktadır.
Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması HMK'nın 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, özellikle davalı şirket adına kayıtlı paydan mirasbırakan ...’ün Kırklareli 2. Noterliği 17.02.2016 tarih 1385 yevmiye numaralı mirasçılık belgesinde davacılar Zühre ve Sadiye’nin miras payı olan 1/4’er pay oranında iptal-tescile karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı gözetildiğinde, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Aşağıda yazılı bakiye onama harcının temyiz edenden alınmasına,
21.09.2023 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca gelen temyiz edilen davacı ... mirasçıları vekili için 17.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin temyiz eden davalıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
04.06.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.