"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu kaydında düzeltim davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı Tapu Müdürlüğü vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı ..., mirasbırakanı ... kızı...’a ait 2094 parsel sayılı taşınmazın kadastro çalışması neticesinde mirasbırakanın adının tapu kaydına “... kızı ... Kahraman” şeklinde yazıldığını ileri sürerek “Kahraman” olan soyadının “...” olarak düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir. Davacının 31.12.2022 tarihinde ölümü üzerine mirasçıları davayı takip etmiştir.
II. CEVAP
Davalı Tapu Müdürlüğü, davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... ve ..., davayı kabul etiklerini beyan etmişlerdir.
Davalı ..., savunma getirmemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla, iddianın sabit olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, taşınmazda malik olan davacının mirasbırakanı ... kızı ...'nin "..." olan soyadının "..." olarak tashihine karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Tapu Müdürlüğü vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili, Tapu Sicili Tüzüğünde belirtilen idari prosedür tamamlanmadan davanın açıldığını bu nedenle davanın usulden reddinin gerektiğini, taraf teşkilinin sağlanmadığını, eksik inceleme ve araştırma ile karar verildiğini belirtip kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, tapu kaydında düzeltim isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
Bilindiği üzere, taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin adı, soyadı, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme taleplerinin kaynağını oluşturur. Bu tür işlerde kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekir.
Bu tür işler, 6100 sayılı HMK’nın 382/2. fıkrasının ç-1. bendi gereğince çekişmesiz yargı usulüne göre sulh hukuk mahkemesinde ve taşınmazın aynına ilişkin bulunduğundan, aynı Kanun'un 12. maddesi uyarınca taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde görülür ve işin niteliği itibarıyla maktu harç alınır.
Tapuda kayıt düzeltilmesi ve tespit taleplerini, tapu maliki ile mirasçıları isteyebilir.
Bunun yanı sıra, 01.01.2002 tarihinde yürürlüğe giren ... Medeni Kanunu'nun 702. maddesinin son fıkrası gereğince ortaklardan her birinin topluluğa giren hakların korunmasını sağlayabileceği ve bu korumadan bütün ortakların yararlanabileceği öngörüldüğünden elbirliği mülkiyetinde, ortaklardan her hangi biri de tek başına tapuda murisin kimlik bilgilerinin düzeltmesini isteyebilir. Ayrıca bu işlerin, bir başka dava nedeniyle verilen yetkiye dayanılarak açılması da mümkündür. Böyle bir yetki verildiğinde yetkiye dayanarak talep eden kişinin takip yetkisi vardır.
HMK'nın geçici birinci maddesi gereğince “Bu Kanunun yargı yolu ve göreve ilişkin hükümleri, Kanunun yürürlüğe girmesinden önceki tarihte açılmış olan davalarda uygulanmayacağından” kanunun yürürlüğe girdiği 01.10.2011 tarihinden sonra yapılan taleplerin tapu müdürlüğüne ilgili sıfatıyla yöneltilerek yapılması gerekir.
Bu tür işlerde mahkemece sağlıklı bir inceleme yapılmalı ve kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğu kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanmalıdır. Bu saptama yapılırken de aşağıda açıklanan yöntem izlenmelidir:
1-Kimlik bilgilerinde düzeltme yapılması veya tespiti istenen talep konusu taşınmazların tapu kayıtları (ilk tesis ve tedavülleriyle) ve kadastro tutanakları (tespit ve tescile esas alınan tüm dayanak belgeleriyle) ayrıca taşınmazlar kadastrodan sonra edinilmişse buna ilişkin tüm belgeler ile birlikte getirtilmelidir.
2-Nüfus müdürlüğünden, talep konusu taşınmazların tapu kayıtlarında malik olarak görünen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişi veya kişilerin nüfus kayıtlarında bulunup bulunmadığı araştırılmalı, mevcut ise bu kişi veya kişiler duruşmaya çağrılarak telep konusu taşınmazlarda mülkiyet hakkı iddiaları bulunup bulunmadığı kendilerinden sorulmalı, kaydı düzeltilecek kişilerin nüfus kayıtları, tapu kayıtları ve dayanakları ile bağlantı kurulacak şekilde incelenmelidir.
3-Taşınmazın bulunduğu yerleşim yerinde zabıta aracılığı ile kayıt maliki ile aynı ismi taşıyan başka kişi veya kişilerin bulunup bulunmadığı da araştırılmalıdır.
4-İstem konusunda tanıklar dinlenmelidir.
5-Tüm bu araştırmalar sonucu hâlâ kesin bir kanaat oluşmamış ise mahallinde keşif yapılarak; tanıklar ve varsa tespit bilirkişileri taşınmaz başında dinlenmelidir.
Açıklanan bu hususlar çerçevesinde yapılacak inceleme ve araştırma sonucu, tapu ve nüfus bilgileri arasında bağlantı ve tutarlılık sağlandığında talebin kabulü yoluna gidilmelidir.
Talebin niteliği gereğince, yargılama harcı ve vekâlet ücreti maktu olarak belirlenmelidir.
Tapu müdürlüğü ilgili sıfatıyla yasal hasım olduğundan yargılama giderlerinden ve yargılama giderlerinden olan vekalet ücretinden sorumlu tutulmamalıdır.
3. Değerlendirme
Dosya içeriği ve toplanan delillerden, dava konusu 2094 parsel sayılı taşınmazın (yenileme işlemi sonucu 118 ada 53 parsel), 15.04.1960 tarihinde yapılan kadastro çalışması ile 27.03.1944 tarihli, 236 sıra no.lu tapu kaydına dayalı olarak 1322 doğumlu "... kızı ... ..." adına tespit gördüğü, tespitin 18.02.1961 tarihinde itirazsız kesinleştiği, davacının mirasbırakanı "... ve ... kızı..." un 1906 yılında doğup, 18.08.1973 tarihinde öldüğü, geride kendisinden sonra, 1989 yılında ölen kızı ...'ın eşi İsmail (davalı) ile kızları ... (davalı), ... ( davalı) ve ...'in (davacı) kaldıkları kayıtlarla sabittir.
Davanın, 20.01.1993 tarihinde açıldığı, Mahkemece 28.04.1993 tarihinde davanın kabulüne karar verildiği, davacının mirasbırakanı...'un mirasçılarından olan ...'nın 21.09.2021 havale tarihli dilekçe ile, tapuda intikal işleminin yapılabilmesi için gerekçeli kararın ve kesinleşme şerhinin kendisine verilmesini talep ettiği, Mahkemece yapılan araştırma sonucunda kesinleşme şerhine ulaşılmadığı, daha sonra ... talebi üzerine gerekçeli kararın taraflara tebliğ edildiği, hükmün davalı Tapu Müdürlüğü tarafından temyiz edildiği, Dairemizce yapılan inceleme sırasında dava dosyasının kapağında "not: imha sonrasında yeniden oluşturulmuştur." yazısının görülmesi üzerine Dairemizin 30.06.2022 tarihli geri çevirme kararı ile dosyanın 4473 sayılı Yangın, Yersarsıntısı ... veya... Mahkeme ve Adliye Dairelerinde ...Dosyalar Hakkında Yapılacak Muamelelere Dair Kanun hükümleri gereğince usulünce ihyasının sağlanmasının istendiği, Mahkemece, dosyanın ihya edilerek temyiz incelemesinin yapılabilmesi için Dairemize gönderildiği anlaşılmaktadır.
Ne var ki dava dosyanın ihyası ile davanın sübut delillerinin tespit edilemediği, taşınmazın kadastro tespitine dayanak tapu kaydının okunaksız olduğu, dosyada mevcut delillerin hüküm kurmaya yeterli olmadığı sonucuna varılmaktadır.
Hâl böyle olunca; taşınmazın kadastro tespitine dayanak tapu kaydının okunaklı suretinin, mirasbırakan...'un üst soyunu gösterir aile nüfus kaydının getirtilmesi, konu ile ilgili nüfus ve kolluk araştırması yapılması, mahallinde keşif yapılarak taşınmaz başında tanıkların dinlenmesi ve toplanacak delillere göre karar vermek gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulması isabetsizdir.
V. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı Tapu Müdürlüğü vekilinin yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA,
Peşin yatırılan harcın yatırana iadesine,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
26.04.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.