Logo

1. Hukuk Dairesi2023/2267 E. 2024/3236 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasbırakanın ölünceye kadar bakma akdiyle yaptığı taşınmaz devrinin muris muvazaası niteliğinde olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mirasbırakanın malvarlığının önemli bir kısmını devretmesi ve devredilen taşınmazların değeri ile mirasbırakanda kalan malların değerleri arasındaki oranın makul sınırı aşması, temlikin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunun kabulüne dayanılarak Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2326 E., 2023/230 K.

HÜKÜM/KARAR : Kabul / Ret- Re'sen Karar Kaldırılarak Dava Kabul

İLK DERECE MAHKEMESİ : Afyonkarahisar 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/696 E., 2022/582 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali-tescil ve tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine, kamu düzenine ilişkin nedenle İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak hükmün düzeltilmesi suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı; mirasbırakan eşi ...'in 92 ve 1025 parsel sayılı taşınmazlarını ilk eşinden olma davalı oğluna ölünceye kadar bakma akdiyle devrettiğini, temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile miras payı oranında adına tescilini istemiş, yargılama sırasında dava konusu 792 parsel sayılı taşınmazın dava dışı 3. kişiye devredilmesi üzerine davacı vekili 27.11.2020 tarihli dilekçesiyle HMK’nın 125 inci maddesi gereğince talebini anılan taşınmaz bakımından tazminata dönüştürmüştür.

II. CEVAP

Davalı; iddiaların doğru olmadığını, ölünceye kadar bakma akdinin ivazlı işlemlerden olup muvazaanın söz konusu olmadığını, mirasbırakanın 3. eşi olan davacının mirasbırakan ile çocuklarının görüşmesini engellediğini, davacının davranışlarına rağmen mirasbırakan babasının her türlü bakım ve ihtiyacını karşıladığını, davacının ise mirasbırakana bakmadığını, ayrıca mirasbırakanın sağlığında bir kısım taşınmazlarını satarak davacıya da kazandırmada bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

Afyonkarahisar 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 12.07.2019 tarihli ve 2017/564 E. 2019/620 K. sayılı kararı ile; dinlenen tanıklar ve tüm dosya kapsamıyla temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Konya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 08.11.2019 tarihli ve 2019/876 E. 2019/884 K. sayılı kararıyla; ölünceye kadar bakma sözleşmesinin yapıldığı tarihte temlik edilen taşınmaz dışında mirasbırakanın başkaca taşınmazının bulunduğu, bu taşınmazın değerinin belirlenmediği, ayrıca terekeye dahil başkaca bir taşınır veya banka mevduatı alacak olup olmadığına ilişkin araştırma da yapılmadığı, eksik incelemeye dayalı olarak karar verildiği gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve dosyanın Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; sözleşme tarihindeki mirasbırakanın elinde bulunan tüm mal varlığı ile temlik edilen taşınmazların bütün mamelekine oranı ve mirasbırakanın sözleşme tarihinde yaşı, fiziki ve genel sağlık durumu gözetildiğinde temlikin bakılıp gözetilme amacıyla değil mirasçılarından mal kaçırma amacıyla yapıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalının mirasbırakana bakıp gözetmesi karşılığında taşınmazlarını devredildiğini, davacıların ve diğer mirasçıların da devirden haberdar olduklarını, tüm çocuklarının mirasbırakanın yanında olduklarını, hatta mirasbırakanın bakımı için bakıcı tuttuklarını, mirasbırkakanla davacının ise 40 yıl evli kalmalarına rağmen mirasbırakanın bir gün dahi huzur bulamadığını, davacının mirasbırakanla çocuklarının görüşmesine izin vermediğini, davacı tarafından mirasbırakana sattırılan 2320, 2809, 2810, 773, 1466 ve 1095 parsel sayılı taşınmazlardan elde edilen kazancın davacı ve çevresine verildiğini, davacının davadan vazgeçmek için kendisinden ve kardeşlerinden para istediğini, Mahkemece tapu kayıtları yeterince incelenmeden karar verildiğini, ölünceye kadar bakma akdinin gereklerini en iyi şekilde yerine getirdiğini ve temlikin muvazaalı olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; mirasbırakanın terekesinde bir adet bağımsız bölüm ve iki adet aracının kaldığı, mirasbırakanın daha az taşınmazını vererek kendisine baktırabilecekken malvarlığının önemli bir kısmını temlik ettiği, devredilen dava konusu taşınmazların toplam değeri ile halen mirasbırakan adına kayıtlı olan malların değerleri dikkate alındığında makul sınırın aşıldığı, temlikin mirasçıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmesinde isabetsizlik olmadığı ancak dava konusu 1025 parselin yenileme ile 413 ada 27 parsel sayılı taşınmaza gittiği halde kapalı kayıt üzerinden hükmü kurulmasının doğru olmadığı, bu hususun kamu düzenine ilişkin olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun reddine, kamu düzenine ilşkin nedenlerle HMK'nın 353/1.b.2 maddesi uyarınca hükmün düzeltilmesi suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrarla kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali- tescil ve tazminat istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 01.04.1974 tarihli, 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı, Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 706 ıncı, Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 237 nci ve Tapu Kanunu'nun 26 ncı maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; 1934 doğumlu mirasbırakan ...'in 10.02.2017 tarihinde ölümüyle geride mirasçı olarak üçüncü eşi olan davacı ... ve ilk eşinden olma davalı oğlu Hasan ile dava dışı çocukları Ali İhsan, Perihan ve Müzeyyen'in kaldıkları, mirasbırakanın dava konusu 792 ve 1025 parsel sayılı taşınmazlarının tamamını 30.12.2014 tarihinde ölünceye kadar bakma akdiyle davalı oğluna devrettiği, 792 parsel sayılı taşınmazın yargılama sırasında 3.kişiye devredilmesi üzerine davacı vekilinin anılan parsel bakımından HMK’nın 125 inci maddesi gereğince talebini tazminata dönüştürdüğü anlaşılmaktadır.

2.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 35.616,58 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

07.05.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.