Logo

1. Hukuk Dairesi2023/2625 E. 2024/3697 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Muris muvazaası iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat ve ecrimisil, olmazsa tenkis istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı ile davalı şirket arasında imzalanan protokol ile davanın feragat kapsamına girdiği, tenkis talebi için ise yeterli delil bulunmadığı gözetilerek direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/1220 E., 2023/630 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bursa 4. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2016/133 E., 2019/506 K.

Taraflar arasındaki tapu iptal ve tescil, olmazsa tazminat ve ecrisimil, olmazsa tenkis davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili ile davalılar ... ve ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yapılan inceleme sonucunda, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili ile davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı; mirasbırakan ...'nun maliki olduğu 157 ada 1 parsel ve 156 ada 3 parsel sayılı taşınmazların davalı ...'a verdiği vekaletname ile davalı Şirkete satıldığını, şirketin de 156 ada 3 parsel sayılı arsa vasfındaki taşınmaza bina yaptığını ve bağımsız bölümlerin oluştuğunu, davalı Şirket adına kayıtlı kalan A ve B blok 6 nolu bağımsız bölümler dışındaki bağımsız bölümlerin satıldığını, mirasbırakanın taşınmaz satmaya ihtiyacı olmadığını, kız çocuk ve torunlardan mal kaçırmanın amaçlandığını, bedelin mirasbırakanın terekesinden çıkmadığını, vekaletnamenin kötüye kullanıldığını, davalılar arasında gizli kat karşılığı inşaat sözleşmesi olduğunu, davalı ... ve ...’nin inşaatla ilgilendiğini, davalıların çıkar ve işbirliği içinde olduğunu, mirasbırakanın taşınmazları gerçekte kat karşılığı inşaat sözleşmesi ile vermek istediği ancak tapuda satış olarak gösterdiğini, davalılara bağış amacının üstün tutulduğunu ileri sürerek muris muvazaasına dayalı olarak davalı Şirket adına kayıtlı 156 ada 3 parsel A blok 6 no'lu bağımsız bölüm ve B blok 6 no'lu bağımsız bölüm ile 157 ada 1 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydının iptali ile miras payı oranda adına tesciline, olmazsa davalılar ..., ... ve taşınmazın bazı bölümlerinin satılmış olması nedeniyle davalı Şirket bakımından miras payı oranında tazminat ve ecrimisile, olmazsa tenkise karar verilmesini istemiştir.

II. CEVAP

Davalılar ... ve ... vekili, kendilerine husumet yöneltilemeyeceğini, muvazaanın söz konusu olmadığını, satış bedelinin mirasbırakanın hesabına yatırıldığını, kat karşılığı inşaat sözleşmesi bulunmadığını, bedeli almadıklarını, doğrudan mirasbırakanın hesabına yatırıldığını, mirasbırakanın eşinin ölümünden sonra ... ile yaşadığını ve tüm ihtiyaçlarının karşılandığını, geliri olmadığını, kira gelirlerinin tahsil edilmediğini, bir çok hastalık ve ameliyat geçirdiğini, masrafların davalılar tarafından karşılandığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

Davalı şirket müdürü 06.04.2016 tarihli dilekçe ile, davacı ile şirketin 06.04.2016 tarihinde sulh olduklarını belirtmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEME KARARI

Bursa 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin 15.05.2019 tarih 2016/133E., 2019/506K. sayılı kararı ile, davalı mirasçılar adına devir olmadığından 01.04.1974 tarih ve 1/2 sayılı içtihadı birleştirme kararının davada uygulanma yeri bulunmadığı, tazminat isteği yönünden ise mirasbırakanın taşınmaz satmaya ihtiyacı olmadığı, hesabına yatan bedellerin keşfen belirlenen değerden düşük ve kısa sürede çekildiğinden göstermelik olduğu, mirasbırakanın ... tarafından bakıldığının ispatlanamadığı, temlikin muvazaalı olduğu gerekçesiyle davalı Şirket ile davacı arasında düzenlenen protokol içerisinde feragat beyanı yer aldığından bu davalı hakkında davanın reddine, davalılar ... ve ... hakkında açılan tapu iptali ve tescil konusu edilen taşınmazlar ... inşaat ve üçüncü kişiler üzerinde olduğundan ve ... İnşaat hakkında protokol ile feragat dilekçesi verilmiş olduğundan tapu iptali ve tescil yönündeki taleplerin reddine, bedel isteğinin ise kısmen kabulü ile taşınmazların temlik tarihi değeri üzerinden davacının miras payına isabet eden değerin 131.333TL olduğu, protokol gereği davacının davalı şirketten 137.500TL bedel tahsil ettiğinden fazlaya ilişkin tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı vekili ile davalılar ... ve ... vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

B. İstinaf Nedenleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde; bilirkişi raporuna göre ecrimisil miktarı dahil miras payının 376.33,80TL olduğu mahsupla 238.833,70TL kaldığını, öte yandan dava dilekçesine göre de dava konusu taşınmazların arsa vasfı ile değil bina ve bağımsız bölüm olarak değerinin belirlenmesi gerektiğini, bu çerçevede yapılan incelemede, dava konusu iki adet bağımsız bölüm ve bir adet bahçeli ev (arsa) vasıflı taşınmazdaki miras payı değerinin 205.028,15 TL olduğunu, davalı Şirket tarafından yapılan 137.500,00 TL'nin mahsubu sonucunda 67.528,15 TL daha alacakları bulunduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

Davalılar ... ve ... vekili istinaf dilekçesinde; muris muvazaasının söz konusu olmadığını, mal kaçırma amacı bulunmadığını, dava açılmasına sebebiyet vermediklerinden aleyhlerine yargılama giderleri ve vekalet ücretine karar verilmesinin yerinde olmadığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi 29.03.2023 tarih 2020/1220 E., 2023/630 K. sayılı kararı ile; mirasbırakanın dava konusu taşınmazları satmaya ihtiyaç ve sebebinin bulunmadığı, satış bedeli ile gerçek bedeli arasında fark bulunduğu, satış bedelinin tamamının mirasbırakana ödendiğinin ispatlanamadığı, mirasbırakanın banka hesabına yatan paranın da kısa bir süre sonra çekilip iade edildiği, muris muvazaası iddiasının sübut bulduğu, taşınmazlarda temlik tarihi itibarı ile herhangi bir inşaat-bina bulunmadığından değer tespitlerinin temlik tarihindeki vasfı üzerinden yapılacağı, davacının davalılardan Şirket hakkındaki davadan feragati ve dava değerinden daha fazla bir miktarı bu dosya nedeni ile davalı şirketten tahsil etmiş olması nedeniyle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun(HMK) 353/(1).b.1 maddesi uyarınca istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ile davalılar ... ve ... vekili vekili temyiz talebinde bulunmuştur.

B. Temyiz Nedenleri

Davacı vekili ile davalılar ... ve ... vekili temyiz dilekçelerinde, istinaf dilekçesindeki beyanlarını tekrarla kararın bozulmasını talep etmişlerdir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa tazminat ve ecrimisil, olmazsa tenkis istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

01.04.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 706, Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 237 ve Tapu Kanunu'nun 26 ıncı maddeleri.

3. Değerlendirme

Mirasbırakan 1922 doğumlu ...’nun 04.01.2014 tarihinde ölümü ile geride davalı oğlu ..., dava dışı kızı ..., kendisinde sonra ölen oğlu ...’in çocukları davacı ..., dava dışı ... ve ...’in mirasçı olarak kaldığı, davalı ...’un mirasbırakanın oğlu ...’den olma torunu olduğu, dava konusu 157 ada 1 parsel sayılı 1.371,25 m2, bahçeli ev nitelikli taşınmazın tamamının 09.03.2012 tarihinde 129.200 TL ve dava konusu 156 ada 3 parsel sayılı taşınmazın 02.03.2012 tarihinde 50.000 TL bedelle mirasbırakan adına vekil ... tarafından ... İnşaat şirketine (temsilci ...) devredildiği, Kestel Noterliği 17.01.2011 tarihli vekaletnamede mirasbırakan ... tarafından 4359, 291 ada 5, 157 ada 1 ve 156 ada 3, 1962 parsel sayılı taşınmazları dilediği bedelle dilediği kişiye satmaya, satış bedellerini almaya, kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapmaya, oluşacak bağımsız bölümlerden dilediği bedelle satmaya, bedellerini almaya davalı ...’un vekil tayin edildiği, mirasbırakanın Denizbank hesabına 02.03.2012 tarihinde ... tarafından 156 ada 3 parsel arsa satış bedeli açıklaması ile 44.100 TL yatırıldığı, 44.000 TL bedelin ... tarafından 08.03.2012 tarihinde hesaptan çekildiği, 09.03.2012 tarihinde ... tarafından 157 ada 1 parsel arsa satış bedeli açıklaması ile 125.100 TL yatırıldığı, 125.100 TL bedelin ... tarafından 13.03.2012 tarihinde hesaptan çekildiği, dava dışı ...’un emlakçı olduğunun belirtildiği, davalı şirket temsilcisi ...’ın isticvap edilmesi üzerine, kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapılmadığını, mirasbırakandan arsa satın aldığını, 600.000 TL üzerinden anlaşma yapıldığını, bir kısmını banka aracılığıyla bir kısmını vekil ...’a ödediklerini beyan ettiği, dava konusu 156 ada 3 parsel sayılı taşınmazda 22.10.2013 tarihinde kat irtifakı kurulduğu A ve B blok 6 nolu bağımsız bölümlerin davalı şirket adına kayıtlı olduğu, diğer bağımsız bölümlerin dava dışı 3. kişiler adına kayıtlı olduğu, davacı ve davalı şirket arasında imzalanan 06.04.2016 tarihli protokol başlıklı belgede, davalı şirketin diğer davalılarla birlikte hareket ederek dava dilekçesinde belirtilen muvazaalı işlemlerde bulunduğu, bu sebeple davalının davayı kabulü ile tapu iptali tescil talebinden kaynaklı alacağı için davacıya 137.000 TL’nin ödeneceği, bakiye miktar için diğer davalılara karşı davanın devam edeceği, davacının tazminat, tenkis ve ecrimisil bakımından davalı Şirket yönünden davanın geri alınacağı, sadece davalı Şirket yönünden feragat edildiği, diğer davalılara karşı davanın devam edeceği, tarafların karşılıklı vekalet ücreti, harç, masraf talebi olmadığının kararlaştırıldığı; Mahkemece 23.09.2016 tarihinde yapılan ön inceleme duruşmasında davanın muris muvazaası nedenine dayalı olduğu belirtildiği ve bu hususta inceleme ve araştırma yapıldığı anlaşılmaktadır.

Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması HMK'nın 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup özellikle 01.04.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının somut olayda uygulama yeri bulunmadığı, tenkis talep edilebileceği ancak tenkis isteği yönünden iddianın ispat edilemediği, ne var ki, 06.04.2016 tarihli protokol esas alınarak hüküm tesis edildiği gözetildiğinde, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan nedenlerle,

Davacı vekili ile davalılar ... ve ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 247,70 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan, 6.728,54 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalı ... ve ...'den alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

21.05.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.