Logo

1. Hukuk Dairesi2023/2751 E. 2024/6591 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu davalı adına tescil edilen taşınmazın, davacıların murisi adına tapu iptali ve tescil davası.

Gerekçe ve Sonuç: Davalı, taşınmazın kayıt malikinin sağ olan oğlunun oğlu iken, davacıların ise taşınmazın kayıt malikinin torunları olması ve terekeye göre 3. kişiye karşı miras payı istenemeyeceği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/313 E., 2023/135 K.

HÜKÜM/KARAR : Ret / Esastan Ret - Karar Kaldırılarak Dava Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Çaycuma 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/354 E., 2020/703 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı ve asli müdahil vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiş, kamu düzeni nedeniyle karar kaldırılarak davanın usulden reddine ilişkin yeniden hüküm kurulmuştur.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı ve asli müdahil vekili tarafından duruşma istekli temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, 03.12.2024 Salı günü duruşma yapılmasına ve duruşma gününün taraflara davetiye ile bildirilmesine karar verilmiştir.

Belli edilen günde, temyiz eden davacı ... ve vekili Avukat ... ile temyiz edilen davalı vekili Av. ... geldiler. Gelen asil ve vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. Temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Zonguldak ili, .... ilçesi, ... Mahallesinde bulunan 670 parsel sayılı taşınmazın tarafların murisi ... ....’e ait olduğunu, taşınmazın Havza-i Fahmiye hududunda olması nedeni ile tespit dışı bırakıldıktan sonra Asliye Hukuk Mahkemesi kararı ile davalı adına tescil edildiğini belirterek davalı adına olan tapu kaydının iptali ile veraset ilamındaki hisseler nispetinde davacı ve davalı adına tescilini arz ve talep etmiştir.

Asli müdahil.....vekili; asli müdahilin davacının kız kardeşi olduğunu belirterek aynı iddia ile davaya müdahil olmuştur.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davada kesin hüküm bulunduğunu, Çaycuma 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/171 Esas, 2015/91 Karar sayılı dosyasında ilanların yapıldığını, muris ...’in 1978 yılında dava konusu taşınmazı üç parçaya bölerek bağışladığını, 40 yılı aşkın zamandır davalı ve babasının taşınmazı kullandığını, kadastro tespiti sırasında taşınmazın tespit harici bırakıldığını, davada hak düşürücü sürenin geçtiğini, davacıların dava konusu taşınmazlarda kendi miras paylarını isteyemeyeceklerini belirterek davanın reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 27.10.2020 tarihli ve 2019/354 Esas, 2020/703 Karar sayılı kararıyla; dava konusu taşınmazın davalı adına tapuya kayıt ve tescil edilip söz konusu kararın Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği, davacıların taksim yapılmadığına ilişkin iddiasının yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve asli müdahil vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Nedenleri

Davacı ve asli müdahil vekili istinaf dilekçesinde; verilen kararın hatalı olduğunu, davacı ve asli müdahilin ... Verimcik’in mirasçısı olduğunu, murisin sağlığında taşınmazı davalı ve babası ...’a temlik etmediğini ve taşınmazın taksim edilmediğini, Asliye Hukuk Mahkemesince yapılan ilanlardan davacıların haberdar olmasının yaşları ve ev hanımı olmaları nedenleri ile mümkün olmadığını, beyanları ve delilleri değerlendirilmeden karar verildiğini, kız çocuklarına mal vermemek için devirlerin gerçekleştirildiğini, davalı vekili lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesinin isabetsiz olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin kararıyla; dava konusu taşınmazın kayıt maliki ...’in babası ...' in (nüfus kayıtlarına göre doğrusu ...) hayatta olması nedeni ile murisin terekesine karşı 3. kişi durumunda olduğu, davacıların 3. kişiye karşı miras paylarını isteyemeyecekleri gerekçesiyle istinaf başvurusu reddedilmiş, kamu düzenine aykırılık nedeni ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine ilişkin hüküm kurulmuştur.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ve asli müdahil vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.

B. Temyiz Nedenleri

Davacı ve asli müdahil vekili temyiz dilekçesinde; verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalının 3. kişi olmadığını, davanın muris ...’e ve ...’e yöneltilmesi halinde davanın husumet yokluğundan reddine karar verileceğni, davanın doğru kişiye açıldığını, yeterli araştırma yapılmadığını, murisin taşınmazı devretmediğini, bunun kadastro tutanağından da belli olduğunu, taşınmazın taksime konu olmadığını, mirasçılar arasında zamanaşımı işlemeyeceğini, davacı ve asli müdahilin ileri yaşları nedeni ile ilanlardan haberdar olmasının mümkün olmadığını, delillerinin tartışılmadığını, tanıklarının dinlenmediğini, davalı lehine hükmedilen vekalet ücretinin yerinde olmadığını belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 ve 15. maddeleri,

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 713/1. maddesi.

3. Değerlendirme

1. Kadastro sonucu; Zonguldak ili, .... ilçesi, ..... Mahallesinde bulunan 670 parsel sayılı taşınmaz vergi kayıt miktar fazlası olarak tarla vasfıyla Hazine adına tespit edilmiş, Hazinenin itirazı üzerine ek tutanak ile Havza-i Fahmiye hudutlarında kalmasından dolayı tespit harici bırakıldıktan sonra, Asliye Hukuk Mahkemesi kararı ile ... Verimcik’in sağ olan torunu ...’ın oğlu ... adına kayıtlanmıştır.

2. Temyiz olunan bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunu'nun 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere, davacıların muris ...’ten gelen miras paylarına yönelik olarak açtıkları davayı kayıt maliki olan ...’in ölü oğlu ...’ın sağ olan oğlu ...’dan olma torunu ...’a karşı açmalarına ve ...’un babası ...’ın sağ olması nedeniyle ... terekesine göre 3. kişi konumunda olmasına, mirasçıların terekeye göre 3. kişi konumunda olan kişilere karşı miras paylarını isteyemeyeceklerine göre usul ve kanuna uygun olup davacı ve asli müdahil vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı ve asli müdahil vekilinin temyiz itirazının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 247,70 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacı ve asli müdahilden alınmasına,

03.10.2024 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca gelen temyiz edilen davalı vekili Av. ... için 28.000,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacı ve asli müdahilden alınmasına,

Dosyanın Çaycuma 1. Asliye Hukuk Mahkemesine, kararın bir örneğinin Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesine gönderilmesine,

03.12.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.