Logo

1. Hukuk Dairesi2023/29 E. 2024/1736 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın kazandırıcı zamanaşımı yoluyla tescili istemine ilişkindir.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının taşınmaz üzerinde yirmi yıl boyunca davasız, aralıksız ve malik sıfatıyla zilyetliğinin bulunduğu, hava fotoğrafları ve tanık beyanlarıyla da desteklendiği, bu sebeple TMK m.713'te öngörülen koşulların oluştuğu gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/238 E., 2022/245 K.

HÜKÜM : Kabul

Taraflar arasındaki tescil davasından dolayı bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı vekili ve davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I .DAVA

Davacı vekili; ... köyünde bulunan ve kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın kendisi tarafından 30-40 yıldan beri malik sıfatıyla ekilip dikildiğini ileri sürerek kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak taşınmazın adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar; davanın reddini savunmuştur.

III. YARGILAMA SAFAHATİ VE MAHKEME KARARI

1-Ürgüp Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 22.12.2015 tarih, 2015/131 Esas, 2015/758 Karar sayılı kararıyla davanın kabulüne, bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen çekişmeli taşınmazın davacı adına tesciline karar verilmiş; hüküm davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.

2-Yargıtay 16. Hukuk Dairesi’nin 08.06.2020 tarih, 2016/15947 Esas, 2020/1566 Karar sayılı kararıyla; sair yönler incelenmeksizin yasal ilanlar yapılmadan ve ... Köyü tüzel kişiliği davaya dahil etmeden davanın esası hakkında karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.

3- Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; mahalli bilirkişi ve tanıklar tarafından taşınmazın davacıdan önce babası tarafından üzüm bağı olarak kullanıldığı, kayısı ağacı dikildiği,1970'li yıllarda yapılan taksim neticesinde taşınmazın davacıya düştüğünün ifade edildiği, bilirkişi raporlarından taşınmazın ihya edildiği, davacıya ait 1005 sayılı parselle bir bütün olarak kullanıldığı, 10-25 yaş aralığında meyve ağaçlarının, 25-30 yaşlarında üzüm asma omcalarının bulunduğu, 25-30 yıldır tarımsal faaliyet yapıldığı, taşınmazın dere yatağından kazanım olmadığı; 1967 yılına ait hava fotoğraflarında taşınmazda dört adet ağacın bulunduğu, zirai faaliyetin yapılmadığı, sınırların oluşmadığı, ihya edilmediği, 1992 yılına ait hava fotoğraflarında taşınmaz ile davacıya ait 1005 sayılı parselin bütün olarak ve zirai faaliyet yapılarak ve sınırların mevcut olduğu; 2005 yılına ait hava fotoğraflarında sınırlarının net bir şekilde oluştuğu, çeşitli yaşta ve ebatlarda ağaçların bulunduğu, davacının çekişmeli taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulundurduğu, TMK'nın 713 üncü maddesinde öngörülen koşulların oluştuğu gerekçesiyle 1.349,67 m2'lik tescil harici bırakılan alanın tarım arazisi vasfıyla davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı Hazine vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; kararın usul ve yasaya uygun olduğunu ancak davacı lehine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmemesinin doğru olmadığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

Davalı Hazine vekili; davanın zamanaşımına uğradığını, taşınmazın zilyetlikle iktisaba elverişli olmadığını, yeteri kadar araştırma yapılmadığını, raporların eksik, hatalı olduğunu, mera olup olmadığının araştırılmadığını, kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, tapusuz taşınmazın tescili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü ve 17 nci maddeleri.

3. Değerlendirme

Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı HMK’nın geçici 3/2 nci maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’un uygulanacağı davalar yönünden HUMK’un 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, bozma ilamına, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

V. KARAR

Açıklanan nedenlerle

Davacı vekili ile davalı Hazine vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA,

Aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz eden davacıya yükletilmesine;

492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13 üncü maddesinin j bendi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına,

1086 sayılı HUMK'un 440/III-1 inci maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,

04.03.2024 gününde oy birliği ile karar verildi.

...