Logo

1. Hukuk Dairesi2023/3578 E. 2025/449 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasçılar arasında, miras bırakanın sağlığında yaptığı iddia edilen hibe nedeniyle bazı taşınmazların davalı adına tespit ve tescil edilmesi sebebiyle tapu iptali ve tescil davası açılması.

Gerekçe ve Sonuç: Davalının, miras bırakanın sağlığında yaptığı iddia edilen hibeye dair savunmasını ispatlayamaması ve taşınmazların miras bırakanın terekesinden çıktığının kanıtlanamaması gözetilerek, yerel mahkemenin davacı mirasçı lehine verdiği tapu iptali ve tescil kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1319 E., 2023/302 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Göynük Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2015/433 E., 2021/64 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı ... ... vekili dava dilekçesinde; Bolu ili, Göynük ilçesi, ... köyünde bulunan 102 ada 10, 15, 163 ada 2, 170 ada 1, 6, 7, 171 ada 8, 9, 10, 172 ada 3, 173 ada 2, 216 ada 4, 226 ada 7, 27, 28, 233 ada 1 ve 234 ada 1 parsel sayılı taşınmazların tarafların müşterek murisi ... ...'dan intikal etmesine ve taşınmazlarda tüm mirasçıların hak sahibi olmalarına rağmen davalı ... adına tespit ve tescil edildiğini ileri sürerek çekişmeli taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile payı oranında davacı adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı ... vekili, dosyaya sunduğu dilekçede ve aşamada; davanın haksız ve dayanaksız olduğunu, çekişmeli taşınmazların bir kısmının davalıya dedesi tarafından bağışlandığını, bir kısmını da davalının satın aldığını belirterek davanın reddini istemiştir.

Davalı asıl, aşamada; babasının 1973 yılında vefat ettiğini, 1976 ya da 1977 yılında dedesi ...’nün çekişmeli taşınmazları kendisine verdiğini, dedesi ölene kadar dedesine kendisinin baktığını belirterek davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; çekişmeli taşınmazların kök muris ... ...'dan kaldığı, davalı her ne kadar dedesi tarafından taşınmazların kendisine hibe edildiğini savunmuş ise de bu savunmasını ispat edemediği, davalı ile dedesinin beraber yaşadığı, dedesinin ölümünden sonra taşınmazlarda davalının zilyet olduğu, kadastro sırasında da taşınmazların davalı adına tespit edildiği, elbirliği hükümlerine tabi taşınmaz üzerinde mirasçılardan birinin zilyet olmasının, o mirasçıya taşınmazın tamamı üzerinde mülkiyet hakkı bahşetmeyeceği, sürdürülen zilyetliğin tereke adına sürdürülmüş sayılacağı, 170 ada 6 ve 7 parsellere ilişkin Göynük Kadastro Mahkemesinin 2010/3 Esas, 2010/48 Karar sayılı ilamında davacının taraf olmaması nedeniyle bahsi geçen dosyanın davacı yönünden kesin hüküm teşkil etmeyeceği, 170 ada 6 ve 7 parsel sayılı taşınmazların kök muristen kaldığı, 163 ada 2 parsel üzerinde davalıya ait kümesin bulunduğu ve davacı tarafın bu yapıdan hak iddia etmediği, 171 ada 9 ve 173 ada 2 parsel sayılı taşınmazların kök murisle ilgisinin olmadığı, davalının bu taşınmazları ... ...'dan satın aldığı gerekçesi ile çekişmeli 102 ada 10 parsel, 102 ada 15 parsel, 163 ada 2 parsel, 170 ada 1 parsel, 171 ada 8 parsel, 171 ada 10 parsel, 172 ada 3 parsel, 216 ada 4 parsel, 226 ada 7 parsel, 226 ada 27 parsel, 226 ada 28 parsel, 233 ada 1 parsel, 234 ada 1 parsel, 170 ada 6 parsel ve 170 ada 7 parsel sayılı taşınmazlara yönelik davanın kabulü ile dava konusu taşınmazların davalı adına olan tapu kaydının iptaline, Göynük Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/86 Esas, 2015/104 Karar sayılı veraset ilamındaki hissesi oranında davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, kalan miktarın davalı uhdesinde bırakılmasına, 171 ada 9 parsel ve 173 ada 2 parsel sayılı taşınmazlara yönelik davanın esastan reddine, 163 ada 2 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulanan kargir kümesin Kadastro Kanunu’nun 19. maddesi gereğince davalıya aidiyetinin tespitine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; 171 ada 8, 9 ve 173 ada 2 parsel sayılı taşınmazlar haricindeki çekişmeli taşınmazların evveliyatında tarafların ortak murisi ... ...'nın zilyetliğinde olduğu, ölümüyle mirasçılarına intikal ettiği, tüm mirasçıların bir araya gelmek suretiyle terekesini taksim etmedikleri, muris ... ...'nın sağlığında davalıya yaptığı bir bağış işlemi olmadığı, taşınmazların muris ... ...'nın terekesinden çıkmadığı için terekesinin elbirliği mülkiyetine tabi olduğu, davalının taşınmazlardaki kullanımının tüm mirasçılar adına olduğu, davalı tarafça da açıkça taksim, satış, bağış vs. iddia ve ispat edilmediği, Göynük Kadastro Mahkemesinin 2010/3 Esas, 2010/48 Karar sayılı ilamında davacının taraf olmaması dolayısıyla davacı yönünden kesin hüküm teşkil etmeyeceği gerekçesi ile Mahkemesince 171 ada 8, 9 ve 173 ada 2 parsel sayılı taşınmazlar haricindeki çekişmeli taşınmazlar yönünden davanın kabulü yönünde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, ancak Mahkemece yapılan keşifte dinlenen mahalli bilirkişiler ... ... ile ... ...'nın 171 ada 8 parsele ilişkin beyanları ile 171 ada 8 parselin tarafların ortak murisi ... ...'ya ait olmayıp ondan gelmediği, davalının bu parseli ... ...'dan satın aldığı, bu parsel yönünden Mahkemece ret kararı verilmesi gerektiği, dava konusu taşınmazlardan 171 ada 10 parsel sayılı taşınmazın tarafların ortak murisinden kaldığı, usulüne uygun bir miras paylaşımının yapılmadığı, dava konusu 171 ada 10 parsel sayılı taşınmazdaki kargir ahırın davalı ... tarafından yapıldığı ve ona ait olduğu, Mahkemece Kadastro Kanunu'nun 19/2. maddesi uyarınca davalı adına beyanlar hanesine şerh verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesinin isabetsiz olduğu açıklanarak davalı vekilinin istinaf başvurusunun belirtilen yönlerden kabulüne karar verilmiş, İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak çekişmeli 102 ada 10 parsel, 102 ada 15 parsel, 163 ada 2 parsel, 170 ada 1 parsel, 171 ada 10 parsel, 172 ada 3 parsel, 216 ada 4 parsel, 226 ada 7 parsel, 226 ada 27 parsel, 226 ada 28 parsel, 233 ada 1 parsel, 234 ada 1 parsel, 170 ada 6 parsel ve 170 ada 7 parsel için açılan davanın kabulüne, dava konusu taşınmazların davalı adına olan tapu kayıtlarının iptali ile Göynük Sulh Hukuk Mahkemesinin 2015/86 Esas, 2015/104 Karar sayılı veraset ilamındaki hissesi oranında davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, kalan miktarın davalı uhdesinde bırakılmasına, 171 ada 8, 9 parsel ve 173 ada 2 parsel sayılı taşınmazlara yönelik davanın esastan reddine, 163 ada 2 parsel üzerinde bulanan kargir kümesin ve 171 ada 10 parsel üzerinde bulanan kargir ahırın Kadastro Kanunu’nun 19. maddesi gereğince davalıya aidiyetinin tespitine ilişkin yeniden hüküm kurulmuştur.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Nedenleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde;

a. Davanın kabulüne karar verilen taşınmazlar yönünden kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu,

b. Çekişmeli taşınmazların dedesi tarafından davalıya bağışlandığını, bağış yoluyla edinilen taşınmazların tapu kayıtlarının iptalinin murisin ölümünden itibaren 1 yıl içerisinde istenilebileceğini,

c. 170 ada 6 ve 7 parsel sayılı taşınmazlar yönünden kesin hüküm bulunduğunu,

d. 172 ada 3 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki evin davalı tarafından yaptırıldığını ve bu yerin davalıya ait olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

Kadastro sonucu; Bolu ili, Göynük ilçesi, ... köyünde bulunan 102 ada 10, 15, 163 ada 2, 170 ada 1, 6, 7, 171 ada 8, 10, 172 ada 3, 173 ada 2, 216 ada 4, 226 ada 7, 27, 28, 233 ada 1 ve 234 ada 1 parsel sayılı taşınmazlar kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... adına tespit ve tescil edilmiş, 171 ada 9 ve 173 ada 2 parsel sayılı taşınmazlar aynı nedenle ... ... adına tespit ve tescil edildikten sonra, 27.04.2015 tarihinde satış nedeni ile davalı adına kayıtlanmıştır.

Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı vekilinin temyiz itirazının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 1.328,05 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına,

Dosyanın Göynük Asliye Hukuk Mahkemesine, kararın bir örneğinin Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesine gönderilmesine,

06.02.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.