Logo

1. Hukuk Dairesi2023/3582 E. 2024/2129 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu davalı adına tescil edilen taşınmazın bir bölümünün davacıya ait olduğu iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasının reddine ilişkin kararın temyizi.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, davacının zilyetliğini ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermesi usul ve yasaya uygun bulunarak, Yargıtay’ın önceki bozma kararına rağmen davacı yararına kazanılmış hak oluşmadığı değerlendirilerek, yerel mahkemenin ret kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/316 E., 2023/103 K.

HÜKÜM : Ret

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece kararın bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece, bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın reddine karar verilmiştir.

Karar davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; Artvin ili, ... ilçesi, ... köyü 112 ada 5 parsel sayılı taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında davalı ... adına tespit ve tescil edildiğini, taşınmazın bir bölümünün davacıya ait olduğunu ileri sürerek tapu kaydının 1/2 payının iptali ile davacı adına tescilini istemiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davalının 30 yıldan beri taşınmazı kullandığını, tespitin doğru olduğunu ve davacı tarafın zilyetliğinin bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

Yusufeli Asliye Hukuk Mahkemesinin 14.03.2016 tarihli ve 2013/120 E 2016/175 K sayılı kararı ile; çekişmeli taşınmazın fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 345,32 metrekare yüzölçümündeki bölümde zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının davacı yararına oluştuğu gerekçesiyle bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen bölümün tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya tesciline karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairenin 17.10.2021 tarihli ve 2021/2659 Esas, 2021/5301 Karar sayılı kararıyla; "... dosya içeriği ve toplanan delillerden çekişmeli taşınmaz bölümünün davacı ve davalı tarafa ait olmadığı, mera vasfı ile tüm köylünün kullanımında bulunduğu, sonradan taşınmaz içerisinde patika yol açılması ile köylünün bu yolu kullanarak harman yerine gittikleri anlaşılmaktadır. Öte yandan, tespit tarihine kadar zilyetlikle iktisap koşullarının oluştuğu da davacı tarafından kanıtlanamamıştır. Hal böyle olunca; Mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme yapılarak yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup..." gerekçesiyle karar bozulmuş, davacı vekilinin karar düzeltme isteği Dairenin 21.04.2022 tarihli ve 2022/2082 E., 2022/3353 K. sayılı kararıyla reddedilmiştir.

B. Mahkemece Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tüm dosya kapsamı, mahalli bilirkişi ve tanık beyanları, alınan bilirkişi raporları ve Yargıtay bozma kararı çerçevesinde dava konusu taşınmazın köylünün ortak kullanımında olduğu, davacının zilyetliğinin ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde; davanın dinlenen tanık, mahalli bilirkişi beyanları, yapılan keşif ve bilirkişi raporları ile ispatlandığını, taşınmazın 30-40 yıldır davacı tarafından kullanıldığını, köylünün ortak kullanımında olduğu yönündeki tespitin hatalı olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro tespiti öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü, 17 nci; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 6 ncı, 713/1 inci; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 190 ıncı maddeleri.

3. Değerlendirme

1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı HMK'nın geçici 3/2 nci maddesinin yollamasıyla uygulanması gereken 1086 sayılı HUMK'un 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Yusufeli Asliye Hukuk Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 247,70 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,

1086 sayılı HUMK'un 440/III-1 inci maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,14.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.