Logo

1. Hukuk Dairesi2023/3759 E. 2023/7206 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasında, ilk temyiz incelemesi sonucu verilen bozma kararına uyularak verilen ikinci hükmün, ilk hükümde paydaş olup da temyiz etmeyen davalılar yönünden kesinleşip kesinleşmediğine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: İlk hükmü temyiz etmeyen paydaşlar yönünden hükmün kesinleştiği ve bu davalılar lehine kazanılmış hak teşkil ettiği, bu nedenle ikinci hükmün temyiz incelemesinin bu davalılar yönünden reddine karar verilmesi gerektiği gözetilerek temyiz istemlerinin reddine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/213 E., 2020/350 K.

HÜKÜM/KARAR : Kabul

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil istekli davadan dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın temyiz edilmesi üzerine hüküm, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 14.05.2018 tarih, 2017/5802 Esas, 2018/3214 Karar sayılı kararı ile bozulmuştur.

Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiş; kararın bir kısım davalılar ..., ..., ... tarafından temyiz edilmesi üzerine; Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili; Sivas ili, Suşehri ilçesi, ... köyü çalışma alanında bulunan dava konusu 344, 1077 ve 1087 parsel sayılı taşınmazların davacının annesi olan Huri Yılmaz’dan davacıya intikal ettiğini, taşınmazların davacının annesine ait olduğuna dair “tapu muamelatına mahsus ilmuhaber” bulunduğunu, ancak kadastro çalışması sırasında hatalı olarak babası ...’ın zilyetliğinde oldukları kabul edilerek taşınmazların ... mirasçıları adına tespit ve tescil edildiğini ileri sürerek dava konusu taşınmazların davalılar adına olan tapu kayıtlarının iptali ile davacı ... adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı Münüre Canatan 14.12.2011 tarihli dilekçe ile davayı kabul ettiğini bildirmiştir.

2.Davalılar ..., ..., ... ve ...; iddianın doğru olmadığını belirterek davanın reddini istemişlerdir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI/BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI

Mahkemenin 14.01.2014 tarih, 2011/263 Esas, 2014/10 Karar sayılı kararı ile, iddianın kanıtlandığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde bir kısım davalılar ..., ... ve ... temyiz isteminde bulunmuşlardır.

B. Bozma Kararı

Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 14.05.2018 tarih, 2017/5802 Esas, 2018/3214 Karar sayılı kararı ile; kayıt maliklerinden ... mirasçılarının davaya dahil edilmesi için davacı tarafa süre verilmesi gerektiği gerekçesi ile karar bozulmuştur.

C. Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin tarih ve sayısı yukarıda belirtilen kararı ile; davacının annesi Huri Yılmaz adına düzenlenen 'tapu muamelatına mahsus ilmuhaber' başlıklı belgede belirtilen taşınmazların hudutlarının dava konusu taşınmazlara uyduğu, Huri'nin halk arasında Durik ismi ile bilindiği, nüfus kayıtlarına göre davacı ...'ın Huri'nin tek mirasçısı olduğu, davaya konu taşınmazların 1969 yılında kadastro çalışmaları ile tespitlerinin yapıldığı ancak davacı ...'ın kadastro tespitine itiraz ettiği, kadastro komisyonu tarafından 2003 yılında itirazın reddedildiği, bu durumda taşınmazların mirasçılar arasında rızai olarak taksiminden söz edilemeyeceği, kök mirasbırakan Şevki'nin taşınmazlarda feri zilyet olduğu, sürdürdüğü zilyetliğin Huri adına olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde bir kısım davalılar ..., ..., ... temyiz başvurusunda bulunmuşlardır.

B. Temyiz Sebepleri

Bir kısım davalılar temyiz dilekçelerinde özetle; bozma gerekleri yerine getirilmeden eksik inceleme ile karar verildiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmişlerdir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü ve 17 nci maddeleri, 4.2.1959 tarih ve 13/5 sayılı YİBK

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı HMK’nın geçici 3/2 nci maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’un uygulanacağı davalar yönünden HUMK’un 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümküdür.

2. Hemen belirtmek gerekir ki, Mahkemenin, Yargıtayın bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usuli kazanılmış hak oluşabileceği gibi, bazı konuların bozma kararı kapsamı dışında kalması yolu ile de usuli kazanılmış hak durumu doğabilir. Yargıtay tarafından bozulan bir hükmün bozma kararının kapsamı dışında kalmış olan kısımları kesinleşir.

Bozma kararına uymuş olan mahkeme, kesinleşen bu kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez. Bir başka anlatımla, kesinleşmiş bu kısımlar, lehine olan taraf yararına usuli kazanılmış hak oluşturmaktadır (4.2.1959 gün ve 13/5 sayılı YİBK).

3. Somut olaya gelince; Sivas ili, Suşehri ilçesi, ... köyü çalışma alanında bulunan dava konusu 344, 1077 ve 1087 parsel sayılı taşınmazların senetsizden, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile ...’a ait iken ...’ın 1947 yılında ölümü üzerine geride kalan mirasçıları ..., ..., ..., ..., ..., ... (...) ve ... adına miras payları oranında tespit edildiği, davacı tarafından 27.08.1969 tarihinde yapılan itirazın reddedildiği ve tespitin 27.03.2003 tarihinde kesinleştiği, mirasçılardan ... adına tespit edilen payların 03.11.2004 tarihinde paylı olarak mirasçılarına intikal ettiği, Mahkemenin 14.01.2014 tarih, 2011/263 Esas, 2014/10 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verildiği, anılan kararın taraflara usulüne uygun olarak tebliğ edildiği ve dava konusu taşınmazlarda paydaş olan bir kısım davalılar ..., ... ve ... tarafından temyiz edildiği, bozma kararı sonrası Mahkemece ilk karardaki gibi davanın kabulüne kararı verildiği ve bu kararın da, ilk kararı temyiz etmeyen paydaşlardan davalılar ... ile ... mirasçıları ... ve ...’un temyiz ettiği ve dava konusu taşınmazların paylı mülkiyet hükümlerine tabi olduğu gözetildiğinde; davanın kabulüne ilişkin ilk kararı temyiz etmeyen ... mirasçıları ile ... yönünden verilen kabul kararının davacı lehine kazanılmış hak oluşturacağı kuşkusuz olup ilk kararı temyiz etmeyen ... mirasçıları ..., ... ile ...’ın 09.12.2020 tarihli ikinci kararı temyiz etme yetkisi bulunmadığından temyiz dilekçelerinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Bir kısım davalılar ..., ... ile ...’ın temyiz dilekçelerinin REDDİNE,

Peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgililere iadesine,

Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

06.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.