"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/1250 E., 2021/1280 K.
HÜKÜM/KARAR : Ret/İstinaf başvurusunun esastan reddi
İLK DERECE MAHKEMESİ : İnebolu Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2015/311 E., 2020/90 K.
Taraflar arasındaki kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı dava dilekçesinde özetle, Kastamonu ili, Bozkurt ilçesi, ... köyünde bulunan 173 ada 2 parsel numaralı taşınmazın davalı ..., 173 ada 5 parsel numaralı taşınmazın ise ölü davalı ... adına tescil edildiğini, dava konusu 173 ada 2 parsel numaralı taşınmazın ölü babasına ait 173 ada 1 parsel numaralı taşınmazla sınır komşusu olduğunu, babasına ait taşınmaz yaklaşık 1.200 m² olmasına rağmen sadece 83,73 metrekare olarak tescil edildiğini, bu taşınmazın yaklaşık 1.100 metrekaresini davalı ...'a ait 173 ada 2 parsel numaralı taşınmaz içerisine dahil edildiğini, dava konusu 173 ada 5 parsel numaralı diğer taşınmazın ise 1/3 hissesinin babasına ait olmasına rağmen tam olarak ölü davalı ... adına tescil edildiğini ileri sürerek dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile 173 ada 2 parsel numaralı taşınmazın yaklaşık 1.100 metrekarelik kısmının babasına ait 173 ada 1 parsel numaralı taşınmaza ilave edilmesine, 173 ada 5 parsel numaralı taşınmazın 1/3 hissesinin babası adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu 173 ada 2 parsel numaralı taşınmazın müvekkiline mirasbırakanı tarafından hibe edildiğini, mirasbırakanın söz konusu taşınmazı 1955 yılından beri kullanıldığını, müvekkiline ait taşınmazın davacının iddia ettiği gibi komşu parsele tecavüzü bulunmadığını, yıllardır kullanılan tarlanın sınırlarının belli olduğunu, sınırlar üzerinde dikili ağaçlar bulunduğunu, sınırların hiçbir zaman değişmediğini, 1.100 metrekare alanın davacıya ait parselden alındığı iddiasının gerçek dışı olduğunu, söz konusu taşınmazın tamamının müvekkili tarafından kullanıldığını ve halen tarla olarak sürüldüğünü belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ...., ..., ..., ... cevap dilekçelerinde özetle; davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
III. MAHKEME KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dava konusu 173 ada 2 parsel numaralı taşınmaz yönünden beyanlarına başvurulan tespit bilirkişileri, mahalli bilirkişiler ve davacı tanıklarının dava konusu alanın davalının anne ve babası tarafından kullanıldığını, gerek davacıyı gerekse babaları ...'yü dava konusu alanı kullanırken, dava konusu alanda tarımsal faaliyette bulunurken görmediklerini beyan ettikleri, dinlenen yerel bilirkişi ve tanık beyanları bir bütün olarak değerlendirildiğinde davacınının dava konusu 173 ada 2 parsel numaralı taşınmazın bir kısmının babası ...' a ait olduğunu, lehlerine 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü maddesinde öngörülen kazanma şartlarının oluştuğunu ispat edemediği gerekçesiyle 173 ada 2 parsel sayılı taşınmaz yönünden davanın reddine; dava konusu 173 ada 5 parsel numaralı taşınmaz yönünden davacının dava konusu taşınmazın 1/3 hissesinin ne şekilde babası ...' a ait olduğunu, miras yolu ile mi intikal ettiğini yoksa satın alma sureti ile mi sahip olduğunu açıklamadığı, keşifte dinlenen tespit bilirkişisi ... ve davacı tanığı ... dışında diğer yerel bilirkişiler ve davacı tanıklarının dava konusu taşınmazın kime ait olduğunu, kimden geldiğini, davacının babasının 1/3 hisse ile dava konusu taşınmaza malik olup olmadığını bilmediklerini beyan ettikleri, davacının dava konusu 173 ada 5 parsel sayılı taşınmaz yönünden de iddiasını ispat edemediği gerekçesiyle bu taşınmaz yönünden de davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Nedenleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahallinde yapılan keşif sırasında dinlenilen tanıklardan ...’in dava konusu 173 ada 5 parsel numaralı taşınmazın ..., ... oğlu ... ve ... oğlu ...'a ait olduğu ve bu taşınmazın her üç kişiye de kendi büyükleri atalarından kaldığını bildiğini ve hisselerinin bu taşınmazda 1/3 oranında olduğunu, gerek davacıları gerekse de davacıların mirasbırakanı ...'ı söz konusu taşınmazda tarımsal faaliyet yaparken görmediğini ancak yukarıda ismi geçen 3 hissedarın hayvanlarını bu taşınmazda otlattıklarını, yine söz konusu 173 ada 5 parsel numaralı taşınmaz üzerine ... oğlu ...'ın mirasçısı ... tarafından 4-5 yıl önce ev yapıldığını, diğer hissedarların buna itiraz etmediklerini açıkça beyan ettiğini, yargılama sırasında dosyaya ...'ın ve müvekkilinin mirasbırakanı ... oğlu ...'ın veraset ilamlarının dosyaya sunulduğunu, ancak Yerel Mahkeme tarafından davalıların mirasbırakanı ...'ın, müvekkilinin babası ...'nün amcası olması karşısında kök mirasbırakanları olan ...Akçay'dan veraset ilamı alınmaksızın Mahkemece taşınmazların kimden geldiğinin tespit edilemediğinden bahisle davanın reddine karar verilmesinin eksik inceleme ve yanlış değerlendirmeyle yapıldığını, müvekkilinin kardeşi ...'un dava konusu 173 ada 5 parsel numaralı taşınmaza ev yapması ve adına tespit görmüş diğer davalıların buna karşı çıkmamış olmasının hayatın olağan akışı ile Mahkeme kararı arasında çelişki yarattığını, Mahkemece bu hususların hiç irdelenmeksizin karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesi yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dosya içeriğine, Mahkemece yapılan keşif, yerel bilirkişi, tespit bilirkişi, davacı ve davalı tanıklarının beyanları, teknik bilirkişi raporları, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere göre, dava konusu 173 ada 2 parsel numaralı taşınmaz içerisinde dava konusu edilen ve krokisinde (A) harfi ile gösterilen bölümün davacıya ve mirasbırakanına ait olduğunun ve kadastro tespitinden geriye 20 yılı aşkın süredir zilyet bulunduğunun ispat edilemediği, kadastro tespitinin aksinin sübut bulmadığının anlaşıldığı; davacı, diğer dava konusu 173 ada 5 sayılı parselin 1/3 payının mirasbırakanına ait olduğunu iddia etmiş ise de dava konusu taşınmazın 1/3 payının mirasbırakan babası ...’a, miras yolu ile mi intikal ettiği yoksa satın alma suretiyle mi geçtiğini ispat edemediği gibi dava konusu taşınmaz üzerinde davacının ve mirasbırakanın ekonomik amaca uygun zilyetliğinin olmadığı, davacı tarafın malik sıfatıyla zilyetliğini ispat edemediği, kadastro tespitinin aksinin sübut bulmadığı böylece Mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle, istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü maddesi, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 713/1 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanunu'nun 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Kadastro sonucu; Kastamonu ili, Bozkurt ilçesi, ... köyünde bulunan 173 ada 2 parsel numaralı taşınmaz 4.985,20 m² yüzölçümü ve iki katlı ahşap ev ve samanlık ve tarla vasfı ile davalı ... adına, 173 ada 5 parsel numaralı taşınmaz 6.744,68 m² yüzölçümü ve tarla vasfı ile diğer davalıların mirasbırakanı ... adına tespit ve tescil edilmiştir.
Davacı 173 ada 2 parselde A harfi ile gösterilen kısmın ve 173 ada 5 parsel sayılı taşınmazın 1/3 hissesinin tapu kaydının iptali ile mirasbırakanı ... adına tescili istemiyle dava açmıştır.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin temyiz itirazının reddi ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Alınması gereken 346,90 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
22.04.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.