"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2020/1086 E., 2023/577 K.
HÜKÜM/KARAR : Kabul/Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Şanlıurfa 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2017/457 E., 2020/579 K.
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı; mirasbırakan babasından kalan dava konusu 372 parsel sayılı taşınmazın intikal işlemlerinin yapılması amacıyla yeğeni olan davalı ...'yi vekil tayin ettiğini, maddi sıkıntıda olduğu dönemde taşınmazdaki payını satmak için tapu müdürlüğüne gittiğinde taşınmazın davalı vekil tarafından oğlu olan diğer davalı ...'a devredildiğini öğrendiğini, vekalet görevinin kötüye kullanıldığını, işlemlerin bilgisi ve rızası dışında gerçekleştiğini, kendisine herhangi bir bedel de ödenmediğini ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adına tescilini istemiştir.
II. CEVAP
Davalılar; iddiaların doğru olmadığını, davacının dava konusu ve dava dışı taşınmazlarının intikali ve satışı için davalı ...'ye vekaletname verdiğini, dava konusu taşınmaz paylı olduğundan kimsenin satın almaya yanaşmadığını, davacının ricası üzerine taşınmazın davalı ...'ye satışı hususunda davacıyla anlaştıklarını, davalı ...'nin de vekaletname ile taşınmazı oğlu olan diğer davalı ...'a devrettiğini, satış bedelinin peyder pey ödendiğini, tüm işlemlerin davacının rızası doğrultusunda gerçekleştiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalıların satış bedelini ödediklerini ispatlayamadığı, vekalet görevinin kötüye kullanıldığı, baba-oğul olan davalıların el ve işbirliği içerisinde hareket ederek davacıyı zararlandırdıkları gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; vekalet görevinin kötüye kullanılmasının söz konusu olmadığını, satış bedelinin bir kısmının elden, bir kısmının posta çekiyle, bir kısmının ise ayni olarak davacıya ödendiğini, sunulan belgeler ve tanık beyanlarıyla da satış bedelinin ödendiğinin anlaşıldığını, işlemlerin davacının bilgisi ve rızası dahilinde gerçekleştiğinin tüm dosya kapsamıyla açık olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davalıların satış bedelinin bir kısmının elden, bir kısmının posta çekiyle, son ödemenin ise 30.05.2017 tarihli makbuz ile 17.000,00 TL olarak ödendiği savunulmuş ise de, sunulan makbuzda ödemenin ne için yapıldığı belirtilmediği gibi satıştan yaklaşık üç yıl sonra yapılan bu ödemenin dava konusu taşınmaz için yapıldığının kabul edilemeyeceği, davalıların satış bedelini ödediklerini ispatlayamadıkları, dinlenen tanık beyanları ve tüm dosya kapsamıyla vekalet görevinin kötüye kullanıldığı, baba-oğul olan davalıların el ve işbirliği içerisinde hareket ettikleri, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiş olmasında isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davalılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacının hem intikal hem de taşınmazın satışı için vekaletname verdiğini, davacının iradesi doğrultusunda satış yapıldığını ve bedelinin davacıya ödendiğini, taşınmazın davalı ...'a devrinden sonra dava dışı ...'e devredildiğini, ancak bu kişinin satış bedelini tam ödeyememesi ve taşınmazın diğer paydaşlarıyla sıkıntı yaşaması sebebiyle taşınmazın geri davalı ... tarafından devralındığını, dava dışı ...'in de bir kısım satış bedelini davacıya ödediğini, tanık beyanlarıyla davacının satıştan haberdar olduğunun açık olduğunu, dava dışı bir konu hakkında davacının kardeşleri tarafından taşınmaz hakkında imzalanan protokolün davacının kardeşlerinin de satıştan haberdar olduğunu gösterdiğini, anılan protokolde adı geçen jandarma personelinin Mahkemece dinlenmemesinin usule aykırı olduğunu, vekalet görevinin kötüye kullanılmasının söz konusu olmadığını belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 504/1. ve 506. maddeleri; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 2. 3. 6. ve 1023. maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 190. maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalılar vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davalılar vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanunu'nun 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 34.767,06 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalılardan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
16.09.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.