Logo

1. Hukuk Dairesi2023/452 E. 2024/3295 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacılar tarafından, kadastro çalışmaları sırasında tespit dışı bırakılan taşınmazın tapu kaydı, irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı hükümlerine dayanarak adlarına tesciline karar verilmesi üzerine davalı Hazine ve Karayolları Genel Müdürlüğü tarafından yapılan temyiz istemidir.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, davacılar lehine tapu kaydı, irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı koşullarının oluştuğuna dair delillerin eksik ve yetersiz olduğu, ayrıca uyuşmazlığın çözümünde imar planı durumu, hava fotoğrafları, komşu parsellerin durumu ve senetsiz zilyetlik araştırmasının usulüne uygun olarak yapılmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/46 E., 2021/408 K.

HÜKÜM : Kabul

Taraflar arasında görülen tapusuz taşınmazın tescili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince kararın bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece, bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı, davalı Hazine vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde; Artvin ili, Ardanuç ilçesi, ... köyünde bulunan taşınmaz bölümünün babalarından davacılara intikal ettiği, taşınmaza ilişkin tapu kayıtları bulunduğunu ve taşınmazda davacıların zilyet olduklarını belirterek dava konusu taşınmazın miras hisseleri oranında davacılar adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı Hazine vekili aşamada, dava konusu taşınmazın kamulaştırıldığını belirterek davanın öncelikle husumetten, aksi kanaatte esastan reddini istemiştir.

III. MAHKEME KARARI, BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

1. Mahkemenin 23.03.2016 tarihli ve 2012/778 Esas, 2016/268 Karar sayılı kararıyla; bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 234,46 m2'lik dava konusu taşınmazın bölgede 2011 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında yol olarak tespit dışı bırakıldığı, bu taşınmazın dava dayanağı tapu kaydı kapsamında kalan, evvelinde davacılar murisi ... ile kardeşi ...'ya babalarından intikal eden ve ölümü ile aralarında taksim ettikleri taşınmaz ile bir bütün olduğu ve yapılan taksimde davacılar murisine isabet eden kısımda kaldığı, nitekim dava konusu taşınmaz dışında kalan ve yapılan taksimde davacılar murisine isabet eden 785,69 m2'lik kısmının dava dışı ... tarafından kamulaştırıldığı ve Ardanuç (Kapatılan) Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/45 Esas, 2009/55 Karar sayılı dosyasında yapılan yargılama sonunda kamulaştırma bedelinin tespiti ile davacılara ödenmesine ve taşınmazın yol olarak terkinine karar verildiği, mahallinde yapılan keşif sırasında mahalli bilirkişilerin yer ve sınır göstermelerine göre zemine uygulanan dayanak tapu kayıtlarının miktar ve sınırları itibarıyla dava konusu taşınmaz ile daha önce kamulaştırılması yapılan ve dava konusu taşınmazla evvelinde bir bütün olan taşınmazları kapsamına aldığı, malikleri olarak okuduğu ...'in davacıların mirasbırakanı ...'nın ...'in kardeşi olduğunun tespit edildiği, bu suretle davacılarla irs ilişkisinin sağlandığı, mahalli bilirkişi ve davacı tanıklarının birbirleriyle uyumlu ve ortak beyanlarından, dava konusu taşınmaz ve daha önce bir bütün oluşturduğu taşınmazların evvelinde kök muris ...'ya ait iken ölümüyle 1960'lı yıllarda davacıların mirasbırakanı ... ile kardeşlerine intikal ettiği, ...'in ... dışındaki kardeşlerinin paylarını satın aldığı ve taşınmazın ikisi arasında taksim edildiği, taksim sonucu 2/3'lük kısmının davacıların mirasbırakanı ...'e, 1/3'lük kısmının ...'ya kaldığı, davacıların mirasbırakanına isabet eden dava konusu taşınmazın da içinde bulunduğu taşınmazın ...'nce istimlak edildiği, 7-8 yıl öncesine kadar davacıların mirasbırakanı ... ve ölümüyle davacılar tarafından kimi zaman sebze ve meyve yetiştirmek, kimi zaman aynı taşınmaz içerisinde bulunan ev ve samanlıklarına geçmek için yalnızca kendileri tarafından yol olarak kullanıldığı, davacılar yararına kadastro öncesi tapu kaydı, irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı sebepleriyle kazanma koşullarının oluştuğu gerekçesi ile davanın kabulüne, bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen taşınmaz bölümünün payları oranında davacılar adına tesciline karar verilmiş, karar davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.

2. Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 27.10.2020 tarihli ve 2017/5797 Esas, 2020/4873 Karar sayılı kararıyla; davanın TMK'nın 713/3 üncü maddesi uyarınca Hazine ve ilgili Kamu Tüzel Kişilerine yöneltilerek açılması gerektiği, davanın yalnızca Hazineye husumet yöneltilmek suretiyle açıldığı, çekişmeli taşınmazın sınırları içinde bulunduğu köy tüzel kişiliği ile çekişmeli taşınmazın sınırında Artvin-Ardahan Karayolu bulunması nedeniyle ilgili kamu tüzel kişiliği olarak yasal hasım konumunda bulunan ...’nün de davada yer almadığı belirtilerek davacıya davasını yasal hasım konumunda bulunan çekişmeli taşınmazın sınırları içinde bulunduğu ... ile Karayolları Genel Müdürlüğüne yöneltmesi için süre ve imkan verilmesi, taraf teşkilinin sağlanması halinde Köy Tüzel Kişiliği ile ...'nün de savunma ve delilleri sorulup saptanması, bildirdikleri takdirde delillerinin toplanması ve bundan sonra tarafların iddia ve savunmalarına ilişkin tüm deliller toplanıp değerlendirilerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gereğine değinilerek karar bozulmuş, sair yönler incelenmemiştir.

3. Mahkemenin 15.09.2021 tarihli ve 2021/46 Esas, 2021/408 Karar sayılı kararıyla;

Dava konusu taşınmazın eski tapu numaralarının 1 ada 72 parsel, 73 parsel ve 74 parsel olup yarısının mirasbırakan ...’e ve diğer yarısının kardeşi ...'e ait olduğu, taşınmazı aralarında taksim ettikleri, taksim sonucunda ...'e isabet eden kısmın dava konusu taşınmaz olduğu ve yine dava konusu taşınmaz ile bir bütün halinde olan ve dava dışı ... tarafından kamulaştırılan ve yapılan yargılama sonunda kamulaştırma bedeli tespit edilen 785,69 m2'lik kısmın yol olarak terkinine karar verildiği, dava konusu taşınmaz ve daha önce bir bütün oluşturduğu taşınmazların evvelinde kök mirasbırakan ...'ya ait iken ölümüyle 1960'lı yıllarda davacıların mirasbırakanı ... ile kardeşlerine intikal ettiği, ...'in, ... dışındaki kardeşlerinin paylarını satın aldığı ve taşınmazın ikisi arasında taksim edildiği, taksim sonucu 2/3'lük kısmı ...'e, 1/3'lük kısmının ...'ya kaldığı, dava konusu yerin ... ve ölümüyle davacılar tarafından sebze ve meyve yetiştirmek suretiyle ya da aynı taşınmaz içerisinde bulunan ev ve samanlıklarına geçmek için yalnızca kendileri tarafından yol olarak kullanılmak suretiyle zilyetlerinde bulundurdukları, dava konusu taşınmazın hiçbir zaman herkesin kullandığı umuma ait kadim yol olmadığı, bu suretle davacılar yararına kadastro öncesi tapu kaydı, irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı sebepleriyle kazanma koşullarının oluştuğu gerekçesi ile davanın kabulüne bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen taşınmaz bölümünün payları oranında davacılar adına tesciline karar verilmiştir.

IV. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili ve davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı Hazine vekilinin temyiz dilekçesinde; Mahkemenin verdiği kabul kararın usul ve yasaya aykırı olduğu, yeterli araştırma ve inceleme yapılmadığı, davacı tarafın davasını ispat edemediği, İdare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinin de hukuka aykırı olduğu belirtilerek kararın bozulması talep edilmiştir.

Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde; dava konusu alanda kamulaştırma çalışması yapılmadığını, lehlerine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğini, verilen kararın usul ve yaaya aykırı olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713/1 inci maddesi; 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 üncü, 17 nci ve 20 nci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Artvin ili, Ardanuç ilçesi, ... köyü çalışma alanında bulunan çekişmeli taşınmaz bölümü kadastro çalışmaları sırasında tespit harici bırakılmıştır.

2. Davacılar tapu kaydı, irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmış, taşınmazın hisseleri oranıda adlarına tescilini talep etmişlerdir. Mahkemece dayanak tapu kaydının dava konusu taşınmaza uyduğu ve çekişmeli taşınmaz üzerinde davacılar lehine zilyetlikle edinim koşullarının oluştuğu gerekçesi ile yazılı şekilde karar verilmiş ise de yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye elverişli değildir. Şöyle ki; yöntemince tapu kaydı uygulamasının yapılmadığı, davacı tarafın dayandığı kaydın tesisinden itibaren tüm tedavülleri ile birlikte getirtilmediği, çekişmeli taşınmaza komşu parsellere ait kadastro tespit tutanakları ile dayanaklarının dosya arasına alınmadığı, ziraat bilirkişi tarafından hazırlanan raporun yetersiz olduğu, uyuşmazlığın çözümünde hava ve uydu fotoğraflarından yararlanılmadığı, çekişmeli taşınmazın imar planı kapsamında kalıp kalmadığının tespit edilmediği, davacılar ve mirasbıranları açısından usulünce senetsiz araştırması yapılmadığı anlaşılmaktadır.

3. Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için çekişmeli taşınmazın imar planı kapsamında kalıp kalmadığının Büyükşehir Belediye Başkanlığı ile ilgili İlçe Belediye Başkanlığından sorularak imar planının onay tarihi belirlenmeye çalışılmalı, davacıların dayandığı tapu kaydı, tesisinden itibaren tüm tedavülleri ve varsa haritası ile birlikte mahalli Tapu Müdürlüğü ile Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Tapu Arşiv Daire Başkanlığından istenilmelidir. Dayanılan kayıtların kadastro tespiti sırasında başka parsellere revizyon görüp görmediği araştırılarak tespit edilmeli, revizyon görmüşlerse kadastro tespit tutanakları, dava konusu taşınmaza komşu tüm parsellerin kadastro tespit tutanakları ve uygulanan kayıtlar da getirtilmelidir. Öte yandan, davacı taraf dava konusu taşınmazın kendileri ve mirasbırakanları tarafından kullanıldığını savunduğuna göre zilyetlik araştırmasına esas teşkil etmek üzere çekişmeli taşınmazın dava tarihinden(imar planı içerisinde ise bu tarihten) geriye doğru 15-20-25 yıl öncesine ait stereoskopik hava fotoğraflarının tarihleri açıkça yazılmak suretiyle en az üç tanesi Harita Genel Müdürlüğü’nden getirilerek dosya arasına konulmalıdır.

4. Bundan sonra, dava konusu taşınmazların bulunduğu yöreyi iyi bilen, elverdiğince yaşlı, yansız yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları, ziraat bilirkişisi, jeodezi ve fotogrametri mühendisi ve teknik bilirkişi huzuru ile yeniden keşif yapılmalıdır. Yapılacak keşifte davacıların dayandığı tapu kaydı, tesisinden itibaren tüm tedavülleriyle birlikte okunup sınırlarının yerel bilirkişilerce zeminde tek tek gösterilmesi istenilmeli, gösterilen sınırlar fen bilirkişisine işaretlettirilmeli, yerel bilirkişiler tarafından zeminde gösterilemeyen hudutların tespiti için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanmalı, davacıların dayandığı tapu kayıtlarının haritasının bulunması halinde 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 20/A maddesi gereğince haritası ile zemine uygulanarak kapsamı belirlenmeli, bu suretle kaydın kapsamı duraksamaya yer vermeyecek şekilde tespit edilmeli, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanakları ile denetlenmeli, yerel bilirkişi ve taraf tanıklarının beyanları arasında çelişki doğduğu takdirde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişki giderilmeli; yerel bilirkişiler ve tanıklardan çekişme konusu taşınmazın kime ait olduğu, kimden kime kaldığı, kimin ne zamandan beri hangi süre ile zilyet olduğu hususlarında somut olaylara dayalı olarak bilgi alınmalı, fen bilirkişisinden keşfi takibe imkan verir ,davacıların dayandığı tapu kaydının uygulamasını ve taşınmazın kamulaştırma kapsmaında kalıp kalmadığını gösterir krokili rapor alınmalı; jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişiden yukarıda belirtilen tarihlerde çekilmiş üç adet hava fotoğrafının stereoskop aletiyle incelenmesi neticesinde taşınmazların sınırlarını ve niteliğini, üzerlerinde sürdürülen zilyetliğin başlangıcı, şekli ve süresini belirtir şekilde rapor alınmalı; ziraat bilirkişisinden komşu parsellerin toprak yapısı ile de mukayese yapılarak taşınmazın toprak yapısı ve niteliğini, zirai durumunu, üzerinde sürdürülen zilyetliğin şekli ve süresini, taşınmaz üzerindeki bitki örtüsünü ve zilyetlikle mülk edinebilecek yerlerden olup olmadığını açıklayan, bilimsel verilere dayalı rapor istenmeli; yine taşınmazı dört tarafından gösteren panaromik fotoğrafları çektirilip dosya arasına konulmalı,3402 sayılı Kanun'un 14 üncü maddesi uyarınca, adına tescil kararı verilecek kişi ya da kişiler ile diğer mirasçılar ve onların mirasbırkanları adına aynı çalışma alanı içerisinde kayıtsız ve belgesizden başkaca taşınmaz mal tespit ya da tescil edilip edilmediği Tapu Müdürlüğü ve Kadastro Müdürlüğü ile Hukuk Mahkemeleri Yazı İşleri Müdürlüğünden sorulmak suretiyle toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.

V. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı Hazine vekilinin ve davalı ... Müdürlğü vekilinin yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK'un 428 inci maddesi gereğince BOZULMASINA,

Temyiz eden davalılar Hazine ve ... harçtan muaf bulunduğundan bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,

Dosyanın Artvin Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,

1086 sayılı HUMK'un 440/III-1 inci maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,

07.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.