"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/46 E., 2022/173 K.
HÜKÜM/KARAR : Asıl dava ret - Birleşen dava kısmen kabul
Taraflar arasındaki asıl davada tapu iptali ve tescil birleşen davada tapu iptali ve tescil ve tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, bozma kararına uyularak Mahkemece asıl davanın reddine -birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı asıl dava davacısı/birleşen dava davalısı Tapu Müdürlüğü vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikler yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Asıl davada davacı Tapu Müdürlüğü vekili, dava konusu 3741 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 7/25 payının ... adına kayıtlı iken adı geçenin Kartal 15. Noterliğinin 31.12.2008 tarih 74445 yevmiye no.lu vekaletnamesi ile vekil tayin ettiği ...’ın tevkil yetkisine dayanarak Kartal 12. Noterliğinin 24.08.2012 tarih 17434 yevmiye no.lu vekaletnamesi ile yetkili kıldığı eşi ... tarafından 27.09.2012 tarihinde satış yoluyla davalı ...’ya devredildiğini, önceki malik ...’ün tapu müdürlüğüne sunduğu 03.01.2011 tarihli dilekçe ile vekili ...’ı azlettiğini ve azlin usulüne uygun olarak sisteme kaydının yapıldığını, azle rağmen tevkil yetkisine dayalı olarak ikinci vekaletnamenin düzenlendiğini, azle konu vekaletnamenin takbis sistemi tarafından fark edilmeyip işleme izin vermesi neticesinde sehven satış işleminin yapıldığını ileri sürerek dava konusu 3741 ada 1 parsel sayılı taşınmazda 7/25 payın davalı ... adına olan tapu kaydının iptali ile önceki malik ... adına tescilini istemiştir
Birleştirilen davada davacı ...; davalı ...’ı satış konusunda 2008 yılında vekil tayin ettiğini, 03.01.2011 tarihli dilekçe ile de davalı ...’i vekillikten azlettiğini, davalı ...’in azledildiğini bildiği halde tevkil yetkisini kullanarak eşi ...’a vekaletname verip satış işlemi yaptırdığını, Tapu İdaresinin azilnameyi dikkate almadan hukuka aykırı işlem tesis ettiğini, davalı ...’nun ise diğer davalıların aile dostu olup iyiniyetli olmadığını, herhangi bir satış bedeli ödenmediğini, davalı ...’ın da davalı eşi İsmail’in vekillikten azledildiğini bildiği halde satışı yaptığını, davalı Kartal Tapu Sicil Müdürüğüne izafeten Çevre ve Şehircilik Bakanlığının sorumlu olduğunu ileri sürerek tapu iptal ve tescil isteğinde bulunmuş; olmadığı taktirde fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 126.000,00 TL'nin faiziyle birlikte tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini istemiş; 07.07.2015 tarihli dilekçe ile de talebini 396.115,28 TL 'ye yükseltmiştir.
Asıl ve birleştirilen davada davalı ...; asıl davada davacı Tapu Müdürlüğü'nün dava ehliyeti bulunmadığını, tapu kaydına güvenerek çekişmeli taşınmazı edindiğini, vekilin azledilmediğini ve satış bedelini ödediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Birleştirilen davada davalı Tapu Müdürlüğü vekili; davanın işlemi yapan memur ...’e ve müdür yardımcısı ...’a ihbarını, her iki davanın birleştirilmesini, Çevre ve Şehircilik Bakanlığına husumet yöneltilemeyeceğini, Tapu kadastro Genel Müdürlüğünün tek başına taraf ehliyeti bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Birleştirilen davada davalı ... 24.03.2016 tarihli duruşma beyanında; dava konusu taşınmazın daha önce dava dışı Bozüyük Süt Ürünleri Ltd. Şti. adına kayıtlı olduğunu ve mülkiyetinin kendisine ait olduğunu, ticari sorunlardan dolayı dava konusu taşınmazı davacı ...’a bedelsiz olarak devredip kendisinden satış için vekaletname aldığını, vekaletnamedeki tevkil yetkisine dayalı olarak taşınmazı davalı ...’ya sattıklarını, vekaletin geçerli olup olmadığının noter tarafından kontrolünden sonra davalı eşi ...’ı yetkili kıldığını, tarafına azilname tebliğ edilmediğini, azilnameden haberleri olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Feri müdahil ...; davalı Tapu Müdürlüğü yanında davaya katılmakta hukuki yararı bulunduğunu, davacı ...’ın azilname dilekçesinin aziller siciline kayıt edildiğini, dava konusu taşınmazın davacı ...’dan önceki maliki olan dava dışı Bozüyük Süt Gıda San. Tic Ltd. Şti. ile davacı ... arasında alacaklılardan mal kaçırmak amacıyla muvazaalı bir satış yapıldığını, davacının da anılan şirketin yetkilisi olan davalı ...’a vekaletname verdiğini, davacının gerçek bir zararı bulunmadığını, noterde düzenlenmiş bir azilname sunulmadığını, kısmi azil dilekçesi verilmesinin kötüniyeti gösterdiğini, davacının vekiller hakkında şikayette dahi bulunmadığını belirterek davalı Tapu Müdürlüğü yanında davaya katılmasına karar verilmesini istemiş ve davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemece, asıl davada davacı Tapu Müdürlüğünün davasının aktif taraf ehliyeti yokluğundan reddine; birleştirilen davada davacı ...’ün davalı ...’ya yönelttiği tapu iptali ve tescil isteğinin koşulları oluşmadığı gerekçesiyle reddine, tazminat isteğinin birleştirilen davada davalılar Tapu Müdürlüğü ile ... ve ... yönünden kabulüne, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yönünden davanın pasif taraf ehliyeti yokluğundan reddine karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkeme kararına karşı süresi içinde asıl davada davacı/birleştirilen davada davalı Tapu Müdürlüğü ile feri müdahil ... temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay 1.Hukuk Dairesinin 15/09/2020 tarihli ve 2016/15877 Esas, 2020/4094 Karar sayılı kararıyla; asıl davada davacı idarenin ... Medeni Kanunu'nun 1025 inci ve 1007 inci maddeleri ile Tapu Sicili Tüzüğünün 85 inci maddesi (yargılama sırasında, 17.8.2013 tarihinde yürürlüğe giren Tapu Sicili Tüzüğünün 74 inci maddesi) gereğince tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan sorumlu olacağı, TMK’nin 1007. maddesinde düzenlenen sorumluluğun kusursuz sorumluluk olup bu madde kapsamında Hazinenin tazminat davasına muhatap ve tazminata mahkum olabileceği gözetildiğinde asıl davada davacı idarenin hukuki yararının bulunduğu, Tapu Müdürlüklerinin Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğüne bağlı ve Genel Müdürlük olarak da Çevre ve Şehircilik Bakanlığına bağlı kuruluşlar olarak genel bütçe içinde ayrı bütçe ile yönetilen kamu kuruluşu olduğu bu nedenle asıl davada davacı Tapu Müdürlüğünün davasının esastan incelenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği belirtilerek, birleştirilen davaya ilişkin temyiz itirazları şimdilik incelenmeksizin kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; asıl davada davalı ...'nun iyi niyetli 3. kişi olarak bedelini ödeyip taşınmazı satın aldığı ve aksinin ispatlanamadığı gerekçesiyle asıl davanın reddine karar verilmiş; birleşen dava da ise davaya konu taşınmazın davalı ...'ya devrini gerçekleştiren ...'a vekalet veren ...'ın ... tarafından vekil tayin edildiği ancak 03.01.2011 tarihi itibariyle kayda giren yazılı dilekçesinde Kartal 15. Noterliğinde verilen vekaletname ile ilgili vekilin herhangi bir işlem yapmasına muvafakatin olmadığı hususunun belirtildiği yapılan devir işlemi sırasında söz konusu azil beyanı nazara alınmaksızın işlem yapıldığı, ...'ün davaya konu taşınmazla ilgili vekaletten azlettiği ... ile ilgili azilnamenin deftere kaydedildiği ancak ...'ın mevcut olan vekaletname ile tevkil yoluyla ...'ı vekil tayin etmek suretiyle ... tarafından taşınmazın ...'ya devrine sebebiyet verdiği, ...'ın, ...'ın azledildiği hususunu eşi olması nedeniyle bilecek durumda olduğu, ... ve ...'ın birlikte hareket ederek azilnameye rağmen devir işlemini gerçekleştirdikleri ve taşınmaz sahibi ...'ün zarara uğramasına sebebiyet verdikleri, Tapu Müdürlüğü görevlilerinin ise azilnameyi nazara almaksızın işlem yapmak suretiyle zarara iştirak ettikleri davalı ...'nun azil işlemini bilerek muvazaalı olarak satış işlemine iştirak ettiği hususunda delil ibraz edilmediği gerekçesiyle tapu iptali tescil istemi yönünden davanın reddine terditli taleplerden olan tazminat talebi yönünden dava ve ıslah dilekçesindeki istemin kabulü ile 396.115,28 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte davalılar ..., ... ve Kartal Tapu Sicil Müdürlüğünü Temsilen Muhakemat Müdürlüğünden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı ...'e verilmesine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl dava davacısı, birleşen dava davalısı Tapu Müdürlüğü vekili tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Asıl dava davacısı, birleşen dava davalısı Tapu Müdürlüğü vekili, aşamalardaki iddia ve savunmalarını tekrarlayarak ve TMK'nin 1007 nci maddesi için öngörülen şartların oluşmadığını belirtilerek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Asıl ve birleştirilen davadaki uyuşmazlık yolsuz tescil hukuki nedenine dayalı tapu iptali - tescil, olmadığı takdirde tazminat isteklerine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı ... Medeni Kanunu’nun 705 inci,
1022 nci,
1023 ünci,
1024 üncü maddeleri ile aynı Kanun'un 1007 nci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı HMK'nin geçici 3/2 nci maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'un uygulanacağı davalar yönünden HUMK 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen kararın bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı Hazine vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan kararın ONANMASINA,
Temyiz eden harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
18.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.