Logo

1. Hukuk Dairesi2023/5536 E. 2024/3910 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Alzheimer hastası annenin, oğullarına yaptığı temlik işleminin ehliyetsizlik ve muris muvazaası nedeniyle iptali talebi üzerine mirasçıların taraf sıfatı ve tereke temsilcisinin atanıp atanmayacağına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacı annenin ölümü ve davalı oğullarından birinin de ölümü üzerine tüm mirasçıların davada taraf olması ve tereke temsilcisi atanmasına gerek olmaması, ayrıca ehliyetsizlik iddiası yönünden vasiyetnamenin açılmasını beklemeksizin Adli Tıp Kurumu'ndan rapor alınması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle karar verildiği gözetilerek bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/386 E., 2021/336 K.

HÜKÜM : Usulden Ret

Taraflar arasındaki ehliyetsizlik ve muris muvazaasına dayalı tapu iptali ve tescil davasında bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın usulden reddine karar verilmiştir.

Karar, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı ... (annesi ...'ye vesayeten); davacı annesi ...'nün 2002 yılından beri alzheimer ve demans hastası olduğunu, annesi ...’nın vesayet altına alınması için Isparta 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/589 E. sayılı dosyasıyla vasi tayini davası açtığını, ...'nın maliki olduğu 14 ada 4 parseldeki 8 nolu bağımsız bölümü davalı oğullarına ölünceye kadar bakma akdiyle devrettiğini, akit tarihinde annesi ...'nın akli melekelerinin yerinde olmadığını, diğer yandan temlikin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile annesi ... adına tescilini istemiştir.

II. CEVAP

Davalılar; iddiaların doğru olmadığını, davacı ...'nın vasilik sıfatının bulunmadığını, anneleri ... hakkında verilmiş herhangi bir vesayet kararı da bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 08.12.2015 tarihli ve 2013/491 E. 2015/784 K. sayılı kararıyla; davacının aktif dava ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın husumetten reddine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairenin 05.06.2018 tarihli ve 2018/2292 E. 2018/11030 K. sayılı kararıyla, "...Somut olayda; davacının, gerek dava dilekçesinde gerekse duruşma sırasında ...'ye vasi tayin edilmesi için 1. Sulh Hukuk Mahkemesinde 2013/589 Esas sayılı dava açtığını belirtmesine rağmen, bu husus üzerinde durulmamıştır. Hal böyle olunca, değinilen yasal düzenlemeler ve yargısal uygulamalar ile davada ileri sürülen hukuksal nedenlerin kamu düzeniyle ilgili bulunması karşısında; vasi tayini hakkındaki 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/589 Esas sayılı dava dosyasının mahkemesinden getirtilip değerlendirilmesi ve ondan sonra bir karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde hüküm kurulması isabetsizdir..." gerekçesiyle karar bozulmuştur.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; yargılama sırasında davacı ...'nün 02.09.2016 tarihinde, davalı ...'nün ise 05.12.2018 tarihinde öldükleri, mirasın elbirliği mülkiyetine tabi olması nedeniyle davacı mirasçı ... vekiline davacı ... ile davalı ...'nün terekesine temsilci tayin ettirmek üzere süre verildiği, davacı ...'nün terekesine temsilci tayini talep edilmiş ise de Mahkemece davanın reddine karar verildiği ve kararın kesinleştiği, gelinen aşamada, taraf sıfatlarının birleşmesi ve mirasın elbirliği hükümlerine tabi olması nedeniyle yargılamayı sürdürmenin mümkün olmadığı gerekçesiyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, ayırt etme gücünden yoksun alzheimer hastası olan annesi ...'nün ehliyetsizken davalı oğullarına dava konusu taşınmazını devrettiğini, ...'nın diğer bir amacının ise mirastan mal kaçırmak olduğunu, emekli olan mirasbırakanın taşınmazı devretmesine gerek olmadığını, dava devam ederken davacı ...'nın ve davalı ...'nın öldüğünü, tereke temsilcisi tayin edilmesi için açılan davada tüm mirasçıların davada taraf olması nedeniyle davanın reddine karar verildiğini, bu nedenle Mahkemece dava şartı yokluğundan davanı reddinin doğru olmadığını belirterek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, ehliyetsizlik ve muris muvazaası hukuki nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 9 uncu, 10 uncu, 13 üncü, 15 inci ve 1023 üncü maddeleri,

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 114 üncü ve 115 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

Dosya içeriği ve toplanan delillerden; davacı ...'nün maliki olduğu 14 ada 4 parseldeki 8 nolu bağımsız bölümü 17.09.2009 tarihinde eşit payla davalı oğulları ... ve ...'e ölünceye kadar bakma akdiyle devrettiği anlaşılmaktadır.

Davacı ..., annesi ...'nün kısıtlanması için Isparta 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2013/589 E. sayılı dosyası ile dava açtığını belirterek davacı annesi ...'nın yaptığı temlik yönünden ... adına ehliyetsizlik ve muris muvazaası iddiasına dayalı olarak eldeki davayı açtığı, aşamada davacı ...'ya davalı oğlu ...'un vasi tayin edildiği, davacı ...'nın 02.09.2016 tarihinde, davalı ...'un ise 05.12.2018 tarihinde ölümü üzerine davacı ...'nın ve davalı ...'un geride mirasçıları olarak davanın tarafları olan ... ve ...'in kaldıkları, davalı ...'un Isparta 1.Noterliğinin 01.08.2018 tarihli vasiyetnamesi ile tüm malvarlığını davalı kardeşi ...'e bıraktığı, vasiyetnamenin açılıp okunmasına dair davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

Diğer yandan, Mahkemece davacı ...'nın ve davalı ...'un terekesine temsilci tayin ettirilmesi için davacı ...'ya verilen süre üzerine Isparta 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2020/338 E. 2021/149 K. sayılı ve Isparta 3. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2022/499 E. 2022/1123 K. sayılı dosyaları üzerinden açılan davalarda mirasbırakan ...'nın ve ...'un tüm mirasçılarının davada taraf oldukları gerekçesiyle tereke temsilcisi atanması talebinin reddine karar verildiği ve anılan davaların kesinleştiği anlaşılmaktadır.

Hemen belirtilmelidir ki, her dava açıldığı tarihteki şartlara göre değerlendirileceğinden, davacı ...'nın dava tarihinde sağ olan annesi ...'nın davalılara yaptığı temlik nedeniyle muris muvazaasına dayalı olarak sağ ... adına açtığı davanın dinlenme olanağı bulunmamaktadır.

Davacının ehliyetsizlik iddiasına dayalı davasına gelince;

Somut olayda, yargılama sırasında davacı ...'nün ölümü ile geride davanın tarafları olan davacı kızı ... ile davalı oğulları ... ve ...'in kaldıkları, mirasbırakanın dava dışı başka mirasçısının olmadığı, yargılama sırasında bekar ve çocuksuz ölen davalı ...'un mirasçılarının da davanın tarafları olduğu, davalı ...'un vasiyetname ile tüm malvarlığını yine davanın tarafı olan davalı kardeşi ...'e vasiyet ettiği gözetildiğinde, tüm mirasçıların davada taraf oldukları ve tereke temsilcisi atanmasına gerek olmadığı anlaşılmaktadır.

Hal böyle olunca, Isparta 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2019/344 Esas sayılı vasiyetnamenin açılmasına ilişkin davanın beklenilmesi, ehliyetsizlik iddiası yönünden işin esasına girilmesi, mirasbırakan ...'nün temlik tarihinde hukuki işlem ehliyetinin bulunup bulunmadığı konusunda Adli Tıp Kurumu Dördüncü İhtisas Kurulundan rapor alınması ve sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı ... vekilinin değinilen yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, (6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK'un 428 inci maddesi gereğince BOZULMASINA,

Peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

28.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.