"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/101 E., 2020/80 K.
HÜKÜM/KARAR : Kabul
Taraflar arasında görülen tescil davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesince kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar davalılar Hazine vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı, Malatya ili, Doğanşehir ilçesi, ... Mahallesinde bulunan tapulama harici taşlık olarak bırakılan 2635 m²’lik yerin kadimden beri ailesi tarafından kullanıldığını, 30-35 yılı aşkın bir süreden beri de kendi zilyetliğinde bulunduğunu, imar ihya edilerek tarıma elverişli hale getirildiğini ileri sürerek taşınmazın adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalılar, davanı reddini savunmuş, davalı Hazine Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 713/6 ıncı maddesi gereğince taşınmazın Hazine adına tescilini talep etmiştir.
III. MAHKEMENİN KARARI
Doğanşehir Asliye Hukuk Mahkemesi 17.03.2016 tarih 2012/81 E., 2016/139 K. sayılı kararı ile davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın 04.09.2015 tarihli fen bilirkişi raporunda (C) harfi ile gösterilen 506,79 m2’lik kısmın son parsel numarası verilerek davacı adına tesciline karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine ve davalı ... vekilinin tarafından temyiz isteminde bulunulmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 05.03.2019 tarihli ve 2016/6741E., 2019/1436K. sayılı kararıyla; “ davacıya ...'nı davaya dahil etmesi için süre ve imkan tanınması, yöntemince taraf teşkilinin sağlanması halinde dahili davalıdan savunma ve delillerinin sorulması, bildirmesi halinde delillerinin toplanması ve bundan sonra iddia ve savunma çerçevesinde inceleme ve araştırma yapılarak, sonucuna göre bir karar verilmesi gereğine değinilerek karar bozulmuştur.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Doğanşehir Asliye Hukuk Mahkemesinin 23.06.2020 tarihli 2019/101 E., 2020/80 K. sayılı kararı ile; zilyetlik koşulları oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne 04.09.2015 tarihli fen bilirkişi raporunda (C) harfi ile gösterilen 506,79 m²'ik kısmın son parsel numarası verilerek davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine vekili ve davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde; yeterli araştırma yapılmadığını, taşınmazın imar-ihya edilmediğini, kültür arazisi olmadığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
2.Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde; zilyetlik süresi dolmadan karar verildiğini, davanın hak düşürücü süre içinde açılmadığını belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro çalışmalarında tespit harici bırakılan taşınmazın tescili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713/1 inci, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14 üncü ve 17 inci maddeleri
3. Değerlendirme
1. Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişmeli taşınmazın Malatya ili, Doğanşehir ilçesi, Sürgü Mahallesinde 1967 yılında yapılan kadastro çalışmalarında taşlık olarak tespit harici bırakıldığı, Sürgü Belediye Meclisinin 16.10.1990 tarih 4 sayılı kararı ile onaylanan 1/1000 ölçekli uygulama imar planında “konut alanı ve yol alanı” olarak planlandığı, 04.09.2015 tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 1870,80 m2 kısmın 1683 parsel sayılı taşınmaz sınırı içinde kaldığı, imar uygulama neticesinde bir çok parsele gittiği ve dava konusu yerin yol boşluğunda kaldığı, (B) harfi ile gösterilen 145,96 m2 kısmın ve (D) harfi ile gösterilen 32,32 m2 kısmın kadastro çalışmalarında taşlık olarak tespit harici bırakıldığı, imar uygulaması sonucu boşluk olarak tescil edildiği, (C) harfi ile gösterilen 506,79 m2 kısmın ise taşlık olarak tescil harici bırakıldığı, işlem yapılmadığının belirtildiği, 18.09.2015 tarihli üç kişilik ziraat bilirkişi raporunda taşınmazın orta geçirgen, derin, %2-4 eğimli, susuz tarla olduğu, (A) harfli yerde 5-12 yaş birkaç kök meyve ağacı, bir adet ev, B ve C alanı üzerinde 6-15 yaş iğde ve meyve ağacı olduğu, (B) harfli yerde sebze ekili, (C) harfli yerde seki halinde önceden sürülmüş ekilmiş olup tütün iskelesi bulunduğu, (D) harfli yerin boş olduğu; 10.09.2015 tarihli üç kişilik jeodezi bilirkişi raporunda ise dava konusu edilen yerlerin tamamının 1965 ve 1985 tarihli hava fotoğraflarında tarım arazisi olarak kullanılmadığı, işlenmemiş ham toprak yapısında olduğu, 1999 tarihli hava fotoğrafında ise tarım arazisi olarak kullanıldığı, (A) harfli yerde bina olduğu tespit edilmiştir.
2.Hemen belirtilmelidir ki, dosya içerisinde yer alan jeodezi kurulu bilirkişi raporlarındaki bilgiler değerlendirildiğinde "C" harfi ile gösterilen dava konusu alan yönünden dava konusu taşınmazın imar planı kapsamına alındığı 1990 tarihinde geriye doğru 20 yıllık zilyetlik süresinin tamamlanmadığı anlaşılmaktadır.
3. Hal böyle olunca, "C" harfi ile gösterilen kısım yönünden de davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru değildir.
VI. KARAR
Açıklanan nedenlerle;
Davalı Hazine vekilinin ve davalı ... vekilinin yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi yollaması ile 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 428 inci maddesi gereğince BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek halinde ilgilisine iadesine,
1086 sayılı HUMK'un 440/III-1 inci maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
05.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.