"İçtihat Metni"
...
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 1995/247 E., 2014/27 K.
DAVACILAR : ..., ..., ..., ..., ...vekilleri Avukat ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ...
DAVALILAR : ... vekilleri Avukat ..., Avukat ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ...
DAVA TARİHİ : ...
HÜKÜM : Asıl Dava ve Birleştirilen Davaların Ayrı Ayrı Reddi
Taraflar arasındaki davadan dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece asıl dava ve birleştirilen davaların ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
Karar, davacılardan ... ve ... vekili ile ..., ..., ..., ..., ..., ...,..., ..., ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili, İslahiye Asliye Hukuk Mahkemesinin 1995/247 Esas sayılı dava dosyasında, ... mahallesinde bulunan dava konusu taşınmazın davacılara ait olduğunu, parselin 1977 yılında TMO tarafından kamulaştırıldığını ancak kamulaştırma bedelinin yanlış kişiler adına bankaya bloke edildiğini, TMO tarafından kamulaştırılan taşınmazın davacıların malik olduğu tapu içerisinde kaldığını, davacıların taşınmazın kamulaştırılmasına bir itirazlarının olmadığını ileri sürerek kamulaştırılan taşınmazdaki zilyetliklerinin tespiti ile kamulaştırılma bedelinin davacılara ödenmesini istemiştir.
Davacılar vekili, İslahiye Asliye Hukuk Mahkemesinin 1995/286 Esas sayılı dava dosyasında; Toprak Mahsulleri Ofisinin cebren tescil kararına karşı dava konusu yere ait davacıların tapusunun bulunduğunu, kamulaştırma kararına itirazlarının olmadığını belirterek kamulaştırma bedelinin davacı tarafa ödenmesine yönelik tespite itiraz etmiştir.
Davacılar vekili, İslahiye Asliye Hukuk Mahkemesinin 1995/322 Esas sayılı dava dosyasında; İslahiye Kadastro Mahkemesince yapılan tespitte davacılara ait tapu kaydının dava konusu parsel ile birlikte birçok yeri kapsadığının belirlendiğini, davacı tarafın ... tarih 7 sıra nolu tapu kaydında hissedar olduklarını, kadastro tespit çalışmalarında tapu kaydının dikkate alınmadığını, tapu kaydı sınırları içerisinde kalan yerlerin ... Mahallesi olarak yeni ada ve parsel numaraları verilerek yanlışlıkla bir çok davalı adına kaydedildiğini ileri sürerek dava konusu taşınmaz ile tapu kaydı kapsamında kalan diğer taşınmazların tespit edilerek tapu kayıtlarının iptali ile davacılar adlarına tapuya tescilini istemiştir.
İslahiye Asliye Hukuk Mahkemesinin 1995/286 Esas sayılı dava dosyası ile 1995/322 Esas sayılı dava dosyası 1995/247 Esas sayılı dava dosyası ile birleştirilerek yargılamaya devam olunmuştur.
İslahiye Asliye Hukuk Mahkemesinin 1995/322 Esas sayılı dava dosyasında Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü yönünden tefrik kararı verilmiştir.
II. CEVAP
Davalı TMO vekili cevap ve beyan dilekçesinde özetle; davacılar tarafından ilk davanın 03.06.1988 tarihinde Kadastro Mahkemesinin 1988/118 Esas sayılı dava dosyası ile açıldığını, dava konusu taşınmazın tapusuz yerlerden iken 6830 sayılı Yasa uyarınca TMO adına tescil edildiğini, yüz ölçümünün 7.755 m2 olduğunu, 3 kısımlık gayrimenkülün muhtelif malikler tarafından TMO'ya satıldığını, davacıların yargılama aşamalarında mülkiyete ilişkin bir taleplerinin olmadığını beyan ettiklerini, 1988/118 E sayılı dosyada yapılan 13.06.1995 tarihli kapsamlı keşif ve buna ilişkin tutanaklar okunduğunda tarafların tümünün TMO'nun mülkiyet hakkını tanıdıkları ve buna bir diyeceklerinin olmadığını beyan ettiklerini, davanın bankaya bloke edilen kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkin olduğunu, buna göre TMO’nun taraf sıfatının olmadığını belirterek TMO Genel Müdürlüğü bakımından dosyanın tefriki ile davanın reddine karar verilmesini beyan etmiştir.
Davalı ... Genel Müdürlüğü vekili beyan dilekçesinde özetle; davacı tarafından, diğer 19 kişi ile Spor Genel Müdürlüğü aleyhine tapu iptali ve tescil davası açıldığını, bu dosyanın İslahiye Asliye Hukuk Mahkemesinin 1995/247 E. sayılı dava dosyası ile birleştirildiğini, öncelikle davalı kuruma yönelik açılan davanın tefrikini, davanın süresinde olmadığını, hak düşürücü süre ve zaman aşımı sürelerinin geçtiğini, kadastro tespitinin çok önce yapıldığını ve tapu tescil işlemlerinin de bu kadastro tespitinin kesinleşmesi sonucu gerçekleştiğini, davacıların dosyaya iddialarını destekleyen belge ve kayıt sunamadıklarını belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. MAHKEME KARARI
İslahiye 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 14.01.2014 tarih ve 1995/247 Esas, 2014/27 Karar sayılı kararıyla; kamulaştırma davasında iştirak ve müşterek maliklerin tek başına dava hakkının olduğu, bu nedenle kamulaştırma bedeline yönelik olarak açılan 1995/247 Esas ile 1995/286 Esas sayılı dava dosyalarında davacılardan birinin davayı takip etmesinin sorun teşkil etmediği, ancak 1995/322 Esas sayılı tapu iptali ve tescil davasında iştirak halinde malik olan kişilerin davayı birlikte takip etmelerinin dava şartı olup zorunlu olduğu, tapu iptali ve tescil davasında dava devam ederken ölen kişilerin mirasçılarının davaya dahil edilerek davaya devam edilmesi gerektiği, davacılara bu hususta eksikliklerin tamamlanarak taraf teşkilinin sağlanması için süre verildiği, verilen süreye rağmen davalılar ve mirasçılarının davaya dahil edilmediğinin tespit edildiği, gerekçesi ile dava şartı noksanlığı nedeni ile zilyetliğin tespiti ve istihkak davasının usulden reddine; kamulaştırma bedeli adına bloke edilen ...vd. aleyhine sadece 1995/322 esas sayılı dosyanın mevcut olduğu ancak bu dosyada da hem davacılar hem davalılar açısından taraf teşkil sağlanamadığı gerekçesi ile tapu iptali ve tescil davasının reddine karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde Davacılardan ... ve ... vekili ..., ...,..., ..., ... ve ... vekili temyiz talebinde bulunmuştur.
B.Temyiz Nedenleri
Davacılardan ... ve ... vekili ile ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... vekili ayrı ayrı verdikleri temyiz dilekçesinde özetle, Mahkemenin ret kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, gerekli araştırma ve inceleme yapılmadığını, Kadastro Mahkemesinde yapılan keşifte davacıların malik olduğu 1310 tarih 28 nolu tapu kaydının dava konusu taşınmaz ile çok geniş bir alanı kapsadığını, tapu kaydının ilk geldisi olan şubat 1299 tarih 166 nolu tapunun ise sınırlarının farklı olduğunu ve sadece iki sınırının yerel bilirkişilerce bilinebildiğini, TMO tarafından zilyetler adına kamulaştırma parasının bloke edildiğini, oysa davacıların tapu kaydına dayandığını, tapulu bir taşınmazın mülkiyetinin zilyetlikle kazanılamayacağını, tapu kaydının hukuki kıymetini koruduğunu, davacıların kamulaştırmaya itirazları olmayıp kamulaştırma bedelinin davacılara ödenmesini talep ettiklerini, davacıların tapu kaydında hissedar olduklarını, tapu kaydının 3/12 payının muamele gördüğü, 9/12 payın kayıtlarda görünmediğini, bedelin kime ödeneceğinin Mahkemece tespit edilmesi gerektiğini, keşif yapılarak davacı tarafın tapu kaydının uygulanması, dava konusu parsellerin tapu kayıt kapsamında kalıp kalmadığının belirlenmesi gerektiğini, Mahkemece her ne kadar taraf teşkilinin sağlanamadığı belirtilmiş ise de dava konusu yerlerin fazlası ve taraf sayısının çokluğu nedeni ile önce keşif yapılması keşiften sonra dava konusu taşınmazlar belirlenerek taraf teşkilinin tamamlanması gerektiğini, davacıların mirasbırakanın vefat etmesi nedeniyle davanın takip edilemediğini, davacıların TMO'ya karşı açılan davadan feragat etmediğini, davacı tarafından tespite itiraz davasının davalısının hem TMO hem de kamulaştırma bedeli adlarına bloke edilen şahıslar olduğunu, Mahkemece bu hususun gözden kaçırıldığını, taraf teşkilinin sağlanması için Mahkemece kendilerine kesin süre verilmediği halde kesin süre verilmiş gibi hüküm kurulduğunu belirterek ret kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu kaydının iptali ile tescili, Mülkiyetin tespiti ve kamulaştırma bedelinin ödenmesi isteklerine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 190 ıncı maddesi; 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 ve 20 inci maddeleri, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 6 ve 713 üncü maddeleri; 4650 sayılı kanunla değişik 2942 sayılı Kanu'nun 19/10 maddesi,
3. Değerlendirme
İslahiye ilçesi Beyler Mahallesinde yapılan kadastro çalışmaları sonucu 40 ada 10 parsel sayılı 33.725,00 m2 yüz ölçümlü taşınmaz komisyon kararı ile ... adına tespit edilmiş, daha sonra malikin tespiti için görülen Kadastro Mahkemesi kararı ile taşınmaz hükmen TMO adına tapuya tescil edilmiştir.
Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı HMK’nın geçici 3/2 nci maddesinin
yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’un uygulanacağı davalar yönünden HUMK’un 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup bir kısım davacılar vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
V. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacılardan ... ve ... vekili ile ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 402.40 TL bakiye onama harcının temyize gelen davacılar ... ve ...’den alınmasına,
Aşağıda yazılı 402.40 TL bakiye onama harcının temyize gelen davacılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ...’dan alınmasına
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
10.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
...