Logo

1. Hukuk Dairesi2023/613 E. 2024/1468 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasbırakanın mal kaçırma kastıyla yaptığı iddia edilen taşınmaz devrinin iptali, tescili, bedelinin tahsili, aksi halde tenkis taleplerinin reddine ilişkin kararın temyizi.

Gerekçe ve Sonuç: Mirasbırakanın taşınmazı, bakımını üstlenen kızı ve torunlarıyla birlikte yaşadığı, onlara baktığı, mirasçılar arasında adil bir paylaşım yaptığı, davacının devirden haberdar olduğu ve mirasbırakanın mal kaçırma kastıyla hareket ettiğine dair iddiaların ispatlanamadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/112 E., 2022/2218 K.

HÜKÜM/KARAR : Ret/Esastan Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bakırköy 11. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/214 E., 2020/559 K.

Taraflar arasındaki tapu iptali-tescil, tazminat ve tenkis davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; mirasbırakan ...’ın maliki oldu 379 ada 7 parsel sayılı taşınmazdaki 1 numaralı bağımsız bölümünü davalıların etkisinde kalarak mirasçılarından mal kaçırmak amacıyla muvazaalı olarak davalı torunları ... ve ...’a düşük bedelle devrettiğini, bu davalıların ise taşınmazı yakınları olan ...’a muvazaalı olarak devrettiğini, taşınmazda halen davalılar ... ve ...’in oturduğunu ve diğer davalı ...'ya kira dahi ödemediklerini ileri sürerek taşınmazın tapu kaydının iptali ile miras payı oranında davacı adına tescilini, olmazsa davalıların taşınmazı ...’a devrederek edindikleri satış bedelinin davacıya ödenmesini, bu talebin reddi halinde davacının saklı payının tenkisini talep etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalılar ... ve ... vekili cevap dilekçesinde; mirasbırakanın anneleri olan ... ile 20 yılı aşkın süredir birlikte yaşadığını, davacının yıllardır mirasbırakan ile ilgilenmediğini, kötü niyetli olarak vasi tayini davası açarak mirasbırakanın akıl zayıflığı olduğunu ileri sürdüğünü, mirasbırakanın bu dosyaya verdiği dilekçe ile davacının kötü niyetli olduğunu beyan ettiğini, mirasbırakanın düzenlediği vasiyetname ile taşınmazlarını üç kızına paylaştırdığını, bu vasiyetnameye göre davaya konut taşınmazın anneleri olan Mari Madlen'e bırakıldığını, davacının devirden ve vasiyetnameden haberdar olduğunu, davacının mirasbırakanla ortak banka hesaplarından habersiz olarak 35.000,00 TL bedeli kendi hesabına aktardığını ve mirasbırakanın mal varlığından yararlanma amacı taşıdığını, davalı ...'ya yapılan satışta taşınmaz bedelinin ödendiğini belirterek davanın reddini istemiştir.

2.Davalı ... davaya süresinde cevap vermemiş, ön inceleme duruşmasında davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; mirasbırakanın vasi tayini davasında taşınmazın satıldığını bizzat beyan ettiği, anılan davada davacının mirasbırakanın yapacağı tasarruflardan ve vasiyetnameden haberdar olduğunun anlaşıldığı, aynı davada mirasbırakanın davacının kendisinin rızası olmadan tasarrufta bulunduğunu belirttiği, bu nedenle mirasbırakanın minnet duygusuyla dahi taşınmazı değerinden düşük miktarla devredebileceği, mal kaçırma kastıyla devir yaptığının davacı tarafça kanıtlanamadığı, davalı tanığının beyanına göre mirasbırakana kendisiyle birlikte yaşayan davalı torunları'nın ve anneleri Mari'nin baktığı, mirasbırakanın mal varlığını bölüştürmekte hakkaniyetli davrandığı, anılan nedenlerle tenkis talebinin de yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde; satış bedelinin çok düşük olduğunu, mirasbırakanın bu şekilde davranmasını açıklayacak herhangi bir sebep ortaya konulamadığını, taşınmazı satmaya ihtiyacının bulunmadığını, mal kaçırma amacıyla hareket edildiğinin açık olduğunu, taşınmazı daha sonra devralan ...a'ya kira ödemesi dahi yapılmadığını, vasiyetnamenin düzenlendiği tarihte ve vasi tayini davası sırasında mirasbırakanın akıl sağlığının yerinde olmadığını, vasiyetnamenin iptaline ilişkin olarak açılan davanın bekletici mesele yapılması gerektiğini, tenkis talebi değerlendirilmeksizin hüküm kurulmasının hukuka aykırı olduğunu, diğer mirasçılara bırakılan Kınalıada'daki taşınmazların değerinin tespit edilmediğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; mirasbırakanın kızı ... ve torunları ile dava konusu taşınmazda birlikte ikamet ettikleri, bakımı ve ihtiyaçları ile kızı ve torunlarının ilgilendiği, kira geliri olduğu, davacı kızı ile ortak banka hesabı bulunduğu, ilişkilerinde bir olumsuzluk olmadığı, davacının mirasbırakanla ortak hesaptan bir miktar para çekmesi üzerine davalı ...'ın bu duruma müdahale ettiği, bu aşamadan sonra taraflar arasında anlaşmazlık başladığı, davacının mirasbırakanın vesayet altına alınması talebiyle dava açtığı, bu davanın duruşmasında bizzat dinlenen mirasbırakanın kendisine kızı ve torunlarının baktığını, onlardan memnun olduğunu taşınmazını torunlarına devrettiğini beyan ettiği, davacının taşınmazın devrinden haberdar olduğu, mirasbırakanın mirasçıları arasında adil ve dengeli paylaştırma yapacak şekilde vasiyet düzenlediği, bu kapsamda davacı kızına da taşınmaz vasiyet ettiği, davaya konu taşınmazın davalı torunlarının annesine vasiyet edildiği, tasarruf işlemi bedelsiz olsa dahi mirasbırakanın mal kaçırma iradesi içinde hareket ettiğinden söz etmeye olanak bulunmadığı, davacının bu yöndeki iddiasının ispatlanamadığı, dava konusu taşınmazı kendisine bakan ve işleri ile ilgilenen kızından olma torunlarına devretmesinin dava dışı kızı yönünden bir anlamda vasiyetin yerine getirilmesi, davalı torunları yönünden bakım edimi karşılığı minnet duygusu ile gerçekleştirildiği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesindeki hususları tekrarlayarak kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün olmadığı takdirde tazminat, olmazsa tenkis istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

01.04.1974 tarih 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı; Türk Medeni Kanunu'nun 706 ncı; Türk Borçlar Kanunu'nun 237 nci ve Tapu Kanunu'nun 26 ncı maddeleri.

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 190 ıncı maddesi; Türk Medeni Kanunu'nun (TMK) 6 ncı maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dosyanın incelenmesinden; 1924 doğumlu mirasbırakan ...'ın 12.09.2018 tarihinde öldüğü, geriye mirasçı olarak davacı ... ile davalıların mirasbırakanı ... ve ...'i bıraktığı, çekişmeli 379 ada 7 parseldeki mesken niteliğindeki 1 numaralı bağımsız bölümün mirasbırakan tarafından 07.01.2016 tarihinde 60.000,00 TL bedelle torunları olan davalılar ... ve ...'e devredildiği, 19.01.2016 tarihinde de adı geçen torunları tarafından 65.000,00 TL bedelle ...'a devredildiği, ayrıca mirasbırakanın 23.09.2011 tarihli vasiyetnamesi ile davaya konu taşınmazı davalı torunlarının annesi olan kızı ...'ye, diğer iki parça taşınmazını da Naringül ve Jülyet'e bıraktığı anlaşılmıştır.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı vekilinin temyiz itirazının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 247,70 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,22.02.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.