"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1135 E., 2022/1340 K.
HÜKÜM/KARAR : Ret / Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Siverek 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2015/550 E., 2021/1311 K.
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde; ... mahallesinde bulunan 269 ada 6 parsel sayılı taşınmazın davacıların müşterek mülkiyetinde olduğunu, kadastro yenileme çalışmaları sırasında eksik tespit edildiğini, komşu parsel olan 269 ada 26 parsel sayılı taşınmaz maliklerinin kendi taşınmazları üzerine bina yaptıklarını ve bu esnada davacılara ait olan taşınmazın 37 metrekarelik bölümüne tecavüzde bulunduklarını belirterek tapu kayıtlarının tashihi ile tecavüzün önlenmesini ve inşaatın durdurulmasını talep etmiş, yargılama sırasında tapu iptali ve tescil istediklerini bildirmişlerdir.
II. CEVAP
Davalılar ..., ..., ..., ..., ... Yapı Müteahhitlik adına ... cevap dilekçesinde; dava konusu taşınmazın evveliyatında davacıların akrabalarına ait olduğunu, satışa konu olup kentsel dönüşüm çalışmaları çerçevesinde taşınmaz üzerinde yasalara bağlı olarak yeni inşaat yapıldığını, davacıların inşaat çalışmalarını engellediğini, menfaat sağlamak amacıyla bu davayı açtıklarını, kendilerinin de davacılardan davacı olduklarını belirterek davanın reddini istemişlerdir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tapu iptali ve tescil davasının süresinde açılmadığından hak düşürücü süre nedeniyle reddine, el atmanın önlenmesi davasının koşulları oluşmadığından reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davacıya ait parsel ile davalılara ait parselin 1990 yılında yapılan kadastrodan önce aynı ada ve parsel olduğunu, tespitten sonra taşınmazların ayrıldığını, tespitten önce davacı parselinin 594, davalı parselin ise 218 metrekare olduğunu, davalıların belediyeden satın aldıkları 160 metrekare de dikkate alındığında taşınmazlarının 378 metrekare olması gerekirken tapu kaydına bakıldığında yüzölçümünde artış olduğunun görüldüğünü, artış hususunda Mahkemece araştırma yapılmadığını, artışın davacı parseli aleyhine olduğunu, hak düşürücü süreye ilişkin hükmün Anayasa Mahkemesince iptal edildiğini, 1990 yılında yapılan tespitte davacı taşınmazının sınırlarının yanlış belirlendiğini, 3402 sayılı Kanun’un 22/a maddesi uyarınca yapılan işlemin mevzuata uygun yapılıp yapılmadığının araştırılması gerektiğini, taşınmazlarda 3402 sayılı Yasa'nın 41 inci maddesi kapsamında hata olup olmadığının araştırılmadığını, eksik inceleme ile karar verildiğini belirterek açıklanan nedenlerle Mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tapu ipati ve tescil talebi bakımından davacı tarafın iddiasının kadastro öncesi nedene dayandığı, dava konusu taşınmazın tesis kadastro tutanağının 1991 tarihinde kesinleştiği, kesinleşme tarihi ile dava tarihi olan 2015 yılı arasında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3 üncü maddesinde yazılı 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş bulunduğu, meni müdahale talebi bakımından ise koşulların oluşmadığı bu nedenlerle Yerel Mahkemenin ret kararının usul ve esas bakımdan hukuka uygun olduğu gerekçesi ile davacı vekilinin istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili, istinaf dilekçesini tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastrodan önceki nedene dayalı tapu iptali ve tescil ile müdahalenin önlenmesi istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu′nun 12 nci maddesinin üçüncü fıkrası.
3. Değerlendirme
1.Kadastro sonucunda 266 ada 7, 8 ve 15 parsel sayılı taşınmazlar tapu kaydı nedeniyle sırasıyla ...,... ve müşterekleri ve ... adına tespit edilmiş, tespitleri 26.01.1991 tarihinde kesinleşmiş, 06.04.2015 tarihinde tevhidleri ile 269 ada 26 parsel sayılı taşınmaz oluşmuştur.
Davacılar 15.10.2015 tarihinde açtıkları dava ile çekişmeli 269 ada 26 parsel sayılı taşınmazın kendi taşınmazları olan 269 ada 6 parsel ile komşu olduğunu, kendi taşınmazlarının tespitine esas tapu kayıtlarının daha fazla yüzölçüme sahip olması gerekirken eksik tespit yapıldığını belirterek tapu kayıtlarının tashihini ve meni müdahale talep etmiş, yargılama sırasında tapu iptali ve tescil istediklerini belirtmişlerdir.
Açıklanan dava sebebine göre davacıların kadastrodan önceki hakka dayalı olarak dava açtıkları, dava ve temyize konu taşınmazın tespitinin 1991 yılında kesinleştiği, davanın 3402 sayılı Kanun’un 12/3 üncü maddesinde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü süreden sonra açıldığı anlaşılmaktadır.
2.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı ... vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Davacı ... vekilinin temyiz itirazının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 346,90 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,
Dosyanın Siverek 1. Asliye Hukuk Mahkemesine, kararın bir örneğinin Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
06.02.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.
...