"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/838 E., 2023/1052 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Kayseri 4. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/199 E., 2023/117 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından duruşma istekli olarak ve davalılar ..., ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelendi, duruşma isteği değerden reddedildi, gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Kayseri ili, .... ilçesi, .... köyü 131 ada 92 (yenileme ile 12832 ada 126), 194 ada 1 (yenileme ile 12900 ada 2), 102 ada 68 (yenileme ile 12861 ada 34), 129 ada 41 (yenileme ile 12934 ada 122), 110 ada 20 (yenileme ile 12868 ada 24), 144 ada 58 (yenileme ile 12850 ada 151), 155 ada 5 parsel (yenileme ile 12857 ada 5), 126 ada 85 (yenileme ile 12937 ada 122), 134 ada 35 parsel (yenileme ile 12835 ada 22), 132 ada 85 (yenileme ile 12834 ada 21) ve134 ada 42 (yenileme ile 12835 ada 27) parsel sayılı taşınmazların maliki ... ...'nın kadastro tespiti öncesinde vefat ettiğini, ancak davalıların murisi ...'nın kadastro tespitinde babasından irsen intikal eden taşınmazların tüm mirasçılar adına tescil edilmesi gerekirken yalan ve yanıltıcı beyanlarla davalılar adına kadastro tespitinin gerçekleştirildiğini, tescilin gerekçesinin nizasız fasılasız zilyetlik olmayıp mirasçılık ilişkisine dayalı olduğunu belirterek taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile her bir taşınmaz yönünden davacı ... yönünden 156/4032, ... yönünden 234/4032 ve ... 234/4032 payları oranında adlarına tesciline yönelik karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı ... ve ... vekili cevap dilekçesinde özetle; 12900 ada 2 parsel ve 12937 ada 122 parsel sayılı taşınmazların Hasan oğlu ... ...'ya ait olmadığını, 12868 ada 24 parselin satış işlemi ile ...'ya geçtiğini, satış sözleşmesinin tarafı olmayan ... ...'nın taşınmazın alınmasında herhangi bir katkısının olmadığını,12834 ada 21 parsel ve 12832 ada 126 parsel sayılı taşınnmazın ...'nın eşi ...'ya ailesinden miras yoluyla intikal ettiğini, 12835 ada 27 parsel sayılı taşınmazın ise ...'ya kardeşi ... kızı ... tarafından trampa işlemi yapılarak devredildiğini, 12857 ada 5 parsel, 12835 ada 22 parsel, 12850 ada 151 parsel, 122 parsel ve 12934 ada 122 parsel sayılı taşınmazları ...'nın dayısı...'dan 20.07.1972 tarihinde satın alındığını, 12861 ada 34 parsel sayılı taşınmazı ...'nın kardeşlerinin hepsinden satın alma saiki ile kendi üzerine tescil ettirdiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davaya konu 12834 ada 21 parsel (eskisi 132 ada 85 sayılı ) taşınmazın kadastro tespitinin davalıların annesi olan ... adına yapıldığı, onun ölümüyle de davalılara intikal ettiği, dolayısıyla iş bu taşınmazın tarafların ortak murisi ... 'dan kalmadığı, yine davaya konu 12835 ada 27 parsel (eskisi 134 ada 42 parsel sayılı) taşınmazın dava dışı ... adına kadastro tespitinin yapıldığı, sonrasında ise davalıların murisi ... ile trampa işleminden tescil edildiği, davalıların murisi ...'nın ölümüyle de davalılara intikal ettiği, taşınmazların tarafların üst murisi ... ...ile herhangi bir ilgisinin olmadığı gerekçesiyle bu taşınmazlar açısından davacıların aktif husumete ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Davaya konu diğer taşınmazların kadastro tespiti sırasında senetsizden davalıların murisi ... adına tescil edildiği, kök muris ... 'nın kadastro tespitinden önce 1980 yılında vefat ettiği, kadastro tespitinin kesinleşme tarihinden 10 yıllık hak düşürücüsü süre içerisinde eldeki davanın açılmadığı anlaşıldığından bu taşınmazlar hakkında açılan davanın hak düşürücü sürenin geçmesi nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacılar vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davanın kadastro öncesi nedenlere değil, kadastro tespitindeki duruma dayalı sebeplere bağlı olarak açıldığını, yani davalıların murisi ...'nın taşınmazlarda Kadastro çalışması yapılırken, sanki tek mirasçı kendisi imiş gibi ve taşınmazlar miras değil de kendi taşınmazlarıymış gibi gerçeğe aykırı beyanlarda bulunarak kendi adına tescil ettirdiğini, dolayısıyla yolsuz tescil ile yapılan bu tescillerin zamanaşımına uğradığını kabul etmenin hatalı olduğunu, somut olayda davalıların murisi kadastro tespit çalışmaları sırasında davaya konu taşınmazları başka mirasçı yokmuş gibi sadece kendi adına tescil ettirmesinin yolsuz tescil olduğunu ve iyiniyetli olmadığından korunabilecek bir fiil olmadığını belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dava konusu taşınmazların kadastro tespitinin kesinleştiği 29.08.2003 tarihinden davanın açıldığı 24.05.2022 tarihi arasında Kadastro Kanunu’nun 12/3. maddesinde öngörülen on yıllık hak düşürücü sürenin geçmesi nedeni ile tüm taşınmazlar yönünden hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle davacılar vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.2 maddesi uyarınca kabulüyle İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili ve davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacılar vekili; istinaf dilekçesinde ileri sürdükleri hususları tekrarla kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekili; Bölge Adliye Mahkemesi kararına ilişkin düzeltilerek onama kararı verilerek davaya konu 12834 ada 21 parsel ve 12835 ada 27 parsel sayılı taşınmazlar hakkında aktif husumet yokluğu nedeni ile davanın usulden reddine, davaya konu diğer taşınmazlar hakkında ise hak düşürücü sürenin geçmesi nedeniyle davanın usulden reddi karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe
1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava, kadastro öncesi zilyetliğe dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesi.
3. Değerlendirme
Somut olayda; Kayseri ili, ... ilçesi, .... köyünde yapılan kadastro çalışmalarında 131 ada 92 (yenileme ile 12832 ada 126), 194 ada 1 (yenileme ile 12900 ada 2), 102 ada 68 (yenileme ile 12861 ada 34), 129 ada 41 (yenileme ile 12934 ada 122), 110 ada 20 (yenileme ile 12868 ada 24), 144 ada 58 (yenileme ile 12850 ada 151), 155 ada 5 parsel (yenileme ile 12857 ada 5), 126 ada 85 (yenileme ile 12937 ada 122), 134 ada 35 (yenileme ile 12835 ada 22) parsel sayılı taşınmazlar senetsizden ... oğlu ... adına tespit edilmiş, 132 ada 85 (yenileme ile 12834 ada 21) parsel sayılı taşınmaz kazandırıcı zamaaşımı zilyetliği ile senetsizden ... adına tespit edilmiş, tespitler 29.08.2003 tarihinde kesinleştirilerek tapuya tescil edilmiştir. 134 ada 42 (yenileme ile 12835 ada 27) parsel sayılı taşınmaz kazandırıcı zamaaşımı zilyetliği ile senetsizden ... adına tespit edilmiş, tespit 29.08.2003 tarihinde kesinleştirilerek tapuya tescil edilmiş, 17.05.2010 tarihinde trampa ile ... adına tescil edilmiştir. Davaya konu taşınmazlar 31.12.2019 tarihinde de davalılar adına intikal edilmiştir. Eldeki dava, kadastro öncesi nedenlere dayalı olarak 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3. maddesinde öngörülen on yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra 24.05.2022 tarihinde açılmıştır.
Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacılar vekili ve davalılar ... ile ... vekillerinin temyiz itirazının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 157,75 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, 157,75 TL bakiye onama harcının da temyiz eden davalılardan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
26.12.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.