Logo

1. Hukuk Dairesi2024/1880 E. 2025/2348 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Murisin, evlat edindiği çocuğundan mal kaçırmak amacıyla taşınmazını akrabalarına devrettiği iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davası.

Gerekçe ve Sonuç: Murisin, evlatlığını mağdur etme kastıyla hareket ettiğine dair yeterli delil bulunmadığı ve yapılan devir işlemlerinin geçerli hukuki sebeplere dayandığı değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/2389 E., 2024/412 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bakırköy 16. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/326 E., 2022/132 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; çocuğu olmayan muris ...'in tek mirasçısı olarak geriye 1988 yılında evlât edindiği davacıyı bıraktığını, murisin davacıdan mal kaçırmak amaçlı ve muvazaalı olarak 09.04.1991 tarihinde İstanbul ili, Bakırköy ilçesi, ... Mahallesinde kain 115 ada 118 parsel sayılı taşınmazdaki 6 nolu mesken niteliğindeki bağımsız bölümü intifa hakkını saklı tutarak çıplak mülkiyetinin yarısını davalı kardeşi ... ve 1/4'er payını da o zaman 17 ve 14 yaşlarındaki yeğenleri davalı ... ve ...'e gerçek değerinin çok altında sattığını, 2016 yılında da yine mirastan mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olarak diğer davalıların paylarını değerinin çok altında bedelle evin tek erkek çocuğu davalı ...'e sattıklarını, davalılar ve murisin fikir birliği içinde olduklarını, devir tarihinde murisin ekonomik durumunun iyi olduğunu, taşınmaz satmaya ihtiyacı bulunmadığını, davalıların da alım gücü olmadığını ileri sürerek 115 ada 118 parsel 6 nolu bağımsız bölümde davalı ... adına tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilini istemiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekili cevap dilekçesinde; murisin evlat edindiği davacıdan mal kaçırma amacı olmadığını, davacının geleceğini garantiye alma endişesi taşıdığını, öğretmen olan murisin kız-erkek ayrımı yapmadığını, davalı ... ve davalı ...'ın maddi durumunun iyi olduğunu, yüksek mühendis eşinin ölümü üzerine davalı ...'nin davalı çocuklarıyla birlikte İstanbul'a tayin isteyip murisin dava konusu evinde 1984 yılından itibaren kiracı olarak oturmaya başladığını, yakın adreste de muris ve ablası ...'in oturduğunu, ...'nin 1986'da müdür yardımcılığından emekli olup 2006 yılına kadar özel okullarda idarecilik yaptığını, ev satın almak isteyen ...'nin murisle dava konusu evi satın almak için anlaştıklarını, dava konusu evin satış tarihi olan 1991 yılında yapılan ödemeye karşılık çıplak mülkiyetinin satın alındığını, bakiye bedel için ipotek tesis edildiğini, 2012 yılında bakiye bedel de ödenince bedelli intifadan feragatle tam mülkiyetin alındığını, buna karşılık murisin 1994 yılında kardeşi ...'e ait dairenin yarısını da davacı adına satın aldığını, davacının taşınmaz almaya yetecek ekonomik gücü olmadığını, 2016 yılındaki devirde de tekstil mühendisi davalı ...'ın kredi gereksinimi için hissesini devrettiğini, devirde 120.000,00 TL konut kredisi kullanıldığını, yüksek harç çıkmaması için devirlerde düşük bedel bildirildiğini belirterek davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı tanıklarının davacıdan duydukları kadarıyla bilgi sahibi oldukları, dava konusu taşınmazın devrine dair görgüye dayalı bilgileri olmadığı, murisin dava konusu taşınmazda oturmadığı, kız kardeşiyle Ataköy'deki evde oturduklarını beyan ettikleri, davalı tanıklarının beyanlarında davalı ...'nin ekonomik durumunun iyi olduğunu, emekli olunca da çalıştığını, muris tarafından davalılara ve sonrasında ...'e yapılan temlikin ivazlı olduğunu beyan ettikleri, 1984 yılında İstanbul'a gelen davalıların taşınmazda oturmaya başladıkları, davalının 1994 yılında öğretmenlikten emekli olduğu, kendisi ve çocukları için taşınmazı satın alabilecek maddi güce sahip olduğu, taşınmazın davacının evlenip gitmesinden yıllar önce devredildiği, murisin davalılara devrinin tek başına davacıdan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunun ispat edilemediği, ayrıca tapuda malik olmayan davalılar ... ve ... yönünden tapu iptali ve tescil istenemeyeceği, davalı ...'e yapılan ikinci devrin de muvazaalı olduğunun ispatlanamadığı, işlemlerin ivazlı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davacının murisin evlat edindiği tek mirasçısı olduğu, davalıların murisin kardeşi ve yeğenleri olduğu, murisin 1991 yılında taşınmazı intifa hakkını üzerinde bırakıp paylı olarak davalılara devrettiği, bedel için taşınmaz üzerinde ipotek tesis edildiği, murisin talebiyle 13.09.2012 tarihinde intifa hakkının terkin edildiği, murisin kardeşi ... adına kayıtlı bir bağımsız bölümde 05.12.1994 tarihinde davacıya 1/2 pay devri yapıldığı, tanıkların murisin emekli olup maddi durumunun iyi olduğunu, muris ile davacının davacı 1995 yılında evlenene kadar kardeşinin evinde kaldıklarını, davacının evlenerek buradan ayrılması sonrası muris ve aile bireyleriyle irtibatının koptuğunu, davalı ...'nin genç yaşta eşini kaybettiğini, iki çocuğuyla dava konusu taşınmazda yaşadığını, taşınmazı bedelini ödeyerek satın aldığını, sonra davalı ...'ın kredi ihtiyacı için hisselerin davalı ...'e devredildiğini belirttikleri, buna göre murisin evlat edindiği davacıdan mal kaçırmasını gerektirecek bir nedeninin olmadığı, bu hususun ispatlanmadığı, murisin genç yaşta eşini kaybeden davalı kardeşi ve iki çocuğunun ileride zor durumda kalmasını istemediği için taşınmazı devrettiği, aynı zamanda birlikte yaşadığı kardeşi ...'e ait taşınmazda davacı lehine 1/2 hisse devri sağladığı, bu hâliyle murisin mal kaçırma kastı ile hareket etmediği gerekçesiyle başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde; murisin evlat edindiği tek mirasçısı davacıdan mal kaçırmak amacıyla taşınmazdaki intifa hakkını saklı tatarak 1991 yılında davalılara devrettiğini, ... hariç davalıların çok küçük olduğunu, 2016 yılında da paydaşların mal kaçırmak amacıyla paylarını ailenin tek erkek çocuğu davalı ...'e devrettiklerini, ödendiğini kabul etmemek kaydıyla tapudaki bedeller ve satış tarihlerindeki gerçek değerler arasında fahiş fark olduğunu, Bölge Adliye Mahkemesince murisin devri genç yaşta eşini kaybeden kardeşi ... ve iki davalı çocuğunun ileride zor durumda kalmalarını istemediği için yaptığı, yani işlemin bağış olduğu tespit edildiğine göre işlemin muvazaalı olduğunu ve murisin mal kaçırma kastının ispatlandığını belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasını ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasını istemiştir.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Dava, muris muvazaası hukuki nedenlerine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dosya kapsamından, 01.07.1928 doğumlu muris ...'in ölümüyle geriye mirasçı olarak 27.01.1988 tarihinde evlât edindiği davacı ...'ı bıraktığı, murisin ölmeden 28 yıl önce, davacıyı evlât edindikten 3 yıl sonra dava konusu İstanbul ili, Bakırköy ilçesi, ... Mahallesinde kain 115 ada 118 parsel sayılı taşınmazdaki 175/3695 arsa paylı mesken niteliğindeki 6 nolu bağımsız bölüm üzerindeki intifa hakkını saklı tutarak çıplak mülkiyetinin yarısını davalı kardeşi ...'ye, 1/4'er payını da yeğenleri davalılar ... ve ...'e 40.000.000,00 TL satış bedeline mukabil devrettiği paylar üzerinde 5 yıl faizsiz ipotek tesis etmek suretiyle sattığı, murisin intifadan bedelli feragat başvurusu sonucunda 13.09.2012 tarihli ve 9672 yevmiye sayılı kanuni mirasçılar dışındakilere feragat işlemiyle intifa hakkını terkin ettiği, davalılar ... ve ...'ın taşınmazdaki 3/4 paylarını 02.06.2016 tarihli satış ve ipotek işlemiyle davalı ...'e 75.000,00 TL bedelle sattıkları, aynı akitle davalı ... tarafından taşınmaz üzerinde Ziraat Bankası lehine 300.000,00 TL bedelli ipotek tesis edildiği, davalı ...'in dava sırasında 20.09.2023 tarihinde bekâr ve çocuksuz olarak öldüğü, tapu kaydında hâlen davalı ...'in malik olarak göründüğü anlaşılmaktadır.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 187,80 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

30.04.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.