"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/1553 E., 2023/1482 K.
İLK DERECE MAHKEMESİ : Giresun 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/678 E., 2023/344 K.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından duruşma istekli temyiz edilmekle, duruşma isteğinin değerden reddine karar verilip; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili; davacının dedesi olan murisi ...'nun 08.12.1988 tarihinde 370 ada (yeni 259) 86 parsel sayılı taşınmazını mirasçılardan mal kaçırmak amaçlı ve muvazaalı olarak davalılara temlik ettiğini, davalıların satış bedelini ödemediklerini, taşınmazı gerçek değeri üzerinden alım güçlerinin bulunmadığını, davalıların dava konusu taşınmaz için kat karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlediklerini ve davalılara 46 adet bağımsız bölüm verileceğini ileri sürerek dava konusu 370 ada (yeni 259) 86 parsel sayılı taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacının miras payı oranında adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
II. CEVAP
Davalılar vekili; murisin ihtiyacı olması sebebiyle belli aralıklarla parça parça taşınmazlarını sattığını, ekonomik durumunun kötü olduğunu, geçinmekte zorlanan murisin taşınmazları gerçek bir bedel karşılığında temlik ettiğini, murisin kızı olan davacının annesinin 2005 yılında, murisin 1995 yılında öldüğünü, açıkça miras hakkı olan davacının annesinin dava açmamışken davacının dava açmakta hukuki yararı ve taraf ehliyetinin bulunmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin tarih ve sayısı yukarıda belirtilen kararı ile; muris muvazaası iddiası yönünden murisin gerçek amacının önemli olduğu, sırf davalıların taşınmaz satın alamamasının muris muvazaasına sebebiyet vermeyeceği, davalı tanığı ...’ın satış senedindeki içeriği doğrular nitelikte beyanda bulunduğu, davacı tarafın anılan tanığın beyanlarının aksine delil göstermediği, iddianın kanıtlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin tarih ve sayısı yukarıda belirtilen kararı ile; tanık anlatımlarına göre murisin parça parça taşınmaz satışı yaptığı, davalılar dışında dava dışı kişilere de taşınmaz devrettiği, dava konusu taşınmazın tamamını devretme imkanı var iken bir kısım payını kredi borcu nedeniyle temlik ettiği gerekçesi ile davacı vekilinin istinaf isteğinin HMK’nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; davalıların dava konusu taşınmazı devir tarihi itibariyle satın alma gücü bulunmadığını, görünüşte satış işleminin aslında gerçek bir satış işlemi olmadığını, murisin sağlığında tüm mirasçıların haklarını gözetmediğini, dengeli ve adaletli bir paylaşımda bulunmadığını, davalıların taşınmazdaki paylarını dava dışı şirkete temlik ederek çok sayıda bağımsız bölüm edineceklerini ve sebepsiz zenginleştiklerini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
B. Değerlendirme ve Gerekçe
Dava, muris muvazaası hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; 1908 doğumlu muris ...’nun 14.04.1992 tarihinde öldüğü, geride kızları ... ve ...’nin mirasçı olarak kaldığı, ...’nin 2005 yılında, ...’nin 1997 yılında öldükleri, geride ...’nin çocukları dava dışı Sündüs, ..., ..., ..., ... ve davacı ... ile ...’nin dava dışı eşi ..., dava dışı çocukları ..., ..., ..., ..., ... ve ... ile davalılar ... ... ve ... ...’in mirasçı olarak kaldıkları; murisin eski 370 ada 86 parsel sayılı fındık bahçesi ve kargir iki ev vasıflı 31.908 metrekare yüz ölçümlü taşınmazındaki 14/32 payı uhdesinde bırakarak kalan 14/32 payını 08.12.1988 tarihinde satış suretiyle davalılara eşit paylarla temlik ettiği, 370 ada 86 parselin 2021 ada 3, 2022 ada 2 ve 370 ada 259 parsele gittiği anlaşılmaktadır.
Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının HMK’nın 370/1 hükmü uyarınca ONANMASINA,
Aşağıda yazılı 345,55 TL bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
10.02.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.