Logo

1. Hukuk Dairesi2024/2832 E. 2024/5269 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Mirasbırakanın ölümünden sonra mirasçıları arasında taksim yapılmayan taşınmazların kadastro çalışmaları sonucu davalılar adına tespit edilmesi nedeniyle açılan tapu iptali ve tescil davasında, davanın kabul edilip edilmeyeceği uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Kadastro tespitine konu taşınmazlarda mirasçıların hak sahibi olduğu, mirasbırakanın ölümünden sonra usulüne uygun bir taksim yapılmadığı ve davacıların miras payları oranında tapu iptali ve tescil taleplerinin yerinde olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/781 E., 2022/922 K.

HÜKÜM/KARAR : Kısmen Kabul-Kısmen Ret/Esastan Ret-Kabul-Karar Kaldırılarak Dava Kısmen Kabul-Karar Verilmesine Yer Olmadığına

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/140 E., 2021/206 K.

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil istekli davada İlk Derece Mahkemesince, davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine ilişkin verilen kararın istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalı ...’in istinaf isteğinin reddine, davalı ...’in istinaf isteğinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine, davalı ... yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı, asli müdahil ... ile davalılar ... ve ... tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hakimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

1. Davacı ...; Sivas ili, ... ilçesi, ... köyü çalışma alanında bulunan dava konusu 111 ada 308 parsel sayılı taşınmazın babası olan murisi Mehmet Yelken'in 1998 yılında ölmesi üzerine mirasçılarına intikal ettiğini ancak kadastro çalışmaları sırasında davalılar adına tespit edildiğini ileri sürerek taşınmazın tapu kaydının iptali ile 1/9 payın adına tescil edilmesini talep etmiş, 05.03.2019 tarihli cevaba cevap dilekçesinde sehven sadece 111 ada 308 parsel yönünden dava açtığını, dava ettiği taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında iki ayrı parsele bölündüğünü, aynı yer 111 ada 365 parsel sayılı taşınmaz yönünden de payı oranında iptal tescile karar verilmesini talep etmiştir.

2. Asli müdahil ...; dava konusu 111 ada 308 ve 365 parsel sayılı taşınmazlarda mirasçı olarak hakkı bulunduğunu ileri sürerek taşınmazın tapu kaydının iptali ile 1/9 payın adına tescil edilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1. Davalı ...; muris öldükten sonra kardeşler arasında anlaşıldığını ve davacının payına karşılık kendisine ödeme yapıldığını, bu sebeple taşınmazın üzerine ev yapıldığını, davaya konu edilen taşınmazla ilgili ön alım hakkını kullanıp dava açtıktan sonra eldeki davanın açıldığını, bu davada davalı olarak gösterilen ... lehine bir durum oluşturulmaya çalışıldığını, davacının kötü niyetli olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.

2. Davalı ...; davanın husumet yokluğundan reddini talep ettiğini, zamanaşımı ve hak düşürücü sürelerin geçtiğini, davacının iddiasını 111 ada 365 parsel yönünden genişletemeyeceğini belirterek davanın reddini istemiştir.

3. Davalı ...; davanın yerinde olduğunu, dava konusu yerlerde pay sahibi olduğunu, bahse konu taşınmazlarda herkesin kullanılmasına özgülenmek amacıyla baba evinin yıkılarak yerine yeni ev yapıldığını, buraya tek bir ev yapılacakken proje değiştirilerek anlaşılan amaç dışında 2 ev yapıldığını belirterek davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 06.11.2019 tarih, 2019/1 Esas, 2019/500 Karar sayılı kararı ile; dava konusu 111 ada 308 parsel sayılı taşınmazda davalı ... malik olmadığından anılan davalı yönünden davanın pasif husumet yokluğundan usulden reddine, asli müdahilin kadastro tespiti sonucu adına tescil edilen ½ payı 20.09.2018 tarihinde temlik ettiği gerekçesi ile asli müdahil yönünden davanın reddine, davalı ...’nin dava konusu taşınmazdaki ½ payını satış suretiyle edindiği gerekçesi ile anılan davalı yönünden davanın reddine, kadastro tespitinin hatalı olduğu gerekçesi ile davalı ... adına kayılı ½ pay yönünden davacının davasının kabulüne dair verilen kararın davacı, asli müdahil ve davalılar Pehlül ve Zübeyde tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin 27.02.2020 tarih, 2020/120 Esas, 2020/136 Karar sayılı kararı ile, 111 ada 365 parsel yönünden de değerlendirme yapılması ve 111 ada 308 parsel yönünden asli müdahilin talebinin hak düşürücü süreden reddi gerektiği, davalı ...’nin dava konusu 111 ada 308 parselde ½ payı bulunduğu ve davayı kabul ettiği, anılan davalı yönünden davanın kabul nedeniyle kabul edilmesi gerektiği, davalı ... tarafından açılmış bir dava bulunmadığından ve davalı ... adına kayıtlı ½ pay yönünden davanın kabul edilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, bu yönlere ilişkin istinaf itirazının yerinde olmadığı gerekçeleri ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmiş, İlk Derece Mahkemesinin tarih ve sayısı yukarıda belirtilen kararı ile; asli müdahil yönünden açılan davanın hak düşürücü süreden reddine, davalı ... yönünden davanın kabul nedeniyle kabulüne, dava konusu taşınmazların muris ...'e ait olduğu, ölümü üzerine mirasçılarına intikal ettiği, mirasçılar arasında taksim yapılmadığı, mahalli bilirkişi Seyit Ali Sünbül'ün beyanına göre taksim yapılmış olsa bile tüm mirasçıların katılımı ile usulüne uygun yapılmış bir taksimin bulunmadığı gerekçesi ile davalılar ... ve ... yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar ... ve ... istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B.İstinaf Sebepleri

Davalı ... istinaf dilekçesinde özetle; davanın hak düşürücü süreden reddi gerektiğini, dava konusu taşınmazda annelerinin yaşadığını ancak üzerindeki kerpiç evin yıkılması gerektiğini, davacının yeni yapılacak eve maddi olarak katılmak istemediğini ve taşınmaz üzerindeki evin kendisi tarafından yapıldığını, bu nedenle taşınmazın da adına tespit edildiğini, muvazaa iddiasının kanıtlanamadığını, 111 ada 365 parselin aşamada davaya dahil edilmesinin doğru olmadığını, verilen kesin süre içinde veraset ilamının da dosyaya sunulmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı ... istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın diğer mirasçılara ödeme yapılması sonucu kendisi ve asli müdahil ... adına tescil edildiğini, ödeme yapıldığı hususunun araştırılmadığını, taşınmazın üzerindeki binanın zemin değerine göre çok daha değerli olduğunu, davacının taşınmaz üzerindeki binada davacının hakkı olmadığını, bu durumun göz ardı edildiğini, davalı ... aleyhine yargılama giderine hükmedilmediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin tarih ve sayısı yukarıda belirtilen kararı ile; asli müdahil yönünden davanın hak düşürücü süreden reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, dava konusu taşınmazların mirasbırakana ait olduğu, mirasbırakanın ölümünden sonra usulüne uygun şekilde taksim yapılmadığı, davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, dava konusu 111 ada 308 parsel sayılı taşınmazın karar tarihinden önce davalı ... adına kayıtlı payının hükmen davalı ... adına tescil edildiği, davalı ... yönüyle açılan davanın konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile davalı ...'in istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı ...'in istinaf isteminin kabulüne 6100 sayılı HMK'nın 353/1-b.2 maddesi hükmü gereğince İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davacının davasının kabulüne, dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına 1/9 miras payı oranında tesciline, asli müdahil yönünden açılan davanın hak düşürücü süreden reddine, davalı ... yönünden açılan davada karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ..., davalı ... ve asli müdahil ... temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davalı ... temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrar ederek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalı ...; ön alım davasının incelenmesi gerektiğini, tüm mirasçılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı olduğunu, dava konusu taşınmazın kök muristen intikal ettiğini, kadın mirasçılara pay verilmediğini belirterek, kararın bozulmasını talep etmiştir.

3. Asli müdahil temyiz dilekçesinde özetle; tescilin yolsuz olduğunu, taşınmazın terekeye iadesi gerektiğini, davacının açtığı davanın tüm mirasçıları kapsadığını, elbirliği mülkiyeti olduğunu, bu nedenle davacının davayı açtığı tarihin esas alınması gerektiğini, davalı ...’ye yaptığı temlikin gerçek satış olmayıp bağış olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12. maddesinin 3. fıkrası ve 14. maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Kadastro sonucu Sivas ili, ... ilçesi, ... köyü çalışma alanında bulunan dava konusu 111 ada 308 parsel sayılı taşınmazın senetsizden intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile davalı ... ile asli müdahil ... adına 1/2’şer paylı olarak; dava konusu 111 ada 365 parsel sayılı taşınmazın senetsizden intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile davalı ... adına tespit edildiği, her iki tespitin de 24.03.2009 tarihinde kesinleştiği, asli müdahilin 111 ada 308 parsel sayılı taşınmazdaki ½ payını 20.09.2018 tarihinde davalı ...’ye devrettiği, aşamada Zübeyde’ye devredilen ½ payın hükmen davalı ... adına tescil edildiği anlaşılmıştır.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı ..., davalı ... ve asli müdahil ... tarafından temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

Davalı ..., davalı ... ve asli müdahil ...’in temyiz itirazının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 461,71 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalı ...’den; 346,90 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalı ...’den; 346,90 TL bakiye onama harcının temyiz eden asli müdahil ...’den alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

30.09.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.