"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1070 E., 2024/469 K.
HÜKÜM/KARAR : Kabul / Kabul - Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Şabanözü Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/33 E., 2022/10 K.
Taraflar arasındaki muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin 07.05.2024 tarihli ek kararı ile; kesin nitelikte verilen kararın 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 362. maddesi uyarınca uyarınca temyiz yoluna başvurulamayan kararlardan olduğu gerekçesiyle temyiz talebinin reddine karar verilmiştir.
Ek karar davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
Temyiz istemi, temyize konu edilen miktar veya değerin kesinlik sınırının altında olduğu gerekçesiyle davacılar vekilinin temyiz talebinin reddine yönelik Bölge Adliye Mahkemesinin 07.05.2024 tarihli ek kararına ilişkindir.
Miktar veya değeri temyiz kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, HMK'nın 362. maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanun'un 366. maddesi atfıyla aynı Kanun'un 352. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.
Hemen belirtilmelidir ki; pay oranında açılan muris muvazaası hukuki nedenine dayalı davalarda davacılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğundan, dava değerinin davayı açan mirasçı veya mirasçıların her birinin payına isabet eden değer olacağı kuşkusuzdur.
Somut olayda, davaya konu taşınmazların dava tarihi itibariyle keşfen saptanan 622.179,84 TL değeri üzerinden, her bir davacının 1/4 miras payına karşılık gelen dava değerinin 155.544,96 TL olduğu, Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi olan 06.03.2024 itibari ile temyiz kesinlik sınırı olan 378.290,00 TL'nin altında kaldığı anlaşılmaktadır.
Temyiz talebinin reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesince verilen ek karar yukarıda anılan Kanun hükümlerine uygun olduğundan davacılar vekilinin temyiz isteminin reddi ile söz konusu kararın onanması gerekir.
KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Bölge Adliye Mahkemesince verilen 07.05.2024 tarihli ek kararın ONANMASINA,
Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
01.10.2024 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.