Logo

1. Hukuk Dairesi2024/3100 E. 2025/1529 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu özel mülk olarak tescil edilen taşınmazın, daha önce üzerinde okul binası bulunduğu iddiasıyla Hazine adına tescilinin talep edilmesi uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın kadastro tespitinin kesinleşmiş olması, taşınmaz üzerinde okul binasının bulunup bulunmadığına dair kesin delillerin sunulamaması ve davalının iyi niyetli üçüncü kişi olması gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ: Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/81 E., 2024/387 K.

İLK DERECE MAHKEMESİ : Pülümür Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/46 E., 2019/121 K.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı Hazine temsilcisi dava dilekçesinde; Tunceli ili Pülümür ilçesi ... köyünde gerçekleştirilen kadastro çalışmaları sonucunda 129 ada 9 parsel sayılı taşınmazın bahçe vasfıyla dava dışı ... adına tespit ve tescil edildiğini, bilahare taşınmazın davalı ...'a satış suretiyle temlik edildiğini, taşınmaz üzerinde öncesinde okul binası bulunduğunu ancak kullanılmama sonucunda zamanla yıkıldığını, bu kapsamda dava konusu taşınmaza ilişkin kadastro tespitinin gerçeği yansıtmadığını ileri sürerek taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı Hazine adına tescilini talep etmiştir.

II.CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; dava konusu taşınmazın kadastro çalışmaları sonucunda ... adına tespit ve tescil edildiğini, daha sonra davalıya satış suretiyle temlik edildiğini, davalının iyi niyetli üçüncü kişi konumunda olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dava konusu taşınmazın üzerinde meyve ağaçlarının bulunduğu, taşınmazda bahçe tarımının yapıldığı, sulu tarım arazisi niteliğinde olduğu, taşınmaz üzerinde herhangi bir yapı ya da yapı kalıntısına rastlanmadığı, davalının dedesi tarafından verilen izinle mezradaki çocukların eğitim ve öğretimleri için taşınmaz üzerinde yapılan okul binasının yaklaşık 50 yıl önce kendiliğinden yıkıldığı, dava konusu taşınmazın mülkiyetinin Hazineye devredilmediği ve taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden de olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı davacı Hazine temsilcisi tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; dava konusu taşınmazın kadastro çalışmaları sonucunda dava dışı ... adına tespit ve tescil edildiği daha sonra ise davalı ...'a satış suretiyle temlik edildiği, İlk Derece Mahkemesince verilen kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı belirtilerek davacı Hazine temsilcisinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Sebepleri

1. Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı davacı Hazine temsilcisi temyiz başvurusunda bulunmuştur.

2. Davacı Hazine temsilcisi temyiz dilekçesinde; dava konusu taşınmaz üzerinde köy okulu bulunduğunun hem Milli Eğitim Müdürlüğü yazısından hem de mahalli bilirkişi beyanlarından anlaşıldığını, köy okulunun başka bir alana taşınması üzerine dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan okulun yıkıldığını, kamusal hizmette kullanılan taşınmazın Hazine adına tescil edilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.

B. Değerlendirme ve Gerekçe

Dava, kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.

1. Dosya kapsamı ve delillerden; kadastro çalışmaları sonucunda Tunceli ili Pülümür ilçesi ... köyünde bulunan 129 ada 9 parsel sayılı taşınmazın irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı nedeniyle bahçe vasfıyla dava dışı ... adına tespit edildiği, kadastro tespitinin 31.03.2014 tarihinde kesinleştiği, bilahare 21.08.2017 tarihli satış işlemi sonucunda davalı ... adına tescil edildiği, davacı Hazinenin, 3402 sayılı Kanun'un 16/A maddesi kapsamında, eski bir tarihte dava konusu taşınmaz üzerinde kamu hizmetinde kullanılan okul binası bulunduğunu ileri sürerek eldeki davayı açtığı anlaşılmıştır.

2. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı Hazine temsilcisinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı Hazine temsilcisinin temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

492 sayılı Harçlar Kanunu'nun değişik 13. maddesinin “j” bendi gereğince temyiz eden davacı Hazine harçtan muaf bulunduğundan bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

20.03.2025 tarihinde kesin olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.