Logo

1. Hukuk Dairesi2024/341 E. 2024/3486 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı tarafından bedelin ödenmediği iddiasıyla açılan hileye dayalı tapu iptali ve tescil davasında, taşınmazın davacı adına tescil edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davalının satış bedelini ödemediği, davacının iradesinin sakatlandığı ve davalı adına yapılan tescilin yolsuz hale geldiği gözetilerek, yerel mahkemenin tapu iptali ve tesciline ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2023/146 E., 2023/316 K.

HÜKÜM : Kabul

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil, olmazsa bedel davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının tekrar bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı dava dilekçesinde; maliki olduğu 3200 ada 7 sayılı parseldeki B Blok 19 nolu bağımsız bölümü satmak için dava dışı ...’ü vekil tayin ettiğini, vekil ...’ın davalı ... ile anlaştığını, davalının paranın arabada olduğunu, resmi devir sonrası araç içerisinde satış bedelini vereceğini söylediğini, vekil ...’ın da bu söze güvenerek çekişmeli taşınmazı davalıya devrettiğini, devir sonrası araç içerisinde satış bedelinin teslim edileceği sırada dava dışı ...’in yanlarına geldiğini ve vekil ...’ı kolundan tutarak araçtan indirdiğini, bunu fırsat bilen davalının da bedeli ödemeden oradan uzaklaştığını, davalı ...’in satış bedelini ödemediğini ceza soruşturması sırasında kabul ettiğini ileri sürerek dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tescilini, olmadığı takdirde 272.000,00 TL bedelin faiziyle birlikte tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı; iddiaların haksız ve yersiz olduğunu, çekişmeli taşınmazın 272.500,00 TL bedelle satışı konusunda anlaştıklarını, 10.07.2014 tarihli “ev satım” sözleşmesi uyarınca 5.000,00 TL nakit ve 10.08.2014 tarihli 15.000,00 TL’lik çek ile toplam 20.000,00 TL’lik kısmı ödediğini, yine peyder pey ödemeler yaptığını, bakiye bedeli de devir günü ödeyeceği sırada vekil ... ile dava dışı ...’in tartışmaya başladıklarını, bu olayın kendisi ile ilgisinin bulunmadığını, iddianın doğru olmadığını ve bakiye kısmı da ödeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 14.07.2016 tarihli ve 2014/230 Esas, 2016/353 Karar sayılı kararıyla; gerçek satış bedelinin 272.000,00 TL olduğu hususunda uyuşmazlık bulunmadığı, davalının ödeme savunmasına ilişkin yazılı bir ödeme belgesi sunmadığı, davacı tarafından hilenin ne şekilde oluştuğuna yönelik bir açıklama ve delile dayanılmadığı, taraflar arasındaki iradenin taşınmaz satışı olduğu, bu iradenin hile ile oluşturulduğunun ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulü ile kısmen reddine, 149.000,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairenin 03.11.2020 tarihli ve 2018/3318 Esas, 2020/5623 Karar sayılı kararı ile; bakiye 252.500,00 TL bedelin ileriki tarihlerde ödeneceğine dair taraflar arasında bir anlaşma bulunmadığı, resmi devir yapıldıktan hemen sonra ödeneceği yönünde davacıda bir kanı uyandırıldığı, davalı ... karakolda ifadesi alındıktan sonra ödemeler yaptığını ileri sürmüş ise de bunun yazılı bir belge ile kanıtlanamadığı, davalı ...’in ceza yargılamasında alınan ifadesi ile eldeki davaya verdiği cevabın açıkça çeliştiği, kayıt maliki olan davacıya vekaleten devir yapan ...’ın tapu müdürlüğünde devir sonrası bir oldu bittiye getirilerek iradesinin sakatlandığı, akdin geçersiz olduğu, Türk Hukukunda kabul edilen illilik prensibi gereğince de davalı ... adına oluşan tescilin yolsuz hale geldiği, tapu iptali ve tescil yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemesince Bozma Kararına Uyularak Verilen Karar

Mahkemece 16.03.2021 tarihli ve 2021/50 Esas, 2021/999 Karar sayılı kararıyla; davanın kabulüne, takyidatlarından arındırılmış şekilde tapu iptali-tescile karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

Dairenin 25.01.2023 tarihli ve 2021/6768 Esas, 2023/455 Karar sayılı kararı ile; davalının tapu iptali ve tescile yönelik temyiz itirazlarının reddine, ancak davacı tarafından lehine haciz şerhi koyulan alacaklıya karşı haciz şerhinin terkin edilmesi için usulünce açılmış bir dava bulunmadığı gibi davada taraf olmayan alacaklının haklarını etkileyecek şekilde hüküm kurulduğu gerekçesiyle Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

D. Mahkemesince İkinci Bozma Kararına Uyularak Verilen Karar

Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda yukarıda tarihi ve sayısı belirtilen karar ile; tapu iptali ve tescil talebinin kabulüne, takyidatların kaldırılması talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; davalının davacı ile aralarındaki protokol uyarınca taşınmazı satın aldığını, önceki malikin müteahhit olduğunu bu nedenle tüketici mahkemelerinin görevli olduğunu, ortada bir aldanma varsa bile bunun para miktarına ilişkin olduğunu, davalının yaptığı ödemeleri davacının da kabul ettiğini, davacının basiretli tacir vasfının atlanıldığını ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Dava, hile hukuki sebebine dayalı tapu iptali ve tescil, olmazsa bedel istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 36 ncı maddesi

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması, 6100 sayılı HMK'nın geçici 3/2 nci maddesinin yollamasıyla, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (HUMK) uygulanacağı davalar yönünden HUMK'un 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Aşağıda yazılı 14.115,24 TL bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına,

Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,

14.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.