"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/106 E., 2022/42 K.
HÜKÜM/KARAR : Kabul
Taraflar arasındaki tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Mahkemece verilen karar, Yargıtay (Kapatılan)16. Hukuk Dairesince bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; Sivas ili, ... ilçesi, ... köyünde bulunan 121 ada 2 parselin sınırında bulunan ve kadastro tespiti sırasında yol olarak tespit harici bırakılan taşınmazda ırsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmış, çekişmeli taşınmazın ... mirasçıları adına tescili isteminde bulunmuştur.
Yargılama sırasında ... ve müşterekleri davaya muvafakat ettiklerini belirtmişlerdir.
II. CEVAP
Davalı Hazine temsilcisi davanın reddini istemiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 09.12.2014 tarihli ve 2013/218 Esas ve 2014/351 Karar sayılı kararı ile; dava konusu taşınmaz üzerinde davacı lehine zilyetlikle edinim koşullarının oluştuğu gerekçesi ile davanın kabulüne, fen bilirkişi tarafından hazırlanan 23.10.2014 havale tarihli rapor ve eki haritada (A) harfiyle gösterilen bölümün 121 ada 2 parsel sayılı taşınmaz ile birleştirilmek suretiyle veraset ilamındaki payları oranında ... mirasçıları adlarına tespit ve tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiş; Yargıtay (Kapatılan)16. Hukuk Dairesinin 08.06.2017 tarihli ve 2015/10607 Esas, 2017/4258 Karar sayılı kararıyla; 121 ada 2 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/35 Esas sayılı dava dosyasında dava konusu olduğundan malik hanesi açık bırakılmak suretiyle yapıldığı ve tespitinin kesinleşmediği belirtilerek öncelikle bu parselin tespit malikinin kesinleşmesinin beklenmesi gereğine değinilerek karar bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda Mahkemenin 22.03.2018 tarihli ve 2017/231 Esas, 2018/69 Karar sayılı kararıyla; dava konusu taşınmaz üzerinde davacı lehine zilyetlikle edinim koşullarının oluştuğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine temsilcisi temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 16. Hukuk Dairesinin 29.01.2021 tarihli ve 2018/2993 Esas, 2021/518 Karar sayılı kararıyla; Mahkemece zorunlu yasal ilanların yapılması gereğine değinilerek hüküm bozulmuştur.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmaz üzerinde davacı lehine zilyetlikle edinim koşullarının oluştuğu gerekçesi ile davanın kabulüne, bilirkişi raporunda A ile gösterilen 210.27 metrekarelik bölümün ..., ... ve ... adlarına eşit oranda tesciline karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı Hazine temsilcisi temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı temsilcisi temyiz dilekçesinde; verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacı lehine zilyetlikle edinim koşullarının oluşmadığını, eksik inceleme ile karar verildiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Dava; tescil istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 üncü maddesi, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 713/1 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Sivas ili, ... ilçesi, ... köyünde bulunan çekişmeli taşınmaz bölümü kadastro çalışmaları sırasında yol olarak tescil harici bırakılmıştır.
2. Mahkemece dava konusu taşınmaz bölümü üzerinde davacı lehine zilyetlikle edinim koşullarının oluştuğu gerekçesi ile yazılı şekilde karar verilmiş ise de, dava konusu taşınmaz üzerinde zilyetliğin ne şekilde sürdürüldüğü , taşınmazın fiiliyatta yol niteliğinde olup olmadığı, kesin olarak belirlenmemiş, 02.12.1994 tarihli ve 1994/14 sayılı Kaymakamlık men kararının ve bu karar sonrasında ... tarafından açılan el atmanın önlenmesi davasının konusunun çekişmeli taşınmazla aynı yer olup olmadığı üzerinde durulmamış, ziraat bilirkişisinden dava konusu taşınmaz bölümünün niteliğini belirten ayrıntılı rapor alınmamış, uydu fotoğraflarından usulünce yararlanılmamıştır. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz.
3. Hal böyle olunca; Mahkemece öncelikle dava konusu taşınmazı gösterir memleket haritaları ile dava tarihi dikkate alınarak en eski ve yeni tarihli uydu fotoğrafları getirtilmeli, mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, fen bilirkişisi, ziraat mühendisi ve jeodezi - fotogrametri mühendisi katılımıyla yeniden keşif yapılmalıdır.
4. Yapılacak keşif sırasında yerel bilirkişi ve tanıklardan dava konusu yerin önceki ve şimdiki niteliğinin ne olduğu, yol niteliğinde veya özel mülkiyete konu olamayacak yerlerden olup olmadığı, ilk olarak kime ait olduğu, kimden kime ne zaman ve ne şekilde intikal ettiği, kim tarafından hangi tarihten beri ve hangi tasarruflarla zilyet olunduğu, 02.12.1994 tarihli ve 1994/14 sayılı Kaymakamlık men kararına ve bu karar sonrasında ... tarafından açılan ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 1995/4 Esas ve 1995/127 Karar sayılı el atmanın önlenmesi davasına konu olup olmadığı hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, beyanlar arasında çelişki doğduğu takdirde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle oluşan çelişkiler giderilmeye çalışılmalı; tanık ve yerel bilirkişi ifadeleri bilimsel esaslara ve maddi bulgulara dayanılarak hazırlanan bilirkişi raporlarıyla denetlenmeli; teknik bilirkişiden keşfi takibe elverişli, bahsi geçen men kararı ile el atmanın önlenmesi davalarının kapsamlarını gösterir krokili rapor alınmalı, dava konusu taşınmazın çevresinde bulunan komşu taşınmazların tüm dayanak kayıtları birlikte değerlendirilerek çekişmeli taşınmaz yönünü ne okuduğu belirlenmeli ve bu hususun kroki üzerinde gösterilmesi istenmeli; ziraat bilirkişisinden dava konusu taşınmazın toprak yapısını ve niteliğini, eğimini, zirai durumunu, bitki örtüsünü, üzerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini belirten, eğim, toprak yapısı ve bitki deseni yönlerinden komşu parsellerle karşılaştırmalı değerlendirmeyi içerir, taşınmazın komşu parsellerden doğal yahut yapay ayırıcı sınırlarla ayrılıp ayrılmadığını, nasıl ayrıldığını, tasarruf sınırlarının belirgin olup olmadığını, yol niteliğinde olup olmadığını belirten, çekilecek fotoğraflarla desteklenmiş, somut verilere ve bilimsel esaslara dayanan ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişiden temin edilebilen uydu fotoğrafları da değerlendirilmek suretiyle dava konusu taşınmazın sınırını ve niteliğini, taşınmaz bölümlerinin üzerlerinde sürdürülen zilyetliğin başlangıcını, şeklini ve süresini belirtir şekilde rapor hazırlanması ve dava konusu taşınmazın konumunun uydu fotoğrafları üzerinde göstermesi istenmelidir.
Bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilip davacı yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile iktisap koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği saptanarak ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulması gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı Hazine temsilcisinin yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, 6100 sayılı Kanun'un geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK'un 42. maddesi gereğince BOZULMASINA,
Temyiz eden davalı Hazine harçtan muaf bulunduğundan bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Dosyanın Mahkemesine gönderilmesine,
Kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
19.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.